Siyasi trajedi

Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD ziyareti, öncesi ile sonrası ile Türk siyasetinin içine düştüğü hal-i pür melalin trajediye dönüşmüş bir baş yapıtıdır.Eğer ittifakı milletle değil de, uluslararası güç odakları ile yaparsanız sonunuz işte bu olur. Oltaya takılmış balığa yem atmazlar ve siz kabul edilmek için dahi bir yıl bekler, sonunda da "fırçayı yer" oturursunuz aşağıya...Gezi adlı hikayenin aslı astarı budur.Gelin isterseniz tercümeler, hal-hatır muhabbeti ve at sineği kovma yarışmasını çıktıktan sonra, Tayip Bey'e topu topu 12.5 dakika olarak kalan muhteşem randevunun(!) nasıl alındığını önce bir hatırlayalım.1- Abdullah Gül'ün sağ kolu Murat Mercan ABD'ye gönderildi. Mercan bulabildiği yetkililerle görüştü. Kısaca dediği şuydu:"İran da dahil olmak üzere ABD'nin dost kabul ettiği dostumuz, düşman kabul ettiği düşmanımızdır."2-  Mercan'ın sözleri yetmedi. Ardından Erdoğan İsrail'e gönderildi.Tel-aviv'de imza atılan anlaşmanın bir kısmının ne olduğunu bilmiyoruz. Ama şunu biliyoruz: "Başbakan K. Irak'ı gündeme hiç getirmedi. Dolayısıyla İsrail'in Irak politikasını kabul etmiş olduk."3- Yetmedi, randevunun verildiği, son 15 güne kadar açıklanmadı.4- Laura Bush, Emine Erdoğan'a, "vaktim yok" diyerek hiç randevu vermedi.5- ABD'nin İncirlik'i kullanım süresi ve sınırları genişletildi.6- Ortak tatbikat kararı alındı.Evet tüm bu tavizler topu-topu ve en iyimser tahminle 12.5 dakika konuşabildiğiniz bir randevu için veriliyor.Üstelik randevuda yapılan azarlamalar da işin cabası. Suriye için içerde yaşanan diyalogu Sabah Gazetesi yazdı. Maddelemeye devam edelim:7- Bush: Suriye bizi çileden çıkarıyor. Irak'ta hem Iraklıları hem bizim çocuklarımızı öldürüyor.Erdoğan: Gerek ben, gerek Cumhurbaşkanı Sezer ziyaretlerinde Esad'ı iknaya çalıştık. Biz görüşmelerimizde Esad'a demokratikleşme mesajı veriyoruz. Onlar da bu konuda çaba harcıyor.Bush: Artık Esad'ın ne olduğu ortada. Sizin Suriye politikanız bizimle de, dünyayla da uyuşmuyor.Devam edelim...8- Tayip Erdoğan Yahudi ADL örgütünde yaptığı konuşmada Yahudileri adeta kutsadı. Dönüşte ise noktayı koydu:"ABD ile bu ziyarette kurduğumuz dostluk küçümsenmemelidir. ABD'nin liderliği dünya için bir fırsattır. Suriye teröristleri konuşmasın."Buyrun size 12.5 dakikalık randevunun kâr-zarar listesi... Neresinden tutarsanız elinizde kalıyor değil mi? Ülkenin bütün bir geleceğini ve bugününü perişan edecek icraatlara imza atıyorsunuz, imza atmak zorunda kalıyorsunuz?Niçin?Yazımızın başındaki temel tespite dönelim."Çünkü siz iktidar olmanın sözleşmesini milletle değil uluslararası güç odakları ile yaptınız. Onlar da şimdi teslim almanın getirdiği rahatlıkla sizi istedikleri ipte oynatıyorlar."İşte akredite gazetelerin propaganda kokan yazılarını bir tarafa koyduğumuzda, elimizde kalan gerçek budur!Türk milleti ve siyaseti adına "trajik" bir gezi!