Su israfı ihanettir
Dünya Su Günü münasebetiyle bir açıklama yapan TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Türkiye su zengini değildir. Suyun damlasını bile ziyan etmek gelecek nesillere ihanettir” dedi
Dünya Su Günü münasebetiyle bir açıklama yapan TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Türkiye su zengini değildir. Suyun damlasını bile ziyan etmek gelecek nesillere ihanettir” dediDünya Su Günü münasebetiyle bir açıklama yapan TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Türkiye su zengini değildir. Suyun damlasını bile ziyan etmek gelecek nesillere ihanettir” dedi
21.03.2020 13:28:00





A. SAFA TERZİ / İSTANBUL
22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye'nin kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarına göre su azlığı yaşayan ülkeler arasında olduğunu belirterek, "Kuraklığa karşı tedbir almak, su tasarrufu yapmak zorundayız. Türkiye su zengini değildir. Suyun damlasını bile ziyan etmek gelecek nesillere ihanettir" diye konuştu. Bayraktar, yaşam için olmazsa olmaz önemde olan suyun, dünyada dengeli dağılmadığını, kimi ülkelerde kişi başına on binlerce metreküp kullanılabilir su düşerken, kimi ülkelerde ise temiz suya ulaşımının neredeyse imkansız bir hal aldığını belirtti. Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 1000 metreküpten daha az olan ülkelerin su fakiri, 1000-2000 metreküp arası olanların su azlığı çeken ülke sınıfında kabul edildiğini hatırlatan Bayraktar, "Türkiye'de kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı bin 347 metreküptür. Bugün su azlığı çeken ülkemiz, nüfusun artmasıyla su fakiri olma riskiyle karşı karşıyadır. Bu bilinçle hareket etmeli suyumuzu ziyan etmemeliyiz" dedi.
22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye'nin kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarına göre su azlığı yaşayan ülkeler arasında olduğunu belirterek, "Kuraklığa karşı tedbir almak, su tasarrufu yapmak zorundayız. Türkiye su zengini değildir. Suyun damlasını bile ziyan etmek gelecek nesillere ihanettir" diye konuştu. Bayraktar, yaşam için olmazsa olmaz önemde olan suyun, dünyada dengeli dağılmadığını, kimi ülkelerde kişi başına on binlerce metreküp kullanılabilir su düşerken, kimi ülkelerde ise temiz suya ulaşımının neredeyse imkansız bir hal aldığını belirtti. Yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 1000 metreküpten daha az olan ülkelerin su fakiri, 1000-2000 metreküp arası olanların su azlığı çeken ülke sınıfında kabul edildiğini hatırlatan Bayraktar, "Türkiye'de kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı bin 347 metreküptür. Bugün su azlığı çeken ülkemiz, nüfusun artmasıyla su fakiri olma riskiyle karşı karşıyadır. Bu bilinçle hareket etmeli suyumuzu ziyan etmemeliyiz" dedi.
Yeterli su kullanımı verimlilik için şarttır
Dünyada nüfusun artışına paralel olarak gıda ihtiyacının da arttığına işaret eden Bayraktar, ilerleyen yıllarda, gıda güvencesinin sağlanması ve sanayinin hammadde ihtiyacının karşılanabilmesi için tarımsal üretimin artırılması gerektiğini söyledi. Sürdürülebilir su politikası izlemenin, akılcı ve kalıcı çözümler üretmenin bir zorunluluk olduğuna işaret eden Bayraktar, "Dünyada tarım alanlarının hemen hemen tamamını kullanıyoruz. Üretimi artırmanın tek yolu var o da verimliliği artırmak. Verim artışını sağlamak için kullanacağımız en önemli unsur da sudan başka bir şey değil. Yeterli su kullanımı verimlilik için şarttır" diye konuştu.
Vahşi sulamadan vazgeçilmeli
Türkiye'de kullanılan suyun yüzde 74'ünün tarımda kullanıldığını, iklim şartları nedeniyle ülkenin büyük bölümünde yeterli sulamayla tarımda verimliliğin artırılabildiğini bildiren Bayraktar, şu bilgileri verdi: "Tarımda sürdürülebilirlik bakımından sulama, ürünün kalite ve veriminin artırılmasında önemli rol oynamaktadır. Yüzde 60'a varan su tasarrufu sağlayan basınçlı sulama sistemlerini kurmak, su kayıplarını azaltmak, aşırı ve yanlış sulamanın topraklarımıza ve çevreye verdiği zararlı etkileri en aza indirmek zorundayız. Vahşi sulamaya son vermemiz şart. Teknik ve ekonomik olarak sulanabilir 8.5 milyon hektarlık arazinin hala 1.85 milyon hektarını sulama altyapısı tamamlanamadığı için sulayamıyoruz. 1.85 milyon hektar tarım arazisinin suya kavuşturulması, gıda talebinin karşılanması tarımda çalışan nüfusun işsizlik sorunlarının çözülmesi ve üreticilerimizin hayat standartlarının yükseltilmesi açısından oldukça önemlidir. Bu açıdan, büyük sulama projeleri içeren GAP, KOP ve DAP gibi projeler bir an önce tamamlanmalıdır. Arazi toplulaştırma çalışmaları hızlandırılmalı, yer altı suyu rezervleri korunmalıdır."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.