Konuyla ilgilenen hemen herkesin bu günlerde el kitabı, başucu kitabı olarak addedip bir an evvel bitirmek için yarıştığı "Hoş Geldin Atatürk" kitabına bir de bu pencereden bakmak lazım.
Prof. Dr. Haydar Baş, kamuoyuna takdim ettiği son kitabı, yani "Hoş Geldin Atatürk" kitabı ile bir kez daha tarihin doğru okunmasının, tarihi şahsiyetlerin doğru tanınmasının önemine dikkat çekmiş, tamirata tarihten başlamak gerektiğinin altını çizmiştir.
Mademki gelecek geçmişin üzerine bina edilmektedir, mademki dün olanlar bugünü şekillendirmektedir ve bugün yaşananlar da yarınları biçimlendirecektir o halde tamirata tarihten başlamak çok çok önemlidir.
Türk kamuoyu şimdiye kadar, İngiliz ve Yunan istihbaratının ajanlığını yapan bazı "şişirilmiş" tarihçilerin yalanları ve iftiralarının zifiri karanlığında Gazi Mustafa Kemal ve annesini ve dahi ailesini tanıdığını zannediyordu.
Sayın Baş tarafından bir araya getirilen bilgiler, belgeler ve canlı tanıklar ortaya koydu ki, şimdiye kadar bu milletin evladına tanıtılan Atatürk meğer, yedi cephede haçlılara karşı mücadele eden, mücadeleyi organize eden adam değilmiş, meğer yedi cephede ondan tokat yiyen haçlıların gözünden tanıtılan Atatürk imiş.
Atatürk ve merhum silah arkadaşlarının askeri dehaları sayesinde cephelerde tokatlanan haçlılar, içimizden kiraladıkları işbirlikçiler yardımı ile bu milletin gönlünden silinmek istenmiş.
Annesine atılan iftiraların, ailesi hakkında uydurulan kuyruklu yalanların asıl sebebi meğer buymuş.
Şairin; "Kimi hindu kimi yamyam kimi bilmem ne bela" diye tarif ettiği haçlı ittifakı Anadolu topraklarına üşüşüp tutunamadıkları için, kazanılan zaferi karalamak ve kurulan devleti küçük göstermek gayesi ile zaferin kahramanlarını karalama kampanyası başlatmışlar ve nerdeyse tam yüz yıl bu ihanetlerini sürdürmüşleridir.
Şimdi hem onların hem de içimizdeki dindar görünümlü nasipsizlerin iplikleri pazara döküldü ve ihanetleri gün gibi ortaya çıktı.
"Hoş Geldin Atatürk" kitabında muhterem müellif, belgeleri konuşturuyor, canlı tanıkları, canlı tanıkların birinci dereceden yakınlarını konuşturuyor ve tartışılmayacak kesin bilgilere ulaşıyor ve hazır lokma halinde okuyucuya takdim ediyor.
Ehl-i Beyt külliyatında çokça şahit olduğumuz, özellikle Hz. Ebu Talip konusunda bizzat günlerce tevbe istiğfar etmek zorunda kaldığımız tarihi tamirata bu kitapta da neredeyse her sayfada şahit oluyoruz.
Peygamber aleyhisselamın hal-i hayatında Peygamberi müdafaa edenlerin başında Hz. Ebu Tâlib ve ona saldıranların başında da Ebu Süfyan olduğu halde, aradan çok geçmeden sözde ehl-i sünnet geçinen kimi alimler yazdıkları eserlerde Ebu Süfyan'ın faziletine dair bablar açarlarken, aynı alimler Hz. Ebu Tâlib'in ayaklarına da ateşten nalinler giydirerek cehennemde beynini kaynatmaktan utanmamışlardı.
Tamirata tarihten başlayan muhterem müellif sayın Haydar Baş'a iki milyarlık İslam alemi adına binlerce teşekkürler.
Prof. Dr. Haydar Baş, kamuoyuna takdim ettiği son kitabı, yani "Hoş Geldin Atatürk" kitabı ile bir kez daha tarihin doğru okunmasının, tarihi şahsiyetlerin doğru tanınmasının önemine dikkat çekmiş, tamirata tarihten başlamak gerektiğinin altını çizmiştir.
Mademki gelecek geçmişin üzerine bina edilmektedir, mademki dün olanlar bugünü şekillendirmektedir ve bugün yaşananlar da yarınları biçimlendirecektir o halde tamirata tarihten başlamak çok çok önemlidir.
Türk kamuoyu şimdiye kadar, İngiliz ve Yunan istihbaratının ajanlığını yapan bazı "şişirilmiş" tarihçilerin yalanları ve iftiralarının zifiri karanlığında Gazi Mustafa Kemal ve annesini ve dahi ailesini tanıdığını zannediyordu.
Sayın Baş tarafından bir araya getirilen bilgiler, belgeler ve canlı tanıklar ortaya koydu ki, şimdiye kadar bu milletin evladına tanıtılan Atatürk meğer, yedi cephede haçlılara karşı mücadele eden, mücadeleyi organize eden adam değilmiş, meğer yedi cephede ondan tokat yiyen haçlıların gözünden tanıtılan Atatürk imiş.
Atatürk ve merhum silah arkadaşlarının askeri dehaları sayesinde cephelerde tokatlanan haçlılar, içimizden kiraladıkları işbirlikçiler yardımı ile bu milletin gönlünden silinmek istenmiş.
Annesine atılan iftiraların, ailesi hakkında uydurulan kuyruklu yalanların asıl sebebi meğer buymuş.
Şairin; "Kimi hindu kimi yamyam kimi bilmem ne bela" diye tarif ettiği haçlı ittifakı Anadolu topraklarına üşüşüp tutunamadıkları için, kazanılan zaferi karalamak ve kurulan devleti küçük göstermek gayesi ile zaferin kahramanlarını karalama kampanyası başlatmışlar ve nerdeyse tam yüz yıl bu ihanetlerini sürdürmüşleridir.
Şimdi hem onların hem de içimizdeki dindar görünümlü nasipsizlerin iplikleri pazara döküldü ve ihanetleri gün gibi ortaya çıktı.
"Hoş Geldin Atatürk" kitabında muhterem müellif, belgeleri konuşturuyor, canlı tanıkları, canlı tanıkların birinci dereceden yakınlarını konuşturuyor ve tartışılmayacak kesin bilgilere ulaşıyor ve hazır lokma halinde okuyucuya takdim ediyor.
Ehl-i Beyt külliyatında çokça şahit olduğumuz, özellikle Hz. Ebu Talip konusunda bizzat günlerce tevbe istiğfar etmek zorunda kaldığımız tarihi tamirata bu kitapta da neredeyse her sayfada şahit oluyoruz.
Peygamber aleyhisselamın hal-i hayatında Peygamberi müdafaa edenlerin başında Hz. Ebu Tâlib ve ona saldıranların başında da Ebu Süfyan olduğu halde, aradan çok geçmeden sözde ehl-i sünnet geçinen kimi alimler yazdıkları eserlerde Ebu Süfyan'ın faziletine dair bablar açarlarken, aynı alimler Hz. Ebu Tâlib'in ayaklarına da ateşten nalinler giydirerek cehennemde beynini kaynatmaktan utanmamışlardı.
Tamirata tarihten başlayan muhterem müellif sayın Haydar Baş'a iki milyarlık İslam alemi adına binlerce teşekkürler.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024