Terör uyumuyor, durmuyor, saldırıyor-4

İstanbul'daki bombalı saldırılar Geçen yıl İstanbul'da da aynı örgütün yaptığı düşünülen bir saldırı husule gelmişti. Bu saldırılarda Sinagoglar, Bankalar, İngiliz Konsolosluğu ve diğer kurumlar hedef alınmıştı. İstanbul'daki bombalı saldırılara Dünya basınında büyük tepkiler oluşmuştu. İngiliz Independent ve Fransız Le Figaro gazeteleri ile diğer birçok basın kuruluşu Türkiye'ye destek vermişti. Mesela Türkiye'yi güvensiz ülke göstermeye çalışanlara prim vermeyin, hedef Türk Turizmini baltalamak, bombalı saldırılar sizi korkutmasın diye yazılar yazılmıştır. İspanyol El Pais Gazetesi de bu mücadelede Türkiye'yi yalnız bırakmayın, Türkiye'nin AB yolunda ilerlemesini durdurmayın diye yazmıştı! Irak savaşı ABD'ye ve dünyaya pahalıya maloldu Washington'dan alınan haberlere göre: Irak savaşı ABD'ye çok pahalıya mal oldu. Bu savaşta ve ondan sonraki çatışmalarda yaklaşık olarak 24 ayda, ortalama olarak 250 milyar $ kayıp olmuş, 1600 ABD askeri ölmüş ve 60.000 civarında Iraklı sivil hayatını kaybetmiştir. 12.000 kadar da ABD askeri yaralanıp ABD'ye geri dönmüş bulunmaktadır. Bütün bunlara rağmen şiddet olayları henüz azalmadı bilhassa çoğalmış bulunmaktadır. Petrol fiyatları bu kargaşalıklara bağlı olarak 58-60 $ civarına yükseldi. ABD'de ise bu yükselmeden dolayı insanlar etkilenmiş görülmektedir. Bu etkilenme yükü, aile başına yaklaşık olarak 6.000 dolar kadardır. Bu haksız savaşın insani, ekonomik, sosyal ve kültürel olarak büyük kayıplara sebep olduğu her fırsatta vurgulanmaktadır. Savaştan sonra Irak'taki işsizlik % 30'dan % 60'a çıkmıştır. Altyapı tamamen çökmüş. Elektrik, su, yakıt ve genel ekonomi iflas etmiştir. Güvenlik yok olmuş, adım başı saldırı ve ölüm tuzakları oluşmaktadır! Terörü önleme yöntemleri Teröre karşı mücadele istihbaratla başlamaktadır. Ancak bu istihbaratın da terör örgütleri gibi çok yönlü, çok lisanlı ve çok ülkeli merkezlerden yürütülmesi gerekmekte ve çok uzman kişiler tarafından ele alınması gerekmektedir. Şu anda dünyada büyük güçler tarafından ezilen ülkeler genellikle İslam ülkeleridir: Rusya'da Çeçenistan, Balkanlardaki Müslümanlar, Afrika'da Müslüman ülkeler ve Filistin ile Ortadoğu'da Müslüman Arap Ülkeleridir. Öte yandan Pakistan ile Hindistan arasındaki Keşmir ve Çin ile Rusya Federasyonundaki diğer Müslüman ülkelerdir. Irak'ta ise adeta uluslararası Hıristiyanlık, Müslüman halkını işgalle beraber onu çeşitli bahaneler üreterek suçlamakta ve işgal altında tutmaktadır. Şimdi haksızlıklar altında ezilen bu Müslüman kitleler arasında teröristlerin barınması ve gelişmesi gayet doğal sayılmaktadır. Çünkü onların bu üstün güce ve güçlere başka türlü karşı koyma imkanları var mı? Askeri güçleri yok, fakirlik sarmış her yanlarını. Yardım edebilecek diğer Arap ülkelerinin başlarındaki idare zaten ABD veya AB ülkeleri tarafından güdümlü sayılmaktadır. Üstelik her taraftan da kendilerine hakaret üstüne hakaret yağdırılarak insan yerine bile sayılmamaktadırlar. Sonunda dünyanın her yanında bu tür gayri memnun kitleler mevcuttur. Şu anda küreselleşmeye karşı olan işçi sınıfları ve aynı zamanda sendika ve diğer kurumlarda bu globalizasyondan ve kitlesel sermaye emperyalizmden şikayetçiler gittikçe çoğalmaktadır. Onlar da bu idarelere karşı gelmek istemektedirler. Onun için yapılan bu tür saldırılarda onlara doğrudan terör dokunmadığı müddetçe bu kitleler teröre karşı pek aktif olmazlar. Kısacası zenginler teröre karşı geniş halk kitlelerini harekete geçirememektedirler! Bunun yanında Batı ülkelerinde eski İngiliz istihbaratının kullandığı ve değişik ülkelere uyguladığı yıpratma politikaları var. Bunlar mesela azınlıkların ve değişik etnik gurupları kışkırtmaları onlara yardım etmeleri ve iktidarları ve devlet yönetimlerin zayıflatmaları yöntemleridir. Bu yöntemle ve destekle Türkiye'de 25-30 yıldan beri bir PKK belası batılılar ve bazı komşularımız tarafından beslenmedi mi?