'TMO’nun hata yapma lüksü yok'
Üreticilerin büyük zorluklarla üretim yapmaya çalıştıklarını söyleyen TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar, “TMO, alım fiyatını maliyet ve ithalat fiyatlarını gözeterek açıklamalıdır. TMO’nun alım politikasında hata yapma lüksü yoktur” dedi
01.06.2022 15:17:00





Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, mayıs ayında üretici ile market arasındaki fiyat farklılıklarını, üreticinin hububattaki fiyat beklentisini, Mayıs ayı girdi fiyatlarında yaşanan son gelişmeleri yaptığı görüntülü basın açıklamasında değerlendirdi. Bayraktar, mayıs ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 522.5 ile elmada görüldüğünü belirterek, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Elma 6.2 kat, kabak 4.9 kat, maydanoz 4.8 kat, ıspanak 4.7 kat, salatalık ve marul 4.3 kat, sivri biber 3.9 kat, kuru üzüm 3.7 kat, kuru fasulye ve yeşil mercimek 3.5 kat, kırmızı mercimek, taze fasulye ve patlıcan 3.3 kat, nohut ve kuru incir 3.2 kat fazla bir fiyata tüketiciye satıldı. Üreticide 2 lira olan elma 12 lira 45 kuruşa, 2 lira 34 kuruş olan kabak 11 lira 55 kuruşa, 3 lira olan ıspanak 14 lira 21 kuruşa, 1 lira 59 kuruş olan salatalık 6 lira 85 kuruşa, 1 lira 99 kuruş marul 8 lira 46 kuruşa, 3 lira 25 kuruş olan sivri biber 12 lira 74 kuruşa, 14 lira 50 kuruş olan kuru üzüm 53 lira 47 kuruşa markette satıldı."
Açıklamasında üreticinin yaşadığı zorluklara da değinerek Toprak Mahsulleri Ofisi'ne (TMO) alım fiyatları konusunda uyarıda bulunan TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar, "TMO, maliyetler karşısında üretim yapmakta zorlanan çiftçinin önümüzdeki yıl tarlada kalabilmesi için 2021-2022 döneminde müdahale alım fiyatını üretici maliyetlerini, ithalat ve dünya fiyatlarını gözeterek açıklamalıdır. TMO'nun alım politikasında hata yapma lüksü yoktur. TMO üreticiyi memnun edecek bir fiyat politikasıyla hububat alımı yapamazsa piyasayı regüle edecek güvenlik stoku oluşturamayacaktır. Bu dönemde güvenlik stokunu ithalatla karşılama imkânı azalmıştır" dedi. Bayraktar, fırsatçıların buğday stoku yapabileceğini, bu nedenle ekmek fiyatlarında artış ve makarna, un gibi ürünlerin üretim ve ihracatında düşüşler yaşanabileceğini ifade etti. Üreticilerin girdi maliyetlerinin yüksekliği dışında kuraklık, don, dolu, aşırı yağış, sel ve hortum gibi doğal afetlere yoğun bir şekilde maruz kalarak açık alanda üretim yapmaya çalıştıklarını bildiren Bayraktar, "Üreticilerimize moral vermek, üretimde kalmalarını sağlamak veya az üretmelerini önlemek için girdiler makul fiyatlardan üreticilere ulaştırılmalı, maliyetleri düşüren bir üretim teşvik paketi açıklanmalıdır" ifadelerini kullandı.
Üreticinin girdi maliyetlerindeki artışa da vurgu yapan Bayraktar, "Geçen yılın Mayıs ayına göre ise son bir yılda, üre gübresi yüzde 253, kalsiyum amonyum nitrat gübresi yüzde 224, amonyum sülfat gübresi yüzde 219, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 190 ve DAP gübresi yüzde 167 oranında arttı. Mazot fiyatı son bir yılda yüzde 238.7 oranında arttı. Son bir yılda besi yemi yüzde 128, süt yemi yüzde 132 oranında arttı. Elektrik fiyatları son bir yılda yüzde 99.7, zirai ilaç fiyatları ise yüzde 88.2 ile 140 arası oranlarda artış gösterdi. Girdi fiyatları enflasyonun yaklaşık 3 katıdır" dedi. Bayraktar, "Girdiler makul fiyatlardan üreticilere ulaştırılmalı, üretimin sürdürülebilirliğinin çok önem kazandığı bugünlerde üreticilerin üretimden kopması veya az üretmesi önlenmelidir" ifadelerini kullandı.
Üretici büyük zorluk yaşıyor
Açıklamasında üreticinin yaşadığı zorluklara da değinerek Toprak Mahsulleri Ofisi'ne (TMO) alım fiyatları konusunda uyarıda bulunan TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar, "TMO, maliyetler karşısında üretim yapmakta zorlanan çiftçinin önümüzdeki yıl tarlada kalabilmesi için 2021-2022 döneminde müdahale alım fiyatını üretici maliyetlerini, ithalat ve dünya fiyatlarını gözeterek açıklamalıdır. TMO'nun alım politikasında hata yapma lüksü yoktur. TMO üreticiyi memnun edecek bir fiyat politikasıyla hububat alımı yapamazsa piyasayı regüle edecek güvenlik stoku oluşturamayacaktır. Bu dönemde güvenlik stokunu ithalatla karşılama imkânı azalmıştır" dedi. Bayraktar, fırsatçıların buğday stoku yapabileceğini, bu nedenle ekmek fiyatlarında artış ve makarna, un gibi ürünlerin üretim ve ihracatında düşüşler yaşanabileceğini ifade etti. Üreticilerin girdi maliyetlerinin yüksekliği dışında kuraklık, don, dolu, aşırı yağış, sel ve hortum gibi doğal afetlere yoğun bir şekilde maruz kalarak açık alanda üretim yapmaya çalıştıklarını bildiren Bayraktar, "Üreticilerimize moral vermek, üretimde kalmalarını sağlamak veya az üretmelerini önlemek için girdiler makul fiyatlardan üreticilere ulaştırılmalı, maliyetleri düşüren bir üretim teşvik paketi açıklanmalıdır" ifadelerini kullandı.
Girdi maliyetleri patladı
Üreticinin girdi maliyetlerindeki artışa da vurgu yapan Bayraktar, "Geçen yılın Mayıs ayına göre ise son bir yılda, üre gübresi yüzde 253, kalsiyum amonyum nitrat gübresi yüzde 224, amonyum sülfat gübresi yüzde 219, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 190 ve DAP gübresi yüzde 167 oranında arttı. Mazot fiyatı son bir yılda yüzde 238.7 oranında arttı. Son bir yılda besi yemi yüzde 128, süt yemi yüzde 132 oranında arttı. Elektrik fiyatları son bir yılda yüzde 99.7, zirai ilaç fiyatları ise yüzde 88.2 ile 140 arası oranlarda artış gösterdi. Girdi fiyatları enflasyonun yaklaşık 3 katıdır" dedi. Bayraktar, "Girdiler makul fiyatlardan üreticilere ulaştırılmalı, üretimin sürdürülebilirliğinin çok önem kazandığı bugünlerde üreticilerin üretimden kopması veya az üretmesi önlenmelidir" ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.