TS küme düşecek

Trendyol Süper Lig yarışında henüz ilk yarı maçları oynanırken, TS adeta havlu attı. 

Kötü transferler, yetersiz hocalar, iş bilmez başkanlar sayesinde TS değil şampiyonluk yarışında koşmayı, kümeye düşme yolunda emin adımlarla ilerliyor. 

TS nasıl ve ne ara bu hale geldi sorusuna verilecek çokça yanıt var ancak hepsini buradan yazmak bizi de sıkıntıya sokar düşüncesiyle, bu tartışmaları Kadırga TV Spor Müdürü Serkan Genç ile program ortağı efsane oyuncu Necmi Perekli Bey'e bırakıyorum. 

Efsane demişken şöyle bir tarihe dönüş yapalım ve hatırlayalım… 

TS, 1975-76, 1976-77, 1978-79, 1979-80, 1980-81, 1983-84, 2010-11, 2021-22. olmak üzere, 8 kez lig şampiyonluğunu elde etmişti. 

Ayrıca; 9 kez Türkiye Kupası Şampiyonluğu. 

3 kez TFF Süper Kupa Şampiyonluğu. 

7 kez Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu. 

5 kez Başbakanlık Kupası Şampiyonluğunu kazanmıştı. 

1974 yılında Ahmet Suat Özyazıcı önderliğindeki TS, Fenerbahçe'nin 3 puan önünde ve tarihinde ilk kez şampiyonluğa uzanırken, 2 puanlı sistemde lig sonunda 43 puan toplamayı başarmıştı.  

Trabzonspor ilk şampiyon olduğu 1975-76 sezonundan 1983-84 sezona kadar olan süreç içerisinde; altı kez lig şampiyonu olmayı başarabilen, tek takım olma özelliğine sahipti. 

İlk şampiyon olduğu sezon Ahmet Suat Özyazıcı'nın yönetimindeki Trabzonspor, sezon boyunca oynadığı 30 maçta kalesinde sadece 6 gol görürken, kendi sahasında ise rakiplerine gol yüzü göstermiyordu.  

Oysa şimdiki rezalete bakınız! 

Efsane takım TS sadece 2 maçta 6 gol yiyor. 

Yabancı oyuncularla milli ruhu yakalaması asla mümkün olamayacak Trabzonspor'un tarihinde elde ettiği muazzam başarılara dönüp bakıldığında, tek bir yabancı oyuncunun bile takımda oynadığını göremezsiniz. 

Belki şimdilerde teknik ve taktik olarak bir çok aşama kaydedilmiş olabilir ancak, milli ve milliyetçi bir ruhu elde etmek, hiçbir yöntemle ve asla başarılamaz. 

İşte o dönemin efsane takımında tam olarak bu özellikler vardı. 

Teknik de vardı, taktik de elbette. 

Bakın o tarihte bu muhteşem başarılara hangi oyuncularla imza atılmıştı. 

Şenol Güneş, Kadir Özcan, Necati Özçağlayan, Şener Çınar, Hüsnü Özkara, Cemil Usta, Ahmet Ceyhan, Turgay Semercioğlu, Ali Yavuz, Necmi Perekli, Güngör Şahinkaya, Cihan Umanç, Faruk Özak, Serdar Bali, Bekir Barçın, Ali Kemal Denizci, İhsan Sakallıoğlu, Tuncay Mesçi, Hüseyin Tok ve daha niceleri… 

Siyasette de durum bundan farklı değildir. 

Milli olmak ve çok çalışmak her şeydir. 

Bugün Trabzonspor'da kimin ne oynadığı ve oynadığından ne anladığı belli değildir. 

Osmanlı'nın çöküşü gibi oluyor galiba. 

Çöküş olduğu gerçek, diğerleri hep masal Trabzonspor'da. 

Keşke bu takımın başında adım atmaya mecali olmayan ve yalvar yakar takımın başına getirilen Şenol Güneş değil de, adeta bir akademi olan Necmi Perekli gibi çok akıllı bir isim getirilseydi. 

Kâhin falan değilim ancak, sanki TS kümeye doğru sert adımlarla yol alıyor. 

Belki bir istisna olursa hızlı bir toparlanma söz konusu olabilir. 

Başkanın değişmesi. 

Hocanın değişmesi. 

Topu göremeyen oyuncu kadrosunun hemen evlerine gönderilmesi.