'Ucuz et' yedirecek öneri!
???????Ulusal Kırmızı Et Konseyi Ahmet Hacıince, kırmızı et fiyatlarının düşmesi için mera hayvancılığının zorunlu olduğuna işaret ederek, "Çünkü merada beslenen hayvan ile çiftlikte kapalı sistemde ot ve yem yiyen hayvanın et maliyeti 1'e 10!" şeklinde konuştu
08.05.2018 00:00:00
RECEP BAHAR/ KONYA
Ulusal Kırmızı Et Konseyi (UKON) ve Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, Konya'da Hacıince Konya Entegre Et Tesisi'nde basın mensuplarıyla bir araya gelerek, 'et' konusunda kritik açıklamalar yaptı.
Hacıince, Türkiye'de sık sık gündeme gelen 'kırmızı et ve canlı hayvan ithalatı'yla fiyat istikrarının sağlanamadığına dikkat çekerek, "Et fiyatında istikrar için ithalat yerine yerli üretime destek zorunludur. Son dönemde döviz kurlarında yaşanan artış da ette ithalatın çözüm olmadığını gösterdi" dedi. Türkiye'nin her yıl 150-200 bin ton dolayında kırmızı et açığı olduğuna işaret eden Hacıince, "Böylesine önemli temel gıda maddesinde açığın bu kadar büyük olması, doğal olarak fiyatları yukarı çekiyor. Bu durum da ete ulaşımı çok dar bir kesim ile sınırlıyor" şeklinde konuştu.
Et ithalatına gerek yok
Türkiye'nin doğalgaz ve petrol başta olmak üzere çok sayıda ürünü ithal ettiğine, bu nedenle dövize gereksinim duyduğuna işaret eden Hacıince, şöyle konuştu: "Ortaya çıkan döviz talebi, kurları kontrolsüz şekilde yükseltiyor. Bu nedenle olabildiğince yerli üretim lehine karar vermek zorundayız. Petrolü ve doğalgazı yerli üretemiyoruz ama kırmızı eti üretebiliriz. Milyonlarca dönüm otlağımız var. Ette yeterli yerli üretim için tek eksiğimiz biraz destek. Destek demek mera demek... Mera konusunda bir şey yapılmıyor. Mera demek ortak kullanım alanı demek... Devletin ormanları korumak için 15 bin silahlı adamı var ama meraları korumak için tek silahlı adamı bulunmuyor! Maalesef Büyükşehir Yasası ile mera alanları rant sahaları oldu!"
Meralar korunmalı
Türkiye'de verilecek destekler ve alınacak önlemlerin et piyasasının önünü açacağını vurgulayan Ahmet Hacıince, "Arzın sınırlı ve dar olduğu, buna karşılık talebin hızla arttığı ve önünde büyük bir marj olduğu sektör, yatırımcının istediği bir ortama sahiptir. Türkiye hayvansal protein tüketiminde 174 ülke arasında 90. sırada yer alıyor" şeklinde konuştu. Türkiye'de 1970 yılında 21.7 milyon hektar olan mera büyüklüğünün 2016 yılı sonunda yarı yarıya azalarak 10.8 milyon hektara gerilediğini vurgulayan Hacıince, "Nüfusumuzun 35 milyon olduğu zaman 21.7 milyon hektar olan mera büyüklüğümüz, nüfusumuzun 81 milyon ile iki katını aştığı, 5 milyon sığınmacının bulunduğu ve turist girişlerinin 40 milyona yaklaştığı bir dönemde mera büyüklüğümüz yarı yarıya azalmış durumda. Merada beslenen hayvan ile çiftlikte kapalı sistemde ot ve yem yiyen hayvanın et maliyeti 1'e 10!" dedi.
Meralara ne oldu?
Meraların bir kısmının orman olduğunu kaydeden Hacıince, "Bir kısmında sahiplik (zilliyet) sorunu yaşanıyor. Bir kısmı imara açıldı. Devletin merasını parsellemiş, ev yapmışız. Merada hayvancılık, bedava hayvancılık demektir. Eğer elimizde kalan 11 milyon hektarlık merayı tam kapasite kullanabilirsek, kırmızı et ihtiyacımızı ancak karşılarız. Brezilya'da hayvanlar meralara salınıyor, 8 ay sonra toplanıyor! Sıfır maliyet... Etin kilosu 3 dolar... Oysa Türkiye'de hayvancılık genelde kapalı devre sistemde yapılıyor. Bu yöntemle et fiyatları asla düşmez. Zira yemdeki döviz oranı yüzde 67 ve bu nedenle de yem fiyatları devamlı artıyor" dedi.
Kırmızı ette sabahtan akşama çözüm olmadığını insanımızda 'üretim tembelliği'nin geliştiğini söyleyen Hacıince, "Etin ucuz olduğu ülkelerde lüks ahır yok... Bizde ahırlar yüksek maliyetli. Mera hayvancılığında doğru dürüst ahıra ihtiyaç yok. Şimdi para ahırlara harcanıyor, hayvan almaya para kalmıyor" ifadelerini kullandı.
'Et' işine 41 milyon dolar yatırdı
Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, dededen 'et'çi... Kırmızı et sektörüne 41 milyon dolar yatırım yaptı. Şirketin temelleri 1957 yılında Alanya'daki kasap dükkânıyla atıldı. Şimdi Antalya ve Konya Beyşehir'de çiftlikleri var. Konya Meram'da ise 'Hacıince Konya Entegre Et Tesisi' adı altında Türkiye'nin en büyük entegre et tesislerinden birine sahip. Hacıince'ye göre burası çığ et konusunda Türkiye'de tek. Tesis saatte 65 büyükbaş hayvan kesim kapasitesine sahip. Hayvanlar genelde şirketin Beyşehir'deki çiftliğinde getiriliyor. Konya Beyşehir'deki çiftlikte ağırlıklı olarak mera hayvancılığı yapılıyor. McDonalds, Metro, Carrefoursa ve Migros'a ürün veriyor. Ahmet Hacıince'nin kırmızı et sektörüne ilişkin şu tespiti dikkat çekiyor: Bu sektörde aynı hızla devam ederseniz, düşersiniz. Hızlanmak zorundasınız."
Toplam 345 çalışanıyla et sektöründe dölleme, üretme, besleme, kesim, paketleme ve lojistik ile tüm süreçlerde yer alan tek şirket konumunda. Ahmet Hacıince, bu yıl cirolarını geçen yıla göre yüzde 25 artırarak 123 milyon liradan 175 milyon liraya çıkaracaklarını kaydetti.
Para bulsak da et ithal edemeyeceğiz
Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, yarın paramızla da et ithal etmekte güçlük çekeceğimizi dile getirerek, bunun gerekçesini "Et ithal ettiğimiz ülkelerde de yeni nesil hayvancılıktan uzaklaşıyor. Türkiye'de de kırsal kesimde hayvancılığın babadan oğla geçme oranı sıfıra yakın!" şeklinde ortaya koydu. Teşvikler konusuna da değinen Hacıince, "Teşvikler güzel... Devlet 300 koyun verecek ama meran var mı diye sormuyor. Nasıl bu hayvanları besleyeceksin diye de sormuyor. Daha ihtisaslaşmış teşviklerin verilmesi şart. Teşviklerin verilmesinde UKON muhatap alınmıyor. Bu ülkede tecrübenin değeri yok. Bu nedenle hayvancılık geriye gidiyor" şeklinde konuştu.
Ulusal Kırmızı Et Konseyi (UKON) ve Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, Konya'da Hacıince Konya Entegre Et Tesisi'nde basın mensuplarıyla bir araya gelerek, 'et' konusunda kritik açıklamalar yaptı.
Hacıince, Türkiye'de sık sık gündeme gelen 'kırmızı et ve canlı hayvan ithalatı'yla fiyat istikrarının sağlanamadığına dikkat çekerek, "Et fiyatında istikrar için ithalat yerine yerli üretime destek zorunludur. Son dönemde döviz kurlarında yaşanan artış da ette ithalatın çözüm olmadığını gösterdi" dedi. Türkiye'nin her yıl 150-200 bin ton dolayında kırmızı et açığı olduğuna işaret eden Hacıince, "Böylesine önemli temel gıda maddesinde açığın bu kadar büyük olması, doğal olarak fiyatları yukarı çekiyor. Bu durum da ete ulaşımı çok dar bir kesim ile sınırlıyor" şeklinde konuştu.
Et ithalatına gerek yok
Türkiye'nin doğalgaz ve petrol başta olmak üzere çok sayıda ürünü ithal ettiğine, bu nedenle dövize gereksinim duyduğuna işaret eden Hacıince, şöyle konuştu: "Ortaya çıkan döviz talebi, kurları kontrolsüz şekilde yükseltiyor. Bu nedenle olabildiğince yerli üretim lehine karar vermek zorundayız. Petrolü ve doğalgazı yerli üretemiyoruz ama kırmızı eti üretebiliriz. Milyonlarca dönüm otlağımız var. Ette yeterli yerli üretim için tek eksiğimiz biraz destek. Destek demek mera demek... Mera konusunda bir şey yapılmıyor. Mera demek ortak kullanım alanı demek... Devletin ormanları korumak için 15 bin silahlı adamı var ama meraları korumak için tek silahlı adamı bulunmuyor! Maalesef Büyükşehir Yasası ile mera alanları rant sahaları oldu!"
Meralar korunmalı
Türkiye'de verilecek destekler ve alınacak önlemlerin et piyasasının önünü açacağını vurgulayan Ahmet Hacıince, "Arzın sınırlı ve dar olduğu, buna karşılık talebin hızla arttığı ve önünde büyük bir marj olduğu sektör, yatırımcının istediği bir ortama sahiptir. Türkiye hayvansal protein tüketiminde 174 ülke arasında 90. sırada yer alıyor" şeklinde konuştu. Türkiye'de 1970 yılında 21.7 milyon hektar olan mera büyüklüğünün 2016 yılı sonunda yarı yarıya azalarak 10.8 milyon hektara gerilediğini vurgulayan Hacıince, "Nüfusumuzun 35 milyon olduğu zaman 21.7 milyon hektar olan mera büyüklüğümüz, nüfusumuzun 81 milyon ile iki katını aştığı, 5 milyon sığınmacının bulunduğu ve turist girişlerinin 40 milyona yaklaştığı bir dönemde mera büyüklüğümüz yarı yarıya azalmış durumda. Merada beslenen hayvan ile çiftlikte kapalı sistemde ot ve yem yiyen hayvanın et maliyeti 1'e 10!" dedi.
Meralara ne oldu?
Meraların bir kısmının orman olduğunu kaydeden Hacıince, "Bir kısmında sahiplik (zilliyet) sorunu yaşanıyor. Bir kısmı imara açıldı. Devletin merasını parsellemiş, ev yapmışız. Merada hayvancılık, bedava hayvancılık demektir. Eğer elimizde kalan 11 milyon hektarlık merayı tam kapasite kullanabilirsek, kırmızı et ihtiyacımızı ancak karşılarız. Brezilya'da hayvanlar meralara salınıyor, 8 ay sonra toplanıyor! Sıfır maliyet... Etin kilosu 3 dolar... Oysa Türkiye'de hayvancılık genelde kapalı devre sistemde yapılıyor. Bu yöntemle et fiyatları asla düşmez. Zira yemdeki döviz oranı yüzde 67 ve bu nedenle de yem fiyatları devamlı artıyor" dedi.
Kırmızı ette sabahtan akşama çözüm olmadığını insanımızda 'üretim tembelliği'nin geliştiğini söyleyen Hacıince, "Etin ucuz olduğu ülkelerde lüks ahır yok... Bizde ahırlar yüksek maliyetli. Mera hayvancılığında doğru dürüst ahıra ihtiyaç yok. Şimdi para ahırlara harcanıyor, hayvan almaya para kalmıyor" ifadelerini kullandı.
'Et' işine 41 milyon dolar yatırdı
Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, dededen 'et'çi... Kırmızı et sektörüne 41 milyon dolar yatırım yaptı. Şirketin temelleri 1957 yılında Alanya'daki kasap dükkânıyla atıldı. Şimdi Antalya ve Konya Beyşehir'de çiftlikleri var. Konya Meram'da ise 'Hacıince Konya Entegre Et Tesisi' adı altında Türkiye'nin en büyük entegre et tesislerinden birine sahip. Hacıince'ye göre burası çığ et konusunda Türkiye'de tek. Tesis saatte 65 büyükbaş hayvan kesim kapasitesine sahip. Hayvanlar genelde şirketin Beyşehir'deki çiftliğinde getiriliyor. Konya Beyşehir'deki çiftlikte ağırlıklı olarak mera hayvancılığı yapılıyor. McDonalds, Metro, Carrefoursa ve Migros'a ürün veriyor. Ahmet Hacıince'nin kırmızı et sektörüne ilişkin şu tespiti dikkat çekiyor: Bu sektörde aynı hızla devam ederseniz, düşersiniz. Hızlanmak zorundasınız."
Toplam 345 çalışanıyla et sektöründe dölleme, üretme, besleme, kesim, paketleme ve lojistik ile tüm süreçlerde yer alan tek şirket konumunda. Ahmet Hacıince, bu yıl cirolarını geçen yıla göre yüzde 25 artırarak 123 milyon liradan 175 milyon liraya çıkaracaklarını kaydetti.
Para bulsak da et ithal edemeyeceğiz
Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, yarın paramızla da et ithal etmekte güçlük çekeceğimizi dile getirerek, bunun gerekçesini "Et ithal ettiğimiz ülkelerde de yeni nesil hayvancılıktan uzaklaşıyor. Türkiye'de de kırsal kesimde hayvancılığın babadan oğla geçme oranı sıfıra yakın!" şeklinde ortaya koydu. Teşvikler konusuna da değinen Hacıince, "Teşvikler güzel... Devlet 300 koyun verecek ama meran var mı diye sormuyor. Nasıl bu hayvanları besleyeceksin diye de sormuyor. Daha ihtisaslaşmış teşviklerin verilmesi şart. Teşviklerin verilmesinde UKON muhatap alınmıyor. Bu ülkede tecrübenin değeri yok. Bu nedenle hayvancılık geriye gidiyor" şeklinde konuştu.