Fenerbahçe sahasında Rizespor'u 5-0 gibi net bir skorla yenerken inanın hiç zorlanmadı.
Her ne kadar Başakşehir maçındaki hareketlilik ve baskı bu maçta olmasa da Fenerbahçe Rizespor'a yine de topu göstermedi.
Rizespor'un doğru düzgün bir hücumu yok bile.
Fenerbahçe'de maçın adamı İrfan Can Kahveci idi. Sağ kanatta çok iyi bir oyun sergiledi.
Zaten bu karşılaşmada kötü oynayan bir oyuncu olduğu da söylenemez.
Tüm takım çok iyi bir performans gösterdi.
Rizespor karşısındaki Fenerbahçe'de bir şey çok net gözüküyordu.
Bu da İsmail Yüksek'in bir çıpa gibi savunmanın önünde ve bazen iki stoper arasında hemen hemen tüm hücumları başlatan adam olmasıydı.
Ben Fenerbahçe'nin oyununda en çok bu yönü beğendim.
Gerçi günümüz futbolunda bu mevkide oynayan oyuncular iki yönlü olmak zorundalar ama bizim futbol anlayışımız klasik iş bölümünden yana.
Türkiye'de biz iş bölümcüyüz. Yani savunmacı 6 numara ve hücumcu 8 numara.
Olsun bir taktik disiplin açısından ve sahaya doğru yayılabilmek adına İsmail Yüksek'in rolü kıymetliydi.
İsmail sadece bu işi yapmak ile kalmadı ama aynı zamanda hücuma da çıktı. Yani elinden geldiğince iki yönlü oynamaya çalıştı.
Fred'i konuşmaya gerek yok o bu maçta olması gerektiği gibi hem savunmada hem de hücumdaydı.
Böyle bir orta saha nimet gibi bir şey ve benim kanımca Fenerbahçe forvet hattı bu orta sahanın kıymetini bilmeli.
Biliyor mu? Henüz evet ya da hayır denilebilecek anlamda bir maç oynamadı Fenerbahçe.
Çünkü kendine denk güçte bir takım ile karşılaşmadı şu ana kadar.
Daha güçlü ve çok koşan bir takım karşısında Fenerbahçe'nin bu orta saha ile forvet ilişkisi nasıl olur derseniz bu sorunun yanıtı henüz belli değil.
Şimdilik atılan 5 golün 3'ünün oluşumunda Fred var. Bu olumlu.
Bir golde de Mert Hakan Yandaş'ın asisti söz konusu. Bu da kıymetli.
Szymanski bu maçta golünü attı ama Başakşehir maçına kıyasla sanki bir tık daha az performans gösterdi gibi.
Tadic belki çok etkili değildi ama yine de gol attı ve asist yaptı. Dakika 86'da aslında ne kadar önemli bir futbolcu olduğunu ortaya koydu.
Bu dakikada 18 içinde sağ taraftan penaltı noktasına dar alandaki boşluğa biraz sert nefis bir pas attı.
Bu pozisyonda King ve Fred savunma yapan Rizesporlular ile aynı hizada durdukları için pası alamadılar ve bir gol imkanı harcandı gitti.
Bakın bunlar nüans. Fakat bu küçük farklar Avrupa'da başarıyı getirecek ayrıntılar.
Yoksa kendi aramızda kendi kendimizi kandırmanın anlamı yok. Avrupa'da başarı bu nüansları yakaladığımız zaman gelir.
Hadi bir hata daha anlatayım. Dakika 84 Mert Müldür büyük bir gayretle topu sağ taraftan 18 içine taşıdı ve çapraz sayılabilecek bir açıdan şut attı.
Peki 18 içinde bekleyen Umut ve King ne için ordaydılar.
Mert Müldür pas versin diye. Mert Müldür oralı olmadı. Pas verse gol olması işten değil.
Biz yine de Mert Müldür'ün topla yaptığı koşu için ona teşekkür edelim.
Evet bir maç daha geride kaldı. Fenerbahçe beklentileri çok yükseltti. Artık anlamsız kayıplar için mazeret yok.
Şimdi perşembe akşamı Spartak Trnava ile oynanacak maça odaklanma zamanı.
Ben diyorum ki bu maçın üstelik rotasyonlu kadro ile Başakşehir ve Rizespor maçlarından bile kolay geçmesi lazım.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Kolay elde edilecek bir başarı değil / 19.05.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025