Geçen sene Gazze katliamının başlamasının üzerinden yaklaşık 40 gün geçtikten sonra ancak toplanabilen İslam İşbirliği Teşkilatı, ikinci toplantısını da tam bir yıl sonra yeni yapabildi.
Ne işe yaradığı ve bugüne kadar hangi işi başardığı pek belli olmayan İslam İşbirliği Teşkilatı, Gazze ve Lübnan'da İsrail soykırımı sonucu ölü ve kayıpların sayısı yüz bine yaklaştıktan sonra toplandı ve sadra şifa hiçbir karar alamadan, katliamı durduracak hiçbir adım atamadan dağıldı.
İslam ülkelerinin en tepe yöneticileri toplandılar, bolca nutuklar attılar, kendileri çok ses çıkarıyormuşlar gibi, soykırıma dünyanın sessiz ve tepkisiz kalmasından şikâyet ettiler ve güya görevlerini layıkıyla ifa etmiş olmanın huzuruyla ülkelerine döndüler!
Söz konusu soykırım başladığı günden beri, soykırımcı İsrail ile ikili ilişkilerini, diplomatik ve ticari ilişkilerini hiçbirisi zahmet edip gözden geçirmedikleri için, hiçbirisi zahmet edip katillere karşı surat asmadıkları ve kaşlarını dahi çatmadıkları için, tam bir suç ortaklığı içinde ve elbette tam bir utanmazlık içinde, yüzleri de kızarmadan aile fotoğrafı çektirip döndüler ülkelerine.
Gazze'nin ve Lübnan'ın yakın ve uzak komşuları, aynı zamanda din kardeşliği iddiasında bulunan kardeş ülkelerin en tepe yöneticileri, etkili ve yetkilileri, tam 13 aydan beri kardeşlerini katleden, başlarından aşağı gece-gündüz bomba yağdıran, yuvalarını başlarına yıkan ve yurtlarından sürgün eden bir avuç bir sözde devletçiğe, dişe dokunacak bir sert söz dahi edemediler, sert bir bildiri dahi yayınlayamadılar.
Bütün dünya biliyor ki, İslam İşbirliği Teşkilatı adı altında toplanan ülkeler, hiç olmazsa 13 ay sonra yapabildikleri bu toplantıda bile, İsrail ile olan her türlü ilişkilerini kestiklerine dair, her türlü lojistik desteklerini durduracaklarına dair bir karar alabilselerdi ve kararlarını derhal uygulamaya koyabilselerdi, soykırımcının suyu biter, petrolü tükenir, katil askerleri aşsız ve ekmeksiz kalırdı ve o mazlum insanlar rahat bir nefes alırlardı.
Sekiz milyarlık insanlık alemi şahittir ve bizler de şahidiz ki, ırkları, renkleri ve inançları ne olursa olsun, dünyada bir çok ülke, hem devlet çapında hem de o ülkelerde yaşamakta olan halklar çapında, sözünü ettiğimiz soykırıma ciddi tepkiler verdikleri halde, bazıları somut adımlar attıkları halde, adları İslam ülkesine çıkmış ülkelerden ne yöneticiler ne de yönetilenler tarafından ciddi bir tepki gelmedi, katillere geri adım attıracak hiçbir adım atılmadı.
Utanmayı unutmuş bir İslam dünyası ile karşı karşıyayız.
- Soru dağları kardan olsaydı… / 05.12.2024
- Haramilere haramdan bahsetmek beyhudedir / 03.12.2024
- Hüzün Irmağı / 30.11.2024
- Çayırhan’da bir Genel Başkan: Hüseyin Baş / 27.11.2024
- Malum parti gruplarının oylarıyla reddedildi / 26.11.2024
- Yılından ne anladık ki gününden ne anlayalım? / 24.11.2024
- Duyurun her yana bu feryadımı / 23.11.2024
- Enflasyona ezdirilmeyenlerden misiniz? / 22.11.2024
- Kâr muhafızlarının iktidarı / 21.11.2024