Avrupa Parlamentosu ile Fener Rum Patrikhanesi'nin İstanbul Hilton Oteli'nde ortaklaşa düzenledikleri konferans, topraklarımızda düzenlenen "ihanet konferansları" serisine bir yenisini daha ekledi. Tıpkı Osmanlı'nın çöküş döneminde olduğu gibi, bugün de Türkiye'de sayısı gittikçe artan bu konferanslar, Türkiye'nin bağımsızlığına ve birliğine vurulan ve vurulacak olan önemli darbelerin dönüm noktası niteliğinde. Türkiye'yi mengenesinde sıkıştırmaya devam eden AB, özellikle sözde müzakere sürecinin başlamasıyla mengeneye daha fazla yüklenmeye başladı. Önceki gün resmen başlayan tarama süreciyle aynı gün İstanbul'da düzenlenen ihanet konferansında AB'li yetkililer Türkiye'ye ilk dalga isteklerini yolladı. Buna göre; Ruhban okulu acilen açılacak, Fener Rum Patrikhanesi'nin "ekümenikliği" kabul edilecek, Aleviler ayrı bir dini unsur olarak kabul edilip ona göre muameleye tabi tutulacak, dini azınlıklara- özellikle Hıristiyan azınlıklara- her türlü özgürlük sağlanacak, gayrimenkul sahibi olmaları, vakıflarını istedikleri gibi kurup yönetmeleri temin edilecek ve son olarak Türk Ceza Kanunu Orhan Pamuk için yeniden düzenlenecek. 3 Ekim sonrasında düğmeye basılmasıyla Brüksel merkezinden yayılan yıkım dalgalarının en uç dalgası Türkiye'ye ulaştı. Bu dalga aynı zamanda diğer dalgaların yıkım şiddetinin de ipuçları veriyor. Bundan sonraki dalgalar Türkiye'nin üniter devlet yapısını, kuruluş senedi olan Lozan'ı sular altında bırakacak nitelikte.Kıbrıs, Güney Doğu, Kürt sorunu, Ege gibi konular 3 Ekim öncesinde halledildiği için Ruhban okulu, ekümeniklik, Alevilik, Orhan Pamuk gibi mevzular şimdi hallediliyor.Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Camiel Eurlings, "Türk mercilerine bir kez daha davette bulunuyorum. Ruhban Okulu'nun açılması için mutlaka bir yol bulmak zorundasınız" diyor ve AB'ye giriş için bunun şart olduğunu ifade ediyor.Üslup gayet net; Türkiye Ruhban Okulu'nu mutlaka açmalı! Zaten AKP hükümetinin Atatürk'ün fitne yuvası olarak gördüğü Ruhban Okulu'nun açılması noktasında bir sıkıntısı yok. Hatta Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, "24 saatte Ruhban Okulu'nu açarız" diyor. Aslında kamuoyu baskısı olmasa, Ruhban Okulu'nun açılması Çelik'in de ifade ettiği gibi hükümet için çok basit bir iş. Aynı şekilde Fatih Kaymakamlığı'na bağlı olan Fener Rum Patrikhanesi'nin ekümenikliği de AB yetkililerinin üzerine basa basa Türkiye'ye dayattıkları bir başka konu. Avrupalı yetkililer kendilerini ekümenik patriğin temsilcileri olarak görüyorlar. Patrikhanenin oluşturduğu fiili ekümeniklik durumunun netleşmesi an meselesi. Tabi ardı sıra Suriçi'ndeki yeni Vatikan projesi gelecek. Tüm bunlar Türkiye'nin müzakere süreci içerisinde gerçekleşecek konular.Camiel Eurlings'in üzerinde durduğu bir diğer konu da Aleviler. Bugüne kadar Türkiye'de Alevi sorunu diye bir mesele yokken, AB ile temasa geçtiğimiz günden bu yana Alevilik mevzu, tıpkı Kürt sorunu gibi bir azınlık meselesi haline getirildi. Başbakan Erdoğan'ın ifadeleriyle vücud bulan Kürt meselesinin ardından Alevilik konusunun da ete kemiğe büründürülmesi için yoğun bir çaba sarfediliyor. Başbakan Erdoğan'ın yakın bir zamanda "Türkiye'nin Alevilik sorunu vardır" diye ortaya atılırsa hiç şaşırmayın! Türkiye'ye geldikleri zaman ilk önce Güneydoğu'yu ziyaret etme geleneğini sürdüren AB'li yetkililer, buna Alevi derneklerini ziyaret etmeyi de eklediler. Eurlings'in ifadelerine bakılırsa Türkiye'de 20 milyon Alevi var ve bunların ciddi temsil sorunları bulunuyor. Eurlings, "Avrupa olarak Aleviler'in durumunu ele almak zorundayız" diyerek, AB'nin bu konuya daha da deşeceğinin sinyallerini veriyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012