Hafta sonu Trabzon'da taraftarını üzen Fenerbahçe Antwerp ile 2-2 berabere kalarak bir hayal kırıklığına daha sebep oldu.
Doğrusu elde edilen bu sonuç Fenerbahçe'yi grupta hiç de iddialı bir duruma getirmiyor.
Pereira iki takımın seviyeleri eşit gibi demişti.
Gerçekten de maç boyunca böyle bir görüntü vardı.
Ne var ki kendi taraftarı önünde oynayan Fenerbahçe vasatı biraz aşan bir mücadele sergilerken taraftarını memnun edecek futbolun ise çok uzağındaydı.
Rakip kendi dişine göreyken bu kadar yetersiz bir futbol sergilemek üzücü. Üstelik kaçırılan bir de penaltı var.
Fenerbahçe'nin böyle önemli bir maçta penaltı kaçırmak gibi bir lüksü olamaz.
Giden iki puan için Fenerbahçe taraftarı haklı olarak kızacaktır. Fenerbahçe ailesi için mücadele daha kora kor olmalı.
Her iki takım açısından da mücadele yönü daha ağır basan bir maç seyrettik.
Fenerbahçe organizasyon anlamında maçın genelinde zayıf kaldı.
Maça Gustavo'nun yanında Sosa ile başlayan Fenerbahçe'de ilk on beş dakika boyunca orta alanda geniş boşluklar oluştu.
Savunma yönünden maçın genelinde Fenerbahçe'nin merkez ikilisi oldukça yalnız kaldı.
Böyle olunca Fenerbahçe erken bir de gol yedi. İlk on beş dakikadan sonra derlenip toparlanmaya başlayan Fenerbahçe oyunu da forse etmeye başladı.
Takımı ateşleyen Ferdi oldu. 17.-23. dakikalar arasında sahada Ferdi'nin ağırlığı vardı.
En önemlisi ise Szalai bir sol bek gibi Ferdi ile uyumlu oynadı. Mesut da elinden geldiğince gayretliydi.
Her ne kadar savunma anlamında yalnız kalan Gustavo ve Sosa'ya pek yardım etmese de orta sahaya gelip oyun kurmaya çalıştı.
Oyun kurma çabası açısından Sosa Mesut'a göre daha istekliydi.
Valencia iyi bir mücadele sergilerken Berisha dün akşam pek gününde değildi.
20. dakikada Fenerbahçe’nin kornerden gelen golünde Tisserand Sosa'nın ortasına çok iyi yükseldi ve de Valencia kaleciden seken topu iyi takip ederek beraberlik golünü attı.
İlk yarıda Antwerp'li orta saha Yusuf'a karşı Fenerbahçe bir çözüm üretemedi. Antwerp'te Yusuf tüm atakları yönlendirdi.
İkinci yarının ilk on beş dakikasında Fenerbahçe yine baskı yedi ve geriye yaslandı.
Fenerbahçe değişikliklerden hemen önce kornerden gelen Antwerp golüne engel olamazken Gustavo rakibiyle birlikte topa yükselemeyerek önemli bir hata yapmış oldu.
Fenerbahçe yediği golden sonra uyandı.
Oyuna sonradan giren Pelkas özellikle etkiliydi. Keza Rossi de oyuna ağırlığını koydu.
87. dakikada hem Zajc hem de Nazım ayaklarına topu oturtamayıp topu ıskalayınca onca mücadele de heba olmuş oldu.
Fenerbahçe şimdi bu takımla bir de deplasmanda oynayacak. Muhakkak ki Antwerp daha baskılı oynayacaktır.
Her iki devrenin ilk bölümlerinde zorlanan Fenerbahçe deplasmanda bu baskıyı daha fazla hissedecek.
Fenerbahçe eleme turlarına çıkmak istiyorsa daha dirençli olmalı. Yoksa Avrupa macerasında Ocak ayını görmesi zor.
Doğrusu elde edilen bu sonuç Fenerbahçe'yi grupta hiç de iddialı bir duruma getirmiyor.
Pereira iki takımın seviyeleri eşit gibi demişti.
Gerçekten de maç boyunca böyle bir görüntü vardı.
Ne var ki kendi taraftarı önünde oynayan Fenerbahçe vasatı biraz aşan bir mücadele sergilerken taraftarını memnun edecek futbolun ise çok uzağındaydı.
Rakip kendi dişine göreyken bu kadar yetersiz bir futbol sergilemek üzücü. Üstelik kaçırılan bir de penaltı var.
Fenerbahçe'nin böyle önemli bir maçta penaltı kaçırmak gibi bir lüksü olamaz.
Giden iki puan için Fenerbahçe taraftarı haklı olarak kızacaktır. Fenerbahçe ailesi için mücadele daha kora kor olmalı.
Her iki takım açısından da mücadele yönü daha ağır basan bir maç seyrettik.
Fenerbahçe organizasyon anlamında maçın genelinde zayıf kaldı.
Maça Gustavo'nun yanında Sosa ile başlayan Fenerbahçe'de ilk on beş dakika boyunca orta alanda geniş boşluklar oluştu.
Savunma yönünden maçın genelinde Fenerbahçe'nin merkez ikilisi oldukça yalnız kaldı.
Böyle olunca Fenerbahçe erken bir de gol yedi. İlk on beş dakikadan sonra derlenip toparlanmaya başlayan Fenerbahçe oyunu da forse etmeye başladı.
Takımı ateşleyen Ferdi oldu. 17.-23. dakikalar arasında sahada Ferdi'nin ağırlığı vardı.
En önemlisi ise Szalai bir sol bek gibi Ferdi ile uyumlu oynadı. Mesut da elinden geldiğince gayretliydi.
Her ne kadar savunma anlamında yalnız kalan Gustavo ve Sosa'ya pek yardım etmese de orta sahaya gelip oyun kurmaya çalıştı.
Oyun kurma çabası açısından Sosa Mesut'a göre daha istekliydi.
Valencia iyi bir mücadele sergilerken Berisha dün akşam pek gününde değildi.
20. dakikada Fenerbahçe’nin kornerden gelen golünde Tisserand Sosa'nın ortasına çok iyi yükseldi ve de Valencia kaleciden seken topu iyi takip ederek beraberlik golünü attı.
İlk yarıda Antwerp'li orta saha Yusuf'a karşı Fenerbahçe bir çözüm üretemedi. Antwerp'te Yusuf tüm atakları yönlendirdi.
İkinci yarının ilk on beş dakikasında Fenerbahçe yine baskı yedi ve geriye yaslandı.
Fenerbahçe değişikliklerden hemen önce kornerden gelen Antwerp golüne engel olamazken Gustavo rakibiyle birlikte topa yükselemeyerek önemli bir hata yapmış oldu.
Fenerbahçe yediği golden sonra uyandı.
Oyuna sonradan giren Pelkas özellikle etkiliydi. Keza Rossi de oyuna ağırlığını koydu.
87. dakikada hem Zajc hem de Nazım ayaklarına topu oturtamayıp topu ıskalayınca onca mücadele de heba olmuş oldu.
Fenerbahçe şimdi bu takımla bir de deplasmanda oynayacak. Muhakkak ki Antwerp daha baskılı oynayacaktır.
Her iki devrenin ilk bölümlerinde zorlanan Fenerbahçe deplasmanda bu baskıyı daha fazla hissedecek.
Fenerbahçe eleme turlarına çıkmak istiyorsa daha dirençli olmalı. Yoksa Avrupa macerasında Ocak ayını görmesi zor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Kolay elde edilecek bir başarı değil / 19.05.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025