Zekât lügatte temizlik, bereket, çoğalma, güzel övgü manalarını taşır. Din deyiminde ise; "Bir malın belli bir miktarını, belli bir zaman sonra hak sahibi olan bir kısım Müslümanlara Yüce Allah'ın rızası için tamamen mülkiyetine geçirmektir." Zekât İslam'ın beş şartından biridir. Zekât vermek, Peygamberimizin hicretlerinin ikinci yılında, oruçtan önce farz kılınmıştır.Zekatın farz olduğuna dair Kur'an-ı Kerim'de birçok ayet-i kerime vardır. Bunlardan bir tanesi: "Namazı doğru kılınız ve zekâtı veriniz." (Bakara: 2/43). Sünnetteki delili ise;"İslâm beş temel üzerine bina edilmiştir: Allah'tan başka ilâh bulunmadığına, Muhammed'in, Allah'ın kulu ve peygamberi olduğuna iman etmek, namaz kılmak, zekât vermek, haccetmek ve Ramazan orucunu tutmak" (Müslim, sahih, imân no. 19, s. 45) hadis-i şerifidir.Bazı ibâdetleri eda etmek için beden kuvveti, bazıları için mala sahip olmak, bazıları için ise hem beden gücü hem mala sahip olmak gereklidir. Zekât vermek, belli bir miktar (nisab miktarı) malı bir yıl süre elinde tutanların yaptığı bir ibâdettir.Zekât verecek kimse, Müslüman, hür, akla sahip ve büluğ çağına ermiş olmalıdır. Buna göre, Müslüman olmayanlar, köle ve cariyeler, mecnunlar ve çocuklar zekât vermekle yükümlü değillerdir. Gayri müslimler zekât vermekle mükellef değillerdir. Zekât verecek kimse, temel ihtiyaçlarından ve borçlarından başka nisab miktarı veya daha fazla bir mala sahip bulunmalıdır. Bu miktar malı bulunmayana zekât farz olmaz. Zekâtın gereği için, tam bir mülkiyet bulunmalıdır. Bir malın mülkiyetiyle beraber onun elde de bulunması gerekir. Zekâtı verilmesi gereken mal, gerçekten veya hüküm bakımından artıcı bulunmalıdır. Böyle olmayan mallardan zekât gerekmez.Belli bir miktarda bulunan para veya ticaret malları üzerinden bir yıl geçtiği zaman, o yıl biter bitmez hemen zekâtını vermek gerekir. Hayır işlerde acele etmek gereklidir. Üzerinden bir yıl geçtiği an o malda artık yoksulların hakkı da bulunmuş olur. Bu hakkı özürsüz olarak biriktirmek caiz değildir.Başka bir görüşe göre ise nisab miktarı mala sahip olan ve o malı bir yıl süreyle elinde tutan kişi ömrünün herhangi bir devresinde bu borcu ödeyebilir. Fakat ödeyemeden ölüm gelip onu yakalarsa o zaman günahkar olarak ölmüş olur. Allah zenginin servetinin içine, fakirin hakkını emanet etmiştir. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kıyamet gününde fakirlerden dolayı zenginlerin vay hâline. Çünkü onlar şöyle diyeceklerdir: 'Ey Rabbimiz! Bu zenginler bize haksızlık ettiler. Bizim için onlara farz kıldığın hakkımızı vermediler.' Allah Teâlâ da şöyle buyuracaktır: İzzetim ve Celâlim hakkı için, sizi yaklaştıracağım, onları uzaklaştıracağım." Allah Resûlü sallallahu aleyhi ve sellem daha sonra şu âyeti okudu: "Onların mallarında dilenen ve yoksul için belirli bir hak vardır." (Meâric, 70/25-26). (Taberânî, el-Mu'cemu's-Sağîr ve el-Mu'cemu'l-Evsat).Yine bu manada Peygamber Efendimiz; "Malının zekâtını verdiğin zaman, üzerindeki borcunu ödemiş olursun." (Tirmizî, no. 618 ve İbn Mâce, no. 1788) buyurdu.Zekât ödemekteki mükâfatın çoğalması için vakitler, meselâ, kameri yılın başı olan Muharrem ayı veya mübarek Ramazan ayı seçilmelidir. İnsanların en cömerdi olan Peygamber Efendimiz özellikle Ramazan ayında bir şey bırakmaz, eline geçeni fakirlere dağıtırdı. Kur'an-ı Kerim'in o ayda inmesi, Kadir gecesinin bu ay içinde olması (ve oruç tutulması nedeniyle) Ramazan ayı Cenab-ı Hakk'ın seçtiği üstün bir aydır.
Yeliz Yücel / diğer yazıları
- Üç aylar iklimi-4 / 20.03.2017
- Üç aylar iklimi-3 / 19.03.2017
- Üç aylar iklimi-2 / 18.03.2017
- Üç aylar iklimi-1 / 17.03.2017
- Muharrem'in onuncu günü: Aşura / 11.10.2016
- Bayram namazı ve kılınışı / 11.09.2016
- Haccın tamam olmasının şartları / 10.09.2016
- 'Hac Arafat'tır' / 09.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?III / 08.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?II / 07.09.2016
- Üç aylar iklimi-3 / 19.03.2017
- Üç aylar iklimi-2 / 18.03.2017
- Üç aylar iklimi-1 / 17.03.2017
- Muharrem'in onuncu günü: Aşura / 11.10.2016
- Bayram namazı ve kılınışı / 11.09.2016
- Haccın tamam olmasının şartları / 10.09.2016
- 'Hac Arafat'tır' / 09.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?III / 08.09.2016
- Zilhicce ayında ibadet?II / 07.09.2016