Son döneme damgasını vurmuş bir sayı 400?
Çok değil, bundan birkaç ay önce, seçim döneminde 400'le yatıp 400'le kalkıyorduk.
Hatırlarsınız? '400 milletvekilini verin, bu iş hallolsun' sözü hâlâ kulaklarımızda.
Başkanlık sistemine geçebilmek için Anayasa değişikliğinin sorunsuz gerçekleşmesi 400 evet oyuna bağlı idi. Bunun için meydan meydan dolaşıp "400 de 400" diye mitingler yapılmıştı. 400'e tamamlanamadı sayı ama yaklaşıldı. Ama geçen aylar içerisinde hala istenilen Anayasa değişikliği henüz gerçekleşemedi. Çözüm başbakan değişikliğinde bulundu gibi. Öyle mi değil mi bunu zaman gösterecek.
Ama 400'ü sadece kendi isteklerini yerine getirmek üzere kalkacak 400 el olarak görenlere hatırlatılması gereken bir şey var:
Bugün itibarıyla bu süreçte verdiğimiz şehit sayısı tam 400. Tabii şu anda eğer artmadıysa.
Demek ki 400 anne evladından oldu.
400 baba oğlunu kaybetti.
Belki 400, belki daha fazla çocuk babasız kaldı.
400 ocak söndü.
Sizin çıkaracağınız o kanunlar, yapacağınız yeni Anayasa onları geri getirebilir mi?
400 milletvekili koltuğu 400 şehide bedel midir?
Ya da geride kalanlara bağlanacak 400 lira ya da 1400 lira maaş acıları dindirir mi?
Vatan sağ olsun, olsun da bu gidişle vatan kalacak mı ortada?
Güneydoğu boşalıyor. Kilis'e her gün bombalar yağıyor, açık bir tek dükkan kalmamış, çocuklar okula gidemiyor.
Huzurun, barışın kalmadığı, birlik beraberliğimizin, bütünlüğümüzün tehdit altında olduğu, insanların canlı bomba korkusuyla alışverişe gitmekten korktuğu bir ülke haline geldik.
400 diye diye geldiğimiz bu noktada sizce de biraz daha düşünerek, daha duyarlı davranmamız gerekmiyor mu?
Millet olarak, milleti yönetenler olarak 400 saniye olsun bir düşünsek, elimizi vicdanımıza koysak ve "yeter" desek, 400 yıl daha huzur içinde yaşasak güzel olmaz mı?
Çok değil, bundan birkaç ay önce, seçim döneminde 400'le yatıp 400'le kalkıyorduk.
Hatırlarsınız? '400 milletvekilini verin, bu iş hallolsun' sözü hâlâ kulaklarımızda.
Başkanlık sistemine geçebilmek için Anayasa değişikliğinin sorunsuz gerçekleşmesi 400 evet oyuna bağlı idi. Bunun için meydan meydan dolaşıp "400 de 400" diye mitingler yapılmıştı. 400'e tamamlanamadı sayı ama yaklaşıldı. Ama geçen aylar içerisinde hala istenilen Anayasa değişikliği henüz gerçekleşemedi. Çözüm başbakan değişikliğinde bulundu gibi. Öyle mi değil mi bunu zaman gösterecek.
Ama 400'ü sadece kendi isteklerini yerine getirmek üzere kalkacak 400 el olarak görenlere hatırlatılması gereken bir şey var:
Bugün itibarıyla bu süreçte verdiğimiz şehit sayısı tam 400. Tabii şu anda eğer artmadıysa.
Demek ki 400 anne evladından oldu.
400 baba oğlunu kaybetti.
Belki 400, belki daha fazla çocuk babasız kaldı.
400 ocak söndü.
Sizin çıkaracağınız o kanunlar, yapacağınız yeni Anayasa onları geri getirebilir mi?
400 milletvekili koltuğu 400 şehide bedel midir?
Ya da geride kalanlara bağlanacak 400 lira ya da 1400 lira maaş acıları dindirir mi?
Vatan sağ olsun, olsun da bu gidişle vatan kalacak mı ortada?
Güneydoğu boşalıyor. Kilis'e her gün bombalar yağıyor, açık bir tek dükkan kalmamış, çocuklar okula gidemiyor.
Huzurun, barışın kalmadığı, birlik beraberliğimizin, bütünlüğümüzün tehdit altında olduğu, insanların canlı bomba korkusuyla alışverişe gitmekten korktuğu bir ülke haline geldik.
400 diye diye geldiğimiz bu noktada sizce de biraz daha düşünerek, daha duyarlı davranmamız gerekmiyor mu?
Millet olarak, milleti yönetenler olarak 400 saniye olsun bir düşünsek, elimizi vicdanımıza koysak ve "yeter" desek, 400 yıl daha huzur içinde yaşasak güzel olmaz mı?
Asude Havuzlu / diğer yazıları
- Mutluluk… / 22.11.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020