Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Leyla Şahin davasından hareketle Türkiye'nin uyguladığı başörtüsü yasağını onayladı.
AİHM'in başörtüsü yasağını onaylamak için masa başında ürettiği gerekçeler kargaları güldürecek mantık hatları ve önyargılarla dolu.
Şu gerekçelere bir bakın:
"Müslüman bir ülkede üniversitede başörtüsü takmak, takmayanlarda baskı duygusu yaratabilir".
AİHM, geleceğe dair kehanetlerde bulunarak bazı açıkların başörtülü öğrencilerden etkilenebileceği endişesi taşıyor. Oysa somut bir baskıyı görmezlikten geliyor. Başörtülüler, başı açıkların değil kamu otoritesinin baskısı altında. AİHM bunu görmüyor.
AİHM mantığına göre gidersek, Müslüman olmayan AB ülkelerinde başı açık görmek, başörtüsü takanlarda baskı duygusu yaratabilir. Öyleyse tüm Hıristiyan ülkelerde başörtüsü serbest bırakılmalı değil mi?
Peki o halde basta Fransa olmak üzere bu yasakçı gürültünün sebebi ne?
"Üniversitede çoğulculuğu korumak için başörtüsü yasaklanabilir." AİHM tam bir bunama durumu yaşıyor olmalı. Üniversitede çoğulculuk, başörtülere de eğitim hakkı vererek olur. Ama AİHM tek tip zihniyeti çoğulculuk diye yutturuyor.
"Başkalarına saygı ve kadın erkek eşitliği türban yasağını gerektirebilir."
Oysa yasakçılar başörtülülerin özgürlüğüne saygı duymuyor. Oysa başörtüsü yasağı sırf kadınlara dönük yasakçı bir zihniyetin önünün alarak kadın-erkek eşitliğini zedeliyor.
"Kamu düzeninin sağlanması için türban yasaklanabilir."
AİHM yine maddi gerçeğe aykırı spekülasyon yapıyor. Hiç türban yüzünden anarşi, terör gördünüz mü? Oysa asıl terör ve anarşiyi besleyen etnik hakların baş savunucusu AİHM.
Teröristlerin haklarını savunurken AİHM neden acaba Türk kamu düzeninin bozulmasını hiç hesaba katmaz. Bilakis körükler.
"Çok kuvvetli sosyal ihtiyaç türbanın yasaklanmasını gerektirebilir."
Hayret ve dehşetle bu satırları okuyorum. Milyonlara başörtülü kız öğrenciyi eğitimden dışlamak, onların psikolojik dünyasını yıkmak, ailelerini perişan etmek, istikballeri ile oynamak hangi sosyal ihtiyacın ürünü.
Her halde kadını cinsel bir meta, tüketimin temel sömürü aracı gören kapitalist AB zihniyeti ve de Müslüman'dan korkan Haçlı zihniyeti.
AİHM'in hukuk değil, mantık sınırlarını zorlayan bu gerekçeli yasak kararından çıkarılacak dersler var.
AİHM'in başörtüsü yasağını onaylamak için masa başında ürettiği gerekçeler kargaları güldürecek mantık hatları ve önyargılarla dolu.
Şu gerekçelere bir bakın:
"Müslüman bir ülkede üniversitede başörtüsü takmak, takmayanlarda baskı duygusu yaratabilir".
AİHM, geleceğe dair kehanetlerde bulunarak bazı açıkların başörtülü öğrencilerden etkilenebileceği endişesi taşıyor. Oysa somut bir baskıyı görmezlikten geliyor. Başörtülüler, başı açıkların değil kamu otoritesinin baskısı altında. AİHM bunu görmüyor.
AİHM mantığına göre gidersek, Müslüman olmayan AB ülkelerinde başı açık görmek, başörtüsü takanlarda baskı duygusu yaratabilir. Öyleyse tüm Hıristiyan ülkelerde başörtüsü serbest bırakılmalı değil mi?
Peki o halde basta Fransa olmak üzere bu yasakçı gürültünün sebebi ne?
"Üniversitede çoğulculuğu korumak için başörtüsü yasaklanabilir." AİHM tam bir bunama durumu yaşıyor olmalı. Üniversitede çoğulculuk, başörtülere de eğitim hakkı vererek olur. Ama AİHM tek tip zihniyeti çoğulculuk diye yutturuyor.
"Başkalarına saygı ve kadın erkek eşitliği türban yasağını gerektirebilir."
Oysa yasakçılar başörtülülerin özgürlüğüne saygı duymuyor. Oysa başörtüsü yasağı sırf kadınlara dönük yasakçı bir zihniyetin önünün alarak kadın-erkek eşitliğini zedeliyor.
"Kamu düzeninin sağlanması için türban yasaklanabilir."
AİHM yine maddi gerçeğe aykırı spekülasyon yapıyor. Hiç türban yüzünden anarşi, terör gördünüz mü? Oysa asıl terör ve anarşiyi besleyen etnik hakların baş savunucusu AİHM.
Teröristlerin haklarını savunurken AİHM neden acaba Türk kamu düzeninin bozulmasını hiç hesaba katmaz. Bilakis körükler.
"Çok kuvvetli sosyal ihtiyaç türbanın yasaklanmasını gerektirebilir."
Hayret ve dehşetle bu satırları okuyorum. Milyonlara başörtülü kız öğrenciyi eğitimden dışlamak, onların psikolojik dünyasını yıkmak, ailelerini perişan etmek, istikballeri ile oynamak hangi sosyal ihtiyacın ürünü.
Her halde kadını cinsel bir meta, tüketimin temel sömürü aracı gören kapitalist AB zihniyeti ve de Müslüman'dan korkan Haçlı zihniyeti.
AİHM'in hukuk değil, mantık sınırlarını zorlayan bu gerekçeli yasak kararından çıkarılacak dersler var.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014