Alacahöyük ve Ören Yeri: Tunç Çağı ve Hititlerin anıtsal mirası
Çorum'un Alaca ilçesi sınırları içinde yer alan Alacahöyük, Anadolu'nun en önemli arkeolojik yerleşimlerinden biridir
17.10.2025 00:20:00
Abdülkadir Gündoğdu
Abdülkadir Gündoğdu





Çorum'un Alaca ilçesi sınırları içinde yer alan Alacahöyük, Anadolu'nun en önemli arkeolojik yerleşimlerinden biridir.
Kalkolitik Çağ'dan (M.Ö. 5500-3000) Osmanlı dönemine kadar kesintisiz yerleşim görmüş olan höyük, özellikle Erken Tunç Çağı (M.Ö. 2500-2000) Hanedan Mezarları ve Hitit İmparatorluk Çağı (M.Ö. 1400-1200) mimarisi ile dünya çapında tanınır.
Yapımı ve Tarihçesi:

Alacahöyük'teki ilk bilimsel çalışmalar 1907'de başlamış, ancak höyüğün asıl önemi Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasının ardından Atatürk'ün talimatıyla 1935 yılında Türk Tarih Kurumu adına başlatılan ulusal kazılarla ortaya çıkmıştır.
Bu kazılar, Türk arkeolojisi açısından bir dönüm noktasıdır ve Türkiye'nin ilk ulusal kazıları arasında yer alır.
Höyükte yapılan çalışmalar dört ana kültür katı ve 14 yapı katı tespit etmiştir:
I. Kültür Katı: Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu-Osmanlı ve Geç Frig dönemleri.
II. Kültür Katı: Hitit İmparatorluk Çağı (Önemli bir kült ve sanat merkezi).
III. Kültür Katı: Erken Tunç Çağı - Hatti Kültürü (Hanedan Mezarları).
IV. Kültür Katı: Geç Kalkolitik Çağ (Ana toprak üzerindeki ilk yerleşim).
Mimari Özellikleri ve Ören Yerinin Görkemi:

Alacahöyük'ün en dikkat çekici ve anıtsal mimari kalıntıları, Hitit İmparatorluk Çağı'na aittir:
Sfenksli Kapı: Ören yerinin en ünlü yapısıdır. Kalker temel üzerine andezit bloklarla inşa edilmiş, yaklaşık 10 metre genişliğindedir ve Büyük Mabede giden anıtsal bir geçittir.
Kapının dış girişinin iki yanında, şehri kötülüklerden koruduğuna inanılan sfenks protomları (ön kısımları) yer alır.
Kapıya bağlı olan kulelerin dış ve iç yüzeyleri, Hitit dönemi sanatının özgün ve naif örneklerini yansıtan kabartmalı ortostatlarla (duvarların alt kısmını kaplayan taş bloklar) bezenmiştir.
Bu kabartmalarda, tahtta oturan tanrıça, tapan görevliler, ayakta duran boğa (Göklerin Fırtına Tanrısı'nı sembolize eder) ve müzisyenler gibi kült/bayram sahneleri betimlenmiştir.
Şehir Surları: Hitit döneminde kenti çevreleyen sur kalıntıları, yerleşimin askeri ve kültürel önemini gösterir.
Su Kanalları: Hitit dönemine ait temiz ve atık su kanalları, dönemin gelişmiş şehir planlaması hakkında bilgi verir. Ayrıca, 1935'ten beri varlığı bilinen Gölpınar Hitit Barajı da höyüğün çevresindeki önemli yapılardandır.
Önemi:

Kültürel Katman Zenginliği: Dört farklı ana uygarlık katını (Kalkolitik, Erken Tunç, Hitit, Frig ve sonrası) barındırması, Anadolu tarihinin binlerce yıllık kesintisiz kültürel gelişimini izlemeye olanak sağlar.
Erken Tunç Çağı Hanedan Mezarları: Bu döneme ait 13 adet "Kral Mezarı"ndan çıkan altın, gümüş, elektrum (altın ve gümüş alaşımı) ve bronzdan yapılmış zengin ölü hediyeleri (takılar, silahlar, tören aletleri ve özellikle "Güneş Kursları" gibi eserler), Anadolu'daki yerli Hatti Uygarlığı'nın sanat ve maden işçiliğindeki gelişmişliğini kanıtlar ve Hitit kültürüne kaynaklık eden kültürü aydınlatır. Bu eserler, Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve Alacahöyük Müzesi'nin en değerli parçalarıdır.
Hitit Kült Merkezi: Hitit İmparatorluk Çağı'nda önemli bir dinsel tören, kült ve sanat merkezi olması, Sfenksli Kapı ve kabartmaları ile anıtsal mimarinin en özgün örneklerini sunar.
Alacahöyük Müzesi ise, ören yerinden çıkan eserlerin sergilendiği bir alan olarak, Kalkolitik, Erken Tunç, Hitit ve Frig dönemlerine ait buluntularla ziyaretçilere Anadolu'nun kadim tarihini sunar.
Kalkolitik Çağ'dan (M.Ö. 5500-3000) Osmanlı dönemine kadar kesintisiz yerleşim görmüş olan höyük, özellikle Erken Tunç Çağı (M.Ö. 2500-2000) Hanedan Mezarları ve Hitit İmparatorluk Çağı (M.Ö. 1400-1200) mimarisi ile dünya çapında tanınır.
Yapımı ve Tarihçesi:

Alacahöyük'teki ilk bilimsel çalışmalar 1907'de başlamış, ancak höyüğün asıl önemi Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasının ardından Atatürk'ün talimatıyla 1935 yılında Türk Tarih Kurumu adına başlatılan ulusal kazılarla ortaya çıkmıştır.
Bu kazılar, Türk arkeolojisi açısından bir dönüm noktasıdır ve Türkiye'nin ilk ulusal kazıları arasında yer alır.
Höyükte yapılan çalışmalar dört ana kültür katı ve 14 yapı katı tespit etmiştir:
I. Kültür Katı: Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu-Osmanlı ve Geç Frig dönemleri.
II. Kültür Katı: Hitit İmparatorluk Çağı (Önemli bir kült ve sanat merkezi).
III. Kültür Katı: Erken Tunç Çağı - Hatti Kültürü (Hanedan Mezarları).
IV. Kültür Katı: Geç Kalkolitik Çağ (Ana toprak üzerindeki ilk yerleşim).
Mimari Özellikleri ve Ören Yerinin Görkemi:

Alacahöyük'ün en dikkat çekici ve anıtsal mimari kalıntıları, Hitit İmparatorluk Çağı'na aittir:
Sfenksli Kapı: Ören yerinin en ünlü yapısıdır. Kalker temel üzerine andezit bloklarla inşa edilmiş, yaklaşık 10 metre genişliğindedir ve Büyük Mabede giden anıtsal bir geçittir.
Kapının dış girişinin iki yanında, şehri kötülüklerden koruduğuna inanılan sfenks protomları (ön kısımları) yer alır.
Kapıya bağlı olan kulelerin dış ve iç yüzeyleri, Hitit dönemi sanatının özgün ve naif örneklerini yansıtan kabartmalı ortostatlarla (duvarların alt kısmını kaplayan taş bloklar) bezenmiştir.
Bu kabartmalarda, tahtta oturan tanrıça, tapan görevliler, ayakta duran boğa (Göklerin Fırtına Tanrısı'nı sembolize eder) ve müzisyenler gibi kült/bayram sahneleri betimlenmiştir.
Şehir Surları: Hitit döneminde kenti çevreleyen sur kalıntıları, yerleşimin askeri ve kültürel önemini gösterir.
Su Kanalları: Hitit dönemine ait temiz ve atık su kanalları, dönemin gelişmiş şehir planlaması hakkında bilgi verir. Ayrıca, 1935'ten beri varlığı bilinen Gölpınar Hitit Barajı da höyüğün çevresindeki önemli yapılardandır.
Önemi:

Kültürel Katman Zenginliği: Dört farklı ana uygarlık katını (Kalkolitik, Erken Tunç, Hitit, Frig ve sonrası) barındırması, Anadolu tarihinin binlerce yıllık kesintisiz kültürel gelişimini izlemeye olanak sağlar.
Erken Tunç Çağı Hanedan Mezarları: Bu döneme ait 13 adet "Kral Mezarı"ndan çıkan altın, gümüş, elektrum (altın ve gümüş alaşımı) ve bronzdan yapılmış zengin ölü hediyeleri (takılar, silahlar, tören aletleri ve özellikle "Güneş Kursları" gibi eserler), Anadolu'daki yerli Hatti Uygarlığı'nın sanat ve maden işçiliğindeki gelişmişliğini kanıtlar ve Hitit kültürüne kaynaklık eden kültürü aydınlatır. Bu eserler, Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve Alacahöyük Müzesi'nin en değerli parçalarıdır.
Hitit Kült Merkezi: Hitit İmparatorluk Çağı'nda önemli bir dinsel tören, kült ve sanat merkezi olması, Sfenksli Kapı ve kabartmaları ile anıtsal mimarinin en özgün örneklerini sunar.
Alacahöyük Müzesi ise, ören yerinden çıkan eserlerin sergilendiği bir alan olarak, Kalkolitik, Erken Tunç, Hitit ve Frig dönemlerine ait buluntularla ziyaretçilere Anadolu'nun kadim tarihini sunar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.