Aman sıkı koruyun şu laikliği

Aman sizi göreyim sıkı tutun.

Aman haa!

Elinizden kurtulur da firar ederse, bir daha zor ele geçer.

Laikliği korumak, başka şeyleri korumaya benzemez.

Hemen, burnumuzun dibinde bir devlet kuruldu.

Kurulsun, ne önemi var. Dünyada 300 küsür devlet var zaten. Varsın o da olsun 301'incisi.

Yeter ki laikliğe bir zarar gelmesin.

Bir devlet işgal edildi. Hem öyle bir işgal ki, bizim ülkemizin işgaline denk.

Olsun, yeter ki laikliğin başına bir şey gelmesin.

Kuruluşunu savaş sebebi saydığımız ve bütün dünyaya ilan ettiğimiz Kürdistan da kuruldu.

Kurulsun, ne gam, yeter ki, laiklik bir zarara uğramasın.

Bu Kürdistan'ın başımıza binlerce gaile açması söz konusu imiş.

Olsun, yeter ki laiklik korunsun.

Kıbrıs'ın güneyi AB'ye girdi. Kıbrıs'ta bizim onayımızın dışında oluşacak gelişmeler de savaş sebebiydi.

Önemli değil, yeter ki, laiklik korunsun.

Üyesi olmak için can atıp, ter döktüğümüz AB'yi oluşturan ülkeler, her fırsatta şu malum "Ermeni Soykırım iddialarını" gündeme getiriyor.

Getirsin, yeter ki laiklik zarar görmesin.

En son Fransa, şehrin göbeğine, bu manadan ötürü bir de heykel dikti.

Diksin, yeter ki laiklik zarar görmesin.

Ülkemizde, millî bütünlüğü tehdit edecek düzeyde misyonerlik faaliyetleri gırla gidiyor.

Gitsin, yeter ki, laiklik başını alıp bir yere gitmesin.

İsrail Filistin'de Tevrat'tan mülhem katliam yapıyor.

Yapsın, yeter ki bizim ülkede din herhangi bir yere karışıp da laiklik zarar görmesin.

Tanrı Bush'u Irak'a yollamış. Git demiş şu Irak'taki zulme son ver, dünyayı huzura kavuştur.

O da laiklik maiklik demeden gidip bir ülkeyi işgal etti.

Onların bileceği bir şey. Bizim için asıl olan laikliğin zarar görüp görmemesi.

Evet sevgili ayağı yorganından uzun olanların bolca gezindiği ülkemin insanı, etrafımız ateş çemberi.

Tarihinin en zor dönemlerini yaşayan bir ülkede, ne Irak işgali, ne kurulan ve kurulması savaş sebebi olan Kürdistan, ne Kıbrıs, ne Ege, ne Pontus, ne şu ne bu. Bizim için en birinci mesele, Avrupa'dan ithal laiklik.

Dün kiliseye tepki ortaya çıkan laiklik, şimdilerde geçmişine süngeri çekmiş, yani moda tabirle "değişmiş". Kilise, rahip, papaz ve akla gelecek ne kadar dini motif varsa hep bir olup ülkeler işgal ediliyor, insanlar öldürülüyor. Haneler viran oluyor. Namuslar heder ediliyor dünyada.

Ama bizimkilerin tek derdi var; laiklik.

Bütün dünyanın, bir haçlı istilasını, kuşatılmışlığını yaşadığı bir zamanda bizim şu içler acısı halimize bakın.

Elin oğlu, ülkesi menfaatlerinin söz konusu olduğu yerde kural mural tanımıyor.

Onun ne istismar edilen bir dini, ne de çekip gidecek bir laikliği var.

Biz hakkımıza bile sahip çıkamadığımız bir dünyada Hıristiyan Batılı, dinini önüne katıp dünyayı kana boyuyor.

Tabi bu ara Irak'ta ölen binlerce masumun bir bakıma suçlusu olanlar, bu sayede "dindarlıklarını" tescil ettirmiş ve bir ay öncesine sünger çekmiş oldular.

Oh ne âlâ.