Elimde, yaklaşık bir kaç yıl önce Kâmil Bayraktar'ın araştırmacı-yazar Aytunç Altındal'la yaptığı ve Yeni Mesaj Gazetesi'nde yayınlanan bir röportajın metni var.
Söz konusu röportajın bir bölümünde geçen bir olayı ben ilk kez duyduğum için hayli şaşırdım; siz şaşırır ya da şaşırmazsınız ama ben yazayım.
Şöyle diyor Aytunç Bey: "Size bir olay anlatayım. 27 Mayıs 1960 ihtilali sonrasında Celal Bayar da idama mahkum edilmişti, ama Papa 23. Jean eski dostu Celal Bayar'ı idamdan kurtarmayı başardı. 23. Jean usta bir istihbaratçıydı ve güzel Türkçe konuşurdu. Celal Bayar tarihinde ilk kez Papa'nın ayağına giderek onun papa olmasını kutlayan tek Müslüman devlet başkanıydı".
Ara not, sayın Gülen ve sayın D.İ. Başkanı M. Nuri Yılmaz devlet Başkanı değillerdir.
Devamla Altındal: "Benzer durum, hiç kimsenin kuşkusu olasın ki, Apo için de gündeme gelecektir. Vatikan'ın Dinler arası Diyalog çağrısında yer alan İslamî gruplar da benzer ricacılıkta Papa'yı aratmayacaklardır. Apo idam edilmezse, herkes şunu bilmelidir ki, en geç beş yıl içinde AB, Vatikan ve yandaşları onu hapisten çıkartırlar, sonra da bir siyasî partinin başına getiriler".
Röportaj uzar gider.
Sırası gelmişken Celal Bayar'ı idamdan kurtaran 23. Jean için kısa bir not.
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün gayretleri ve yine dönemin Kültür Bakanı İstemihan Talay'ın (ne hikmetse ikisi de YTP'li oluverdi) manevî himayeleriyle Türkiye'de bulunduğu (1935-45) süre içinde "faaliyetlerini" yürüttüğü sokağa adı verilen o dönemin Piskoposu, daha sora Papa, 23. Jone, yani Angelo Roncalli.
Ne alaka demeyin,
Aklınızı itekleyin
Zihninizi tetikleyin,
Az biraz bekleyin.
Tıpkı 1960'da olduğu gibi, 1998'de de Apo, Vatikan'a, "Papa cenaplarına" bir mektup yolluyor.
Apo'nun Papa'ya mektubundan pasajlar:
"Aziz Peder. Hıristiyanlığa çok yakınım. Sizin şahsınıza ve dininize duyduğum saygı, benim savaşımın ve düşüncelerimin merkezidir".
"Suriye'de bulunduğum sırada Suriye Ortodoks Kilisesi'nin Başpiskoposu Yohanna İbrahim Mar Gregorius ile birlikte çok görüştüm. Ben, Kürdistan topraklarında yaşayan Hıristiyan azınlıkları da Türk vahşetinden korumak için savaşıyorum. Beni bu savaşta yalnız bırakmayacağınıza eminim". (La Republica, 23 Kasım 1998, s.1-3)
Şimdi anladınız mı "dünya barışı için bir araya gelenlerin asıl gayesini"?
Yukarıdaki hitap, aşağıdakiyle aynı olmadığını ben de kabul ediyorum. Kabul edemediğim aynı kişiye farklı kişilerin niye mektup yazdıklarıdır.
"Pek muhterem Papa cenapları, üç büyük dinin doğum yeri olarak bilinen toprakların, dünyayı daha iyi yaşanabilir bir mekan kılma yolundaki kutsal misyonunuzu tam manasıyla bilen halkından size en içten selamları getirdik. Yoğun gündeminizde bize zaman ayırarak sizinle müşerref olmayı bahşettiğiniz için zati alilerinize en derin kalbi teşekkürlerimizi sunarız".
Ve 1930'lu yıllarda Papa'ya sevgi ve saygılarını sunan, 1958'de Papalığını kutlayan ilk Müslüman devlet başkanı olan Celal Bayar gibi 1998'de Papa'ya bağlılık ve sadakatlerini sunan Apo da 2002'de idamdan kurtuluyor.
1958-1998,
1962-2002,
bu sayıların rakamsal değerlerini bulmak size düşer, varsa tabi.
Essahtan "tarih tekerrürden" ibaretmiş.
Aytunç beye tebrikler.
Son bir zaruri not; zaman "leylek" değil, en azından zeybek olma zamanı.
Söz konusu röportajın bir bölümünde geçen bir olayı ben ilk kez duyduğum için hayli şaşırdım; siz şaşırır ya da şaşırmazsınız ama ben yazayım.
Şöyle diyor Aytunç Bey: "Size bir olay anlatayım. 27 Mayıs 1960 ihtilali sonrasında Celal Bayar da idama mahkum edilmişti, ama Papa 23. Jean eski dostu Celal Bayar'ı idamdan kurtarmayı başardı. 23. Jean usta bir istihbaratçıydı ve güzel Türkçe konuşurdu. Celal Bayar tarihinde ilk kez Papa'nın ayağına giderek onun papa olmasını kutlayan tek Müslüman devlet başkanıydı".
Ara not, sayın Gülen ve sayın D.İ. Başkanı M. Nuri Yılmaz devlet Başkanı değillerdir.
Devamla Altındal: "Benzer durum, hiç kimsenin kuşkusu olasın ki, Apo için de gündeme gelecektir. Vatikan'ın Dinler arası Diyalog çağrısında yer alan İslamî gruplar da benzer ricacılıkta Papa'yı aratmayacaklardır. Apo idam edilmezse, herkes şunu bilmelidir ki, en geç beş yıl içinde AB, Vatikan ve yandaşları onu hapisten çıkartırlar, sonra da bir siyasî partinin başına getiriler".
Röportaj uzar gider.
Sırası gelmişken Celal Bayar'ı idamdan kurtaran 23. Jean için kısa bir not.
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün gayretleri ve yine dönemin Kültür Bakanı İstemihan Talay'ın (ne hikmetse ikisi de YTP'li oluverdi) manevî himayeleriyle Türkiye'de bulunduğu (1935-45) süre içinde "faaliyetlerini" yürüttüğü sokağa adı verilen o dönemin Piskoposu, daha sora Papa, 23. Jone, yani Angelo Roncalli.
Ne alaka demeyin,
Aklınızı itekleyin
Zihninizi tetikleyin,
Az biraz bekleyin.
Tıpkı 1960'da olduğu gibi, 1998'de de Apo, Vatikan'a, "Papa cenaplarına" bir mektup yolluyor.
Apo'nun Papa'ya mektubundan pasajlar:
"Aziz Peder. Hıristiyanlığa çok yakınım. Sizin şahsınıza ve dininize duyduğum saygı, benim savaşımın ve düşüncelerimin merkezidir".
"Suriye'de bulunduğum sırada Suriye Ortodoks Kilisesi'nin Başpiskoposu Yohanna İbrahim Mar Gregorius ile birlikte çok görüştüm. Ben, Kürdistan topraklarında yaşayan Hıristiyan azınlıkları da Türk vahşetinden korumak için savaşıyorum. Beni bu savaşta yalnız bırakmayacağınıza eminim". (La Republica, 23 Kasım 1998, s.1-3)
Şimdi anladınız mı "dünya barışı için bir araya gelenlerin asıl gayesini"?
Yukarıdaki hitap, aşağıdakiyle aynı olmadığını ben de kabul ediyorum. Kabul edemediğim aynı kişiye farklı kişilerin niye mektup yazdıklarıdır.
"Pek muhterem Papa cenapları, üç büyük dinin doğum yeri olarak bilinen toprakların, dünyayı daha iyi yaşanabilir bir mekan kılma yolundaki kutsal misyonunuzu tam manasıyla bilen halkından size en içten selamları getirdik. Yoğun gündeminizde bize zaman ayırarak sizinle müşerref olmayı bahşettiğiniz için zati alilerinize en derin kalbi teşekkürlerimizi sunarız".
Ve 1930'lu yıllarda Papa'ya sevgi ve saygılarını sunan, 1958'de Papalığını kutlayan ilk Müslüman devlet başkanı olan Celal Bayar gibi 1998'de Papa'ya bağlılık ve sadakatlerini sunan Apo da 2002'de idamdan kurtuluyor.
1958-1998,
1962-2002,
bu sayıların rakamsal değerlerini bulmak size düşer, varsa tabi.
Essahtan "tarih tekerrürden" ibaretmiş.
Aytunç beye tebrikler.
Son bir zaruri not; zaman "leylek" değil, en azından zeybek olma zamanı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Ana-baba hakları-2 / 30.04.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024