CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kastederek "Önümüzdeki seçim iktidarı seçme değil, Türkiye'nin kader seçimidir.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, önceki gün Çorlu'da Atatürk Meydanı'nda yaptığı mitingde, bu mitingle halkın sorunlarını iktidara duyurmayı değil, Türkiye'ye sahip çıkmayı hedeflediklerini söyledi.
Baykal, Danıştay 2. Dairesine yönelik saldırıya da değinerek, "Böyle bir ortam yaratıldı. Bu ortam içinde birden bire Danıştay'a bir saldırı gerçekleştirildi. Biri geldi, yüksek yargıcı vurarak öldürdü. Bu kişi, üstelik avukat... Nasıl okumuş, nerede okumuş?" şeklinde konuştu.
Danıştayın bir süreden beri siyasi tartışmaların hedefi konumuna getirildiğini ifade eden Baykal, şöyle konuştu: "Başta Başbakan olmak üzere Danıştay'a karşı hiç yakışık almayan bir üslupla saldırılar yapılmıştı. 'Efendiler' diye hakaretamiz sözler kullanılarak onlar suçlanmıştı. Bir gazete de o hakimlerin fotoğraflarını basarak hedef göstermişti. Sonra birisi de gitti, bu olayı gerçekleştirdi. Bu tablo bütün Türkiye'yi derinden yaraladı. Herkes o zaman 'Türkiye nereye gidiyor' diye sormaya başladı. Türkiye nereye gidiyor, ne yanlış işler... Ülkenin bu tartışmalara sürüklenmesinden herkes kaygılanmaya başladı. Bu tartışma içinde millet ayağa kalktı. Muhteşem bir cenaze töreni, muhteşem bir 19 Mayıs, bütün millet ortalıkta... Buradan herkes gerekli dersi almalı. İktidarın da yaptığı yanlışları görmesi gerekiyor. Türkiye'yi nereye doğru sürüklemekte olduklarını görmeleri gerekiyor."
Hükümet gidiciBaykal, tüm bu tablo karşısında hükümetin gidici olduğunun görüldüğünü savunarak, artık Türkiye'nin bir kırılma noktasına geldiğini, bu hükümetin ve bu anlayışın cumhurbaşkanlığı seçimi gerçekleştireceğini söyledi.
Türkiye'nin seçim noktasına geldiğine işaret eden Baykal, "Önümüzdeki seçim iktidarı seçme değil, Türkiye'nin kader seçimidir. Bu seçimde Türkiye, bir Malezya, İran, Afganistan olma yoluna mı girecek, yoksa Atatürk Cumhuriyeti yolunda mı ilerleyecek, bu seçilecek" diye konuştu. Deniz Baykal, artık günün Türkiye'ye sahip çıkma günü olduğunu, toplumun tüm kesimlerinin el ele, laikliğe ve demokratik cumhuriyete sahip çıkmaları gerektiğini söyledi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Konunun bir numaralı muhatabı cevapladı
Taksim inadı neden?
Barikatı aşmak isteyen gruplara müdahale edildi
Saraçhane'de polis müdahalesi
İstanbul'un enflasyonu nisanda yüzde 78.81'e yükseldi
İnşaat işçileri ekmek parası için 1 Mayıs'ta taş kırdı
Tüm yurtta 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü çeşitli etkinlikler ile kutlanırken Ayvalık'ta bir grup inşaat işçisi taş kırarak çalışmaya devam etti.
01.05.2024 14:54:00 / Güncelleme: 01.05.2024 14:58:59 İhlas Haber Ajansı
Tüm Türkiye'de 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü çeşitli etkinlikler ile kutlanırken Balıkesir'in Ayvalık ilesinde bir grup inşaat işçisinin 1 Mayıs'ta ekmek parası için taş kırdığı görüntüler sosyal medyada büyük ilgi gördü.
Tüm yurtta 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü çeşitli etkinlikler ile kutlanırken Ayvalık'ta bir grup inşaat işçisi taş kırarak çalışmaya devam etti.
Taş bina kaplaması için taş kıran işçilerin videosu sosyal medyada büyük ilgi ve beğeni topladı.
Sendikalar neden Taksim’de inat ediyor?
Bazı sendikalar ve partiler Taksim çağrısında bulundu ama 1 Mayıs’ta bu yıl da Taksim Meydanı’na izin verilmedi. Peki, sendikalar neden 1 Mayıs için Taksim’de ısrar ediyor.
01.05.2024 14:00:00 Ahmet Şimşek
Tüm dünyada 1 Mayıs'ta kutlanan 1 Mayıs İşçi Bayramı, 2008 yılında Türkiye'de "Emek ve Dayanışma Günü" ilan edildi, 2009'da ise resmi bayram takvimine eklendi.
Türkiye'de cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren kutlanan 1 Mayıs, 1976 yılında DİSK'in çağrısı ile ilk kez Taksim Meydanı'nda kitlesel olarak kutlandı.
1977'deki 1 Mayıs ise 34 kişinin hayatını kaybettiği ve yüzden fazla işçinin yaralandığı karanlık bir saldırı ile tarihe 'Kanlı 1 Mayıs' olarak geçti.
12 Eylül rejimi ise 1 Mayıs'ın Taksim'de kutlanmasını yasakladı.
2007 yılında işçiler yasağı fiilen delerek Taksim Meydanı'na çıktı ve yüzlerce kişi gözaltına alındı.
Aç-kapa Taksim
2007'den 2010'a kadar her 1 Mayıs, işçilerin Taksim Meydanı'na çıkma mücadelesi ve yaşanan çatışmalarla geçti.
2010 yılında AK Parti iktidarı Taksim Meydanı'nı 1 Mayıs kutlamalarına açtı. Takip eden iki yılda da Taksim Meydanı'nda 1 Mayıs kutlamaları olaysız şekilde gerçekleşti.
Ancak 2013'e gelindiğinde AK Parti iktidarı bu kez Taksim'i 'güvenlik' gerekçesi ile bir kez daha 1 Mayıs kutlamalarına yasakladı.
O günden bu güne her 1 Mayıs, sendikalar ve bazı siyasi partilerin Taksim Meydanı'na çıkma girişimi ve karşılığında gözaltılarla deam ediyor.
Bu yıl da başta DİSK ve KESK olmak üzere bazı konfederasyonların yanı sıra, TMMOB, İstanbul Tabip Odası, Diş Hekimleri Birliği gibi meslek odaları ile CHP başta olmak üzere çeşitli siyasi partiler Taksim çağrısı yaptı.
Ancak önce İstanbul Valisi, ardından İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve son olarak da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Taksim Meydanı'nda 1 Mayıs kutlamalarına izin verilmeyeceğini açıkladı.
Israrın nedeni ne?
1 Mayıs'ta sendikaların Taksim Meydanı konusundaki ısrarının, verilmek istenen mesajın önüne geçtiği ve işçilerin taleplerinin dile getirilmediği yönünde eleştiriler var.
DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, bu eleştirilere "Taksim ısrarı bir inat değil. Bir gerilim meselesi haline getirmeyi asla istemiyoruz. Ama ortada çok açık, çok akıl dışı bir durum var ve bunu da ortadan kaldırmamız lazım. Türkiye'nin bu yasaktan kurtulması lazım." diye yanıt veriyor.
23 Nisan'da İstanbul Valisi'nin koltuğuna oturan küçük çocuğun bile 'Taksim'e izin verirdim' dediğini hatırlatan Çerkezoğlu, "O kadar doğal bir şey. Çocuk doğallığı ile baktığımız da bile bunu ortadan kaldırmak lazım" dedi.
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, mücadelelerinin bir emek ve ekmek mücadelesi olduğunun altını çizerek, "Bu 1 Mayıs bizim açımızdan yeni bir mücadelenin yükseleceği döneminin bir başlangıcı olacak" diye konuştu.
Tüm dünyada 1 Mayıs kutlamalarının sembolik meydanlarda yapıldığını kaydeden Çerkezoğlu, Taksim Meydanı'nında bu anlamda İstanbul'un bir hafıza mekanı olduğun altını çizerek, Anayasa Mahkemesi'nin de geçtiğimiz yıl verdiği kararla bunu tescil ettiğini ve Taksim'de 1 Mayıs kutlamasına izin verilmemesinin de bir anayasa ihlali anlamına geldiğini ifade etti.
Özgür Özel, Saraçhane'de konuştu: Taksim özgürleşene kadar bu mücadele sürecek
Taksim Meydanı'na çıkmasına izin verilmeyen CHP heyeti ve Özgür Özel, Saraçhane'de açıklama yaptı. CHP Lideri Özel, "Taksim'e çıkılmasına karşı kaba kuvvet, kanunsuz emir olursa bu onların ayıbı olur. Biz çatışma olsun istemeyiz." dedi.
01.05.2024 11:14:00 / Güncelleme: 01.05.2024 12:19:00 İhlas Haber Ajansı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle Saraçhane meydanına geldi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve diğer CHP'liler İstanbul'da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle Saraçhane meydanına geldi.
Gruptakiler burada kısa bir yürüyüş gerçekleştirdi. Ardından CHP lideri Özel ve İBB Başkanı İmamoğlu basın mensuplarına konuştu.
Burada bir açıklama yapan Özel, "Sendikalar adına bir şey söylemem mümkün değil. İşçiler, emekçiler ne istiyorlarsa haklıdır. Çünkü demokrasilerde bir hakem vardır. O da yargıdır. Geçtiğimiz yıla kadar emekçiler, sendikalar gitmek istedi hükümet de 'gidemezsiniz' dedi. Hakeme başvuruldu. Hakem 'gitmeleri lazım' dedi. Bugün Taksim'e varmak isteyenlerin anayasal ve mahkeme kararına dayanan bir haklılıkları var. Götürmeyenler de anayasaya aykırı iş yapıyorlar. Biz sendikaların kararıyla ilgili bir şey diyemeyiz. Ama bir gerçeklik var ki oraya emekçileri sokmamak anayasayı çiğnemektir. Türkiye'de anayasa tartışması, anayasa çalışması başlamasını istiyorlar. Mevcut anayasaya daha 3 ay önce alınmış bir kararı uygulamamak, mevcut anayasaya uymamak yeni bir anayasa ile ilgili taleplerin de ne kadar suni talepler olduğunu ortaya koyuyor. Tabi sendikaların sayın başkanlarına ne yapacaklarını sorabilirsiniz. Ama bizim burada gözettiğimiz en önemli şey, bayramın bayram gibi kutlanmasıdır. Bugün Saraçhane önemli bir kazanım alanıdır. Çünkü tüm sendikalar da Saraçhane'ye geldiler. Emekçiler kol kola girdi ve birlikteler. Birliktelik, burada toplanabilmek önemlidir. Taksim'e çıkılmasına karşı kaba kuvvet, kanunsuz emir olursa bu onların ayıbı olur. Biz çatışma olsun istemeyiz. Ne emekçiler ne polis yaralansın, ne gaz sıkılsın, istenmeyen görüntüler ortaya çıksın istemeyiz. O yüzden de Anayasa Mahkemesine karşı kanunsuz, Anayasa Mahkemesi kararına rağmen kanunsuz emirleri verenleri, bir kez daha bu kararlarını gözden geçirmeye, suç işlememeye, suç işlettirmemeye davet ediyoruz. Taksim özgürleşene kadar bu mücadele sürecek" dedi.
İmamoğlu: Saraçhane hak arama noktasına dönüştü
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise "Son 5 yıldır Saraçhane hak arama noktasına dönüştü. Sonuçta Saraçhane'deki hak arama mücadelelerinin sonu her zaman başarıyla sonuçlandı, halkın isteği oldu. Muhtemelen bu da sonunda Taksim'de bir buluşmaya dönüşecek. Ama bugün ama seneye. Bu hak arama mücadelesini umuyorum ki şu anda bu sürece karar verenler iyi izlerler" diye konuştu.
İstanbul'da 1 Mayıs ablukası
Güvenlik önlemlerinin alındığı Taksim Meydanı ve İstiklal Caddesi'ne çıkan sokaklar demir bariyerlerle kapatıldı. Tedbirlerin artırıldığı Saraçhane'de Unkapanı istikametine, Beşiktaş'ta da Dolmabahçe Caddesi ve Taksim'e çıkan güzergahlarda geçişe izin verilmiyor.
01.05.2024 09:40:00 / Güncelleme: 01.05.2024 11:21:02 Anadolu Ajansı
Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.