Benler genellikle cildimizdeki kahverengi lekeler olarak tanımlanıyor ve fark etsek de etmesek de onlarla birlikte yaşıyoruz. Son yıllarda cilt kanserlerinde görülen artış ve hekimlerin de bu konuyu daha çok gündeme getirmesi benlere olan ilgiyi artırdı.Hızlı değişimler önemli mi?Bazı ben oluşumları hayat boyu bir problem çıkarmazken, kanserleşme eğilimi olan farklı tip benlerden söz etmek mümkün. Bazı benlerde malign melanom gelişebiliyor. Malign melanom % 70 oranında normal deriden kaynaklanırken, % 30 oranında da mevcut benin zaman içinde uğradığı değişiklik sonucu ortaya çıkıyor. Bu noktada, değişimleri önceden fark etmek büyük önem taşıyor. Çok çeşitli klinik görünümleri olabilen benlerin zaman içinde ortaya çıkan değişimlerinin insanları korkuttuğunu söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Dermatoloji Uzmanlarından Dr. A. Esra Özgüroğlu bu değişimlerin fizyolojik olduğunu, insanların kısa zaman diliminde ve hızla oluşan değişiklere karşı dikkatli olmaları gerektiğini belirtiyor.Benlerin şekil değişikliğinden korkulmalı mı?Genetik yapının etkinliğinin dışında güneşin mevcut ben potansiyelini artırdığına da işaret eden Dr. Özgüroğlu, benlerin gelişim süreci konusunda şunları söylüyor: "Yaşamımız boyunca vücudumuzda yeni benler oluşabilir. Benler en çok ilk 20 yılda ortaya çıkar fakat 50-60 yaşlarına kadar devam edebilir. Her benin, ortalama 50 yılı kapsayan bir siklusu vardır. Bu, yaşam siklusuna bağlı olarak ortaya çıkıyor, bazen büyüyor, bazen küçülüyor, renk değişimleri yaşanıyor hatta ileri yaşlarda benler kayboluyor. Çoğu zaman bu değişimlerin farkına bile varmıyoruz." Güneşe maruz kalındığında, ergenlikte, gebelik ve doğum kontrol haplarının kullanıldığı dönemlerde benlerde; sayı artması, büyüme, renklerde farklılaşma gibi değişimlerin olabileceğine işaret eden Dr. Özgüroğlu, bunların korkulmaması gereken fizyolojik değişimler olduğunu belirtiyor.İki çeşit ben varKanserleşme eğilimi olan benleri, atipik (displastik) ben ve doğumsal (konjenital) benler olarak sınıflandıran Dr. Esra Özgüroğlu, konuyla ilgili şu bilgileri veriyor:Atipik (displastik) benler: Genellikle ailesel özellik gösteren bu benlerde malign melanom riski normal benlere oranla yüksektir. Malign melanomlu hastaların aileleri incelendiğinde, % 60-10 arasında displastik benli kişilere rastlanmaktadır. Displastik benler alışılmış, normal benlerden daha büyüktür. Yani boyutları 5 milimetreden fazladır. Sınırları düzensizdir, ben sanal olarak katlandığında, karşılıklı gelen uçlarının simetrik olmadığı görülür.Doğumsal (konjenital) benler: Malign melanom gelişmesinde etkili olan bir diğer ben grubunu da konjenital benler oluşturuyor ki, bunların popülasyondaki oranı % 1 civarındadır. Bunlar bebek doğduğu anda vücutta olan ya da ilk 6 ayda oluşan benlerdir. Konjenital benlerin riskini boyutları belirginleştirir. Benler kontrol edilebilir mi?"Uzun yıllardan beri benlerdeki değişimler dermatoskop yardımıyla takip ediliyordu. Ancak son 5 yıldır yoğunlukla kullanılan dijital dermatoskoplar hekimlerin işini son derece kolaylaştırdı" diye konuşan Dr. Özgüroğlu, dermatoskoplarla ilgili şu bilgileri aktarıyor: "Aslında bu bir deri yüzeyi mikroskopisidir. Pigmentli lezyonların ve benlerin tanısında kullanılır. Dermatoskop yardımıyla pigmentli lezyonlar 30 kat büyütülerek bazı kriterler ve matematiksel analizlerle değerlendirilir, ben haritalaması yapılır. Dijital dermatoskop ise bilgisayar ortamında ben haritalamalarının saklanmasına yardım eder. Böylece yeni çıkan benler ve benlerdeki değişiklikler periyodik olarak takip edilir. Periyodik takipler sonucunda riskli değişiklikler erken dönemde tespit edilebilir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.