Yıl 1980 Falkand Adaları için İngiltere-Arjantin savaşıyorlar...
İngiltere, Arjantin'in bu savaşta onurunu kırmış... Yıl 1986 bu defa yer Mexico City Azteca Stadı... 120 bin kişi stadı doldurmuş.. 1986 Dünya Kupası yarı final maçı var sahada. Arjantin-İngiltere oynuyor... İngiliz futbolcuları bilmem ama Arjantinli futbolcular Falkand yenilgisini unutmuş değiller... Bu futbolculardan birisi 10 numaralı forması ile Arjantinli Diego Armando Maradona...
Biz de spiker arkadaşım Murat Ünlü ile beraber Azteca Stadı'nda yerimizi almış maçı anlatıyoruz. Arjantin takımı kendi sağ kanadından sürekli yükleniyor. Yirminci dakikaların içinde böyle bir atak sonucunda İngiliz savunma oyuncularından biri topu kalesine doğru yükseltiyor... Havada 1.65 boyunda Arjantinli Maradona ve yüzüncü milli maçını geride bırakmış İngiltere'nin 1.83 boyundaki büyük kalecisi Shilton... Biranda binlerce Arjantin taraftarı havaya fırlıyor... Arjantin 1-0 önde... Gol Maradona... Murat'la birbirimize bakarak büyük bir heyecanla Maradona'nın golü elle attığını görüyor ve anlatmaya çalışıyoruz... Hakeme bakıyorum santrayı gösteriyor... Bazı İngiliz futbolcuların itirazları var... Hakem Ali bin Nasser ısrarla orta noktada ve elle atılan bu gol meşruluk kazanıp tarihe geçiyor. Murat'la biz ne zaman bir araya gelsek yaşadığımız bu tarihi olayı hala o gün ki heyecan ile konuşup "Maradona bütün dünyayı efsunladı" der gülüşürüz...
Evet elle atmıştı golü ama daha sonra attığı ikinci gol 100 yılın golü oldu... 6 İngiliz futbolcusunu tesbih dizer gibi geride bırakarak atmıştı bu golü... Buz pistinde adeta şov yapan bir yıldız gibi kayıyordu Azteca'nın çimleri üzerinde...
Maçtan sonra Maradona elle attığı gol için "O tanrının eliydi" demişti... Sahadaki ihtişamından başka söyledikleriyle de dünya kamu oyunun gündeminde oturmayı hep bildi. Ünlü bu sözünden başka, mesela şöhret basamaklarını tırmanırken, para kazanmaya başladığı günlerde "ellerimle cennete dokunduğumu hissettim" diyerek adeta geleceğini anlatıyordu... Bir Vatikan ziyaretinde, sarayın altın kaplama damlarındaki paha biçilmez değerler için "bunlar neden fakirlere ulaşmaz" sorusu ile Vatikan'ı güç durumda bırakmıştı. Fidel Castro, Che gibi Güney Amerika'nın önde gelen isimleriyle birlikte olmaktan mutluluk duymuştu hep... Kokain müptelası olmuştu... Adeta Napoli'yi İtalya'dan ayırmıştı.
İşte böyle bir kimlikti Maradona... Eliyle attığı golle Falkland'ın intikamını alan, fakirlerin yanında yer bulan ve dünya nimetlerinden sonuna kadar yararlanan bir olağanüstü güç. Sanıyorum böylesi değil yüzyılda bir belki bin yılda bir bile gelmez... O da bu dönemi yaşayanlara nasip oldu... Ve bu dünyadan bir Maradona geçti...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025