Hep ayrık otlar yetişmiş, hep dikenler boy verip gelişmiş yüzünde.Altında ise bütün zamanlarda yılanlar-çıyanlar beslenmiş, envai çeşit haşerat barınma ve beslenme imkanı bulmuş.Bir tarla ki?Arkalarında, kaçakların-kaçkınların, sapıkların-sapkınların, hainlerin-nankörlerin saklanabilecekleri dev dikenli ağaçlar yetiştirmiş.Nerede ne zaman vatan hainleri çıkıp ihanetlerini sergilemişlerse ve ne zaman saklanma gereği duymuşlarsa koşup o ağaçların ardına saklanmışlar.Kendileri için, uygun şartlar zuhur edince de, aynı dikenli ağaçların ardından sahneye inmişler ve vatan sathına yayılmışlar.Nerede , ne zaman vatanın bağrına doğru ilerleyen düşmanın kokusunu almışlar, seslerini duymuşlarsa, heyacanla karşılayıp yollarına güller sermişler,yiyeceklerini içeceklerini paylaşmışlar.İhanetlerini bu kadar açık sergilemek için zemin müsait olmamışsa, saklandıkları dikenler arkasından en azından bayrak sallamışlar.Bir tarla ki?Sulayanı, ekeni, biçeni kimlerse,nasıl birileri ise; hep zekkum cinsinden, ebu cehil karpuzu türünden bitkiler yetişmiş.Anadolu topraklarında eşi-benzeri bulunmayan bir tarla, bir toprak çeşidi.Geride kalan yüzyıllar boyunca böyle ayrık otlar yetiştiren, böyle zekkum, böyle ebucehil karpuzu yetiştiren tarlalar genellikle kiliselerin ve manastırların arka bahçelerinde yer alırmış.İçinde yaşadıkları ülkeye,ekmeğini yedikleri millete ihanet eden keşiş kılığındaki teröristler cephanelerini bu çeşit tarlalarda saklamışlar ve kendileri de yılan-çıyan kabilinden o tarlaların mahzenlerinde saklanmışlar.Bu tarla, her hangi bir kilisenin ya da manastırın arka bahçesinde de değil.Ortalarda bir yerlerde ve üstelik Müslüman mahallesinde.Yetiştirdiği dev dikenli ağaçların arkasında, bilcümle hainler-nankörler ve işbirlikçiler, aynı tarlanın meyvelerinden zekkum ve ebucehil karpuzu ile beslenerek, günün birinde geleceğini düşündükleri işgal güçlerini selamlamak için, onlara karşı tezahurat yapmak ve bayrak sallamak için gün saymaktadırlar.Bir tarla ki, ne tohumunu,ne de toprak çeşidini öyle sıradan ziraat mühendisleri tahlil edip tanıyamıyor.Bu tarlanın mahsullerinin, yetiştirip sakladıklarının sergiledikleri sefalet tablolarını, işbirlikçi tavırlarını, son haçlı seferi vesilesi ile, olayların,manşetlerin ve ekranların arkaplanını iyi okuyan basiretli milletimiz ayan-beyan bir kez daha gördüler. Gördü ve anladılar ki,bu tarla fiziki olarak bu topraklarda bulunmasına rağmen toprağı da, taşı da, suyu da bu iklime yabancıdır, bu milletin örfüne,geleneğine aykırıdır. Sulama biçimi,ekme-dikme ve hasad biçimi tamamen yüzyılların tecrübesine aykırıdır.Bir tarla ki; bil cümle işbirlikçilerin sığınma ve saklanma yeridir,coğrafyamızda gözü olan ne kadar ecnebi fesat ocakları varsa, bu ocakların fesat planlarının hayat bulması için fikir üretenler de o tarlanın sakinlerindendir.Son haçlı seferi vesilesi ile bu tarla milletimiz tarafından biraz daha tanınmıştır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İnsan olan insana bunu yapar mı? / 13.08.2025
- Veyl olsun zulme meyledenlere / 12.08.2025
- ‘Alamet’ yolcularına CHP de karıştı / 03.08.2025
- Havuz delik deşik dolmasını bekliyoruz / 01.08.2025
- Dünya sessiz hissiz ve kalpsiz / 31.07.2025
- Gazze’den esen rüzgâr ey! / 30.07.2025
- Soykırımcıya destek olan şer odakları / 27.07.2025
- Dört tanesi yüz… Dört tanesi yüz… / 24.07.2025
- Bu vahşet sekiz milyar insanın ortak vebalidir / 23.07.2025
- Böyle bir alçaklık insanlık tarihinde yok / 22.07.2025
- Veyl olsun zulme meyledenlere / 12.08.2025
- ‘Alamet’ yolcularına CHP de karıştı / 03.08.2025
- Havuz delik deşik dolmasını bekliyoruz / 01.08.2025
- Dünya sessiz hissiz ve kalpsiz / 31.07.2025
- Gazze’den esen rüzgâr ey! / 30.07.2025
- Soykırımcıya destek olan şer odakları / 27.07.2025
- Dört tanesi yüz… Dört tanesi yüz… / 24.07.2025
- Bu vahşet sekiz milyar insanın ortak vebalidir / 23.07.2025
- Böyle bir alçaklık insanlık tarihinde yok / 22.07.2025