Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arif Verimli, anjiyo nörotik ödem'in herhangi bir genel tıbbi ve fizyolojik sebebe bağlı bulunmaksızın deri üzerinde oluşan kırmızımsı döküntüler olduğunu söyledi. Tamamen psikolojik kökenli olan bu bahar alerjilerini; "çiçek tozu ve polenlerin kişinin bünyesine herhangi bir fizyolojik etkisi olmadığı halde, bu maddelerin havada dolaşmasından dolayı oluşan sinirlilik halinin deri döküntüsü şeklinde dışarıya vurulması" olarak nitelendiren Prof. Dr. Verimli, şunları kaydetti: "Anjiyo nörotik ödem, meyve-sebze alerjilerinden çok farklıdır. Bu hastalığın ilkbaharda kişilerde görülme oranı yüzde 2'dir. Uzman yardımı alınarak, gökyüzünde uçuşan çiçek hücrelerine karşı duyulan öfkenin sebebi saptanmalı ve tedavi edilmelidir."Önce cildiyeciye gidinProf. Dr. Arif Verimli, vücudunda döküntü olanların öncelikle bir cilt doktoruna görünmesi gerektiğini, ancak "anjiyo nörotik ödem"de bilinçaltı psikomotor faktörlerin bir cildiyeci tarafından anlaşılamamasının ise hastalığı tedavisiz bırakacağını ifade ederek, şöyle devam etti: "Anjiyo nörotik ödem, bir terapi programı gerektiren ciddi bir ruhsal hastalıktır. Deri döküntüleri, bir psikiyatrist için kişilik bozuklukları ve cinsel bozukluklarla ilgili ciddi veriler verir. Bu nedenle herhangi bir şekilde baharla birlikte ortaya çıkan deri döküntüleri ve alerjilerin sebebinin doğru saptanması gerekiyor. Bu, gelecekte yaşanacak psikiyatrik hastalıkların saptanmasıyla ilgili önemli ipuçları veriyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.