Küresel kriz aldı başını gidiyor.ABD, İngiltere, Almanya, Fransa gibi bunundan kıl aldırmayan ülkelerin imajları yerlerde sürünüyor.Bundan sonraki süreçte artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.Dünya, hiçbir emek harcamadan kolay para kazanma hırsının nelere mal olduğuna şahit oluyor.Dünya, para kazanma, dünyaya ve kaynaklarına hükmetme uğruna, insanların ekserisinin gelirine, rızkına el koyanların ne hale düştüğüne şahit oluyor.Demek ki bir kişiye dokuz, dokuz kişiye bir pul anlayışıyla devran dönmüyormuş.Gelir, adil bir şekilde paylaşılmadığı müddetçe dünyada huzur ve mutluluk sağlanamıyormuş. "Hep bana, hep bana" anlayışı dönüp dolaşıp sahibinin ayağına bir gün mutlaka takoz oluyormuş.İnsanoğlu akıllanırsa ne ala, ama akıllanmadığı müddetçe bu krizleri yaşamaya devam edecek, başına tokmağı yiyecek, hayatı ona zindan olacak?İşte dünyanın bütün beyin takımlarının kilitlendiği, dünyaya hükmeden sermaye sahiplerinin ellerindekinin para etmediği bugün, krize temel ve kalıcı bir çözüm lazım.Artık insanoğlunun bu noktada birleştiğini görebiliyoruz.Yok faiz indirmeler, yok zarar edenlere el uzatmalar, önlem paketleri? bunların hiçbiri kesin çözüm değil. Kanser hastasına ağrı kesici vermek gibi?Kalıcı çözüm, dünya genelinde adil bir gelir dağılımı sağlamalı.Parayı sanal piyasalardan kurtarıp, üretim ve tüketim amaçlı, diğer bir ifadeyle kumar aracı olmaktan çıkarıp asli amacına uygun kullanılır hale getirmeli.Dünyada mevcut bulunan insanların yüzlerce katına bakabilecek kaynakları adil bir şekilde insanlarla buluşturmalı.İnsanlar, ihtiyaçlarını kimseye muhtaç olmadan karşılayabilmeli.İnsanlar yaşayabilecekleri güvenli bir ortam bulabilmeli ve geleceğe güvenle bakabilmeli.İnsanların kabiliyetlerine göre önü açılmalı, yaşamı kolaylaştırıcı faydalı her türlü icada fırsat tanınmalı.İnsanlar, para için, kaynak için, aç kalmamak için savaşmak zorunda kalmamalı.Yanlış anlamayın, Cennet hayatından bahsetmiyorum. Bugün savaşların, zulümlerin, huzursuzluğun olduğu bu dünyada bu saydıklarımın hepsini yaşamak mümkün. Sadece doğru çözümü bulmak ve ona fırsat vermek zorundayız.Yani mesele bir adım, bir karar meselesidir.Bütün bu saydıklarımı gerçekleştirmek ancak Milli Ekonomi Modeli ile mümkündür.Bunu ben demiyorum, bu eser için organize edilen üç uluslar arası kongreye katılan ve dünyanın dört bir tarafından gelen 350'yi aşkın bilim adamı bu gerçeği haykırıyor.Dünyanın dün çözemediği, bugün ise boğulup kaldığı bütün problemleri çözebilecek anahtar yanımızda. Bu gerçeği görmek zorundayız. Görmediğimiz müddetçe de başımızı duvara vurmaya, boğulmaya devam edeceğiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Demokratikleşme derken federasyonu mu kastediyorlar! / 10.05.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Hindistan-Pakistan çatışmalarını nasıl okumalıyız? / 08.05.2025
- Trump'ın memnuniyeti, Türkiye'nin mağduriyeti demektir / 07.05.2025
- ‘Bu saldırı, demokrasiye yapılmış bir saldırıdır’ / 06.05.2025
- Hedeflediğiniz, hayal ettiğiniz Suriye bu muydu? / 03.05.2025
- Depreme rağmen kentsel dönüşüm neden ilerlemiyor? / 01.05.2025
- 1 Mayıs: İşçi de mağdur, işsiz de… / 30.04.2025
- Silah bırakması beklenen PKK, 'özerklik kongresi' yaptı / 29.04.2025
- BTP'nin Karaman Kongresi engellendi: Demokrasiye darbe / 28.04.2025
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Hindistan-Pakistan çatışmalarını nasıl okumalıyız? / 08.05.2025
- Trump'ın memnuniyeti, Türkiye'nin mağduriyeti demektir / 07.05.2025
- ‘Bu saldırı, demokrasiye yapılmış bir saldırıdır’ / 06.05.2025
- Hedeflediğiniz, hayal ettiğiniz Suriye bu muydu? / 03.05.2025
- Depreme rağmen kentsel dönüşüm neden ilerlemiyor? / 01.05.2025
- 1 Mayıs: İşçi de mağdur, işsiz de… / 30.04.2025
- Silah bırakması beklenen PKK, 'özerklik kongresi' yaptı / 29.04.2025
- BTP'nin Karaman Kongresi engellendi: Demokrasiye darbe / 28.04.2025