(Dünden devam)
Diyanetin, medyaya sızan FETÖ raporunda, "Hazreti Peygamber istismar edildi" denilerek, vaazlarından ve TV kanallarındaki filmlerden örnekler veriliyor:
"Vaazlarında açıkça dile getirdiğine göre Hazreti Peygamber, İzmir'e gelmekte, cemaatin arasında dolaşmakta ve onları teftiş etmektedir. 06.04.1979 tarihli bir vaazında şöyle demektedir: 'Birisi şöyle anlatır: Gece bulunduğum yerde Rasul-i Ekrem'i gördüm. Bana dedi ki: Ben şimdi teftişe çıktım. Buradan da İzmir'e gidiyorum. Bir başkası şunu söyleyecektir: Gelip minbere oturdu veya mihrabın dibine oturdu. O cemaatin içinde isbat-ı vücud etti."
FETÖ'nün, Peygamberimizi istismar ve artı Dinlerarası Diyalog süreciyle bir anlamda inkar ettiği doğru. EY DİYANET! Dün neden bu itikadî hakikati açıklamadın? Artı, Dinlerarası Diyalog sürecinde FETÖ'nün iman hırsızlığı konusunda hala neden tek cümle kurmuyorsunuz?
Eğer Peygamber konusunda samimiyseniz 31 Mayıs 2015'te Yenikapı'da düzenlenen AKP mitinginde sahneye çıkan Nakşi şahsın Davutoğlu'na, 'başbakanlığın Peygamber tarafından verildi' sözlerine, sapıklık olduğunu, sömürü olduğunu, halkı aldatmak olduğunu ifade etmediniz ve etmiyorsunuz?
Aynı zihniyetin (Nakşi) birçok ismi hem sokaklarda, camilerde, hem de siyasilerin yanında dini değerlerimizi açıkça bir parti lehine propaganda malzemesi yaptılar. Bunlar televizyonlarda, gazetelerde gösterildi, yazıldı. Neden sustunuz ve susuyorsunuz?
Diyanet raporunun devamında, Gülen ve hareketinin, 'sahabeyi, İslâmi kavramları, bedduayı, fetvayı istismar ve tahrif ettiğini belirtip bu tahrifatın en çok genç dimağlar ve körpe zihinlerde yapıldığını ifade ediyor.
Tüm buların sonunda Diyanet şu tespiti yapıyor: "Örgütün neredeyse çiğnemediği esas ve hüküm, istismar etmediği değer kalmamıştır. Netice itibariyle, dini kavramlar ve değerlerin, Gülen tarafından bizzat sevk ve idare ettiği örgütün din dışı amaçlarını gizleyen bir sütre hem de mensuplarını mutlak sadakatle bağlılığa sevk eden bir araç ya da aparat olarak kullanıldığı şüphesizdir."
EY DİYANET!
Bir kez daha soruyorum; Eğer bu tespitleri İslam adına yaptıysanız şu sorulara da cevap vermek durumundasınız!
1- Diyanet İşleri Başkanlığı ve teşkilatı, FETÖ'nün ülkemizde temsilciliğini yaptığı 'Dinlerarası Diyalog' projesinin neresindedir?
2- Bu ülkede Cübbeli denen bir zevat ve zihniyeti ekranlardan, 'Şiilerin katli (öldürülmesi) vaciptir' diyor. Bu görüşün Kur'an'a göre hükmü nedir?
3- Aynı Cübbeli şahıs, hazırladığınız raporda münafıklığını tescil ettiğiniz şahsa (Gülen'e) bin bir methiyeler düzdü. Bir münafığı manevi olarak övmek, kişinin imanına zarar verir mi?
4- Aynı Cübbeli şahıs vaazlarında, "hangi günahı işlemiş olursan ol, Nakşilerin Halid-i kolundanım, dedin mi kurtulursun' diye adeta manen dolandırıcılık yapıyor. Böyle bir şey var mı? Bu İslam'a hakaret değil mi? Böyle bir sözü eden İslam dairesinde olabilir mi?
5- Bu şahıs (cübbeli) milletin cinsel sorunlarını yazdığı dua kitabıyla çözeceğini iddia etti. Kitaplarının reklamını TV kanallarında yaptırdı ve satış patlaması yaptı. Yanmaz kefen ile ticarete atıldı. Bilmem ne suyu pazarlamacılığına girişti. İnsanımızın manevi duygularını sömürerek para kazandı, kazanıyor.
Neden sustunuz ve susuyorsunuz? Yoksa bu kişinin yaptıkları İslam'a uygun mu? Uygunsa açıklayın da biz de ileri geri konuşmayalım! (Hâşâ) Halidi'yiz deyip her haltı yiyip, yanmaz kefene sarılıp, cennete gidelim. Öyle mi!
6- Değişik siyasi ve kamu görevlerinde olan veya sıradan vatandaşlar, Cumhurbaşkanına peygamberlik dahil birçok manevi sıfat atfettiler. Neden bu insanları ve toplumu uyarmadınız ve uyarmıyorsunuz?
Son soru; 14 Temmuz'da Gülen için böyle bir rapor hazırlayabilir miydiniz?
Diyanetin, medyaya sızan FETÖ raporunda, "Hazreti Peygamber istismar edildi" denilerek, vaazlarından ve TV kanallarındaki filmlerden örnekler veriliyor:
"Vaazlarında açıkça dile getirdiğine göre Hazreti Peygamber, İzmir'e gelmekte, cemaatin arasında dolaşmakta ve onları teftiş etmektedir. 06.04.1979 tarihli bir vaazında şöyle demektedir: 'Birisi şöyle anlatır: Gece bulunduğum yerde Rasul-i Ekrem'i gördüm. Bana dedi ki: Ben şimdi teftişe çıktım. Buradan da İzmir'e gidiyorum. Bir başkası şunu söyleyecektir: Gelip minbere oturdu veya mihrabın dibine oturdu. O cemaatin içinde isbat-ı vücud etti."
FETÖ'nün, Peygamberimizi istismar ve artı Dinlerarası Diyalog süreciyle bir anlamda inkar ettiği doğru. EY DİYANET! Dün neden bu itikadî hakikati açıklamadın? Artı, Dinlerarası Diyalog sürecinde FETÖ'nün iman hırsızlığı konusunda hala neden tek cümle kurmuyorsunuz?
Eğer Peygamber konusunda samimiyseniz 31 Mayıs 2015'te Yenikapı'da düzenlenen AKP mitinginde sahneye çıkan Nakşi şahsın Davutoğlu'na, 'başbakanlığın Peygamber tarafından verildi' sözlerine, sapıklık olduğunu, sömürü olduğunu, halkı aldatmak olduğunu ifade etmediniz ve etmiyorsunuz?
Aynı zihniyetin (Nakşi) birçok ismi hem sokaklarda, camilerde, hem de siyasilerin yanında dini değerlerimizi açıkça bir parti lehine propaganda malzemesi yaptılar. Bunlar televizyonlarda, gazetelerde gösterildi, yazıldı. Neden sustunuz ve susuyorsunuz?
Diyanet raporunun devamında, Gülen ve hareketinin, 'sahabeyi, İslâmi kavramları, bedduayı, fetvayı istismar ve tahrif ettiğini belirtip bu tahrifatın en çok genç dimağlar ve körpe zihinlerde yapıldığını ifade ediyor.
Tüm buların sonunda Diyanet şu tespiti yapıyor: "Örgütün neredeyse çiğnemediği esas ve hüküm, istismar etmediği değer kalmamıştır. Netice itibariyle, dini kavramlar ve değerlerin, Gülen tarafından bizzat sevk ve idare ettiği örgütün din dışı amaçlarını gizleyen bir sütre hem de mensuplarını mutlak sadakatle bağlılığa sevk eden bir araç ya da aparat olarak kullanıldığı şüphesizdir."
EY DİYANET!
Bir kez daha soruyorum; Eğer bu tespitleri İslam adına yaptıysanız şu sorulara da cevap vermek durumundasınız!
1- Diyanet İşleri Başkanlığı ve teşkilatı, FETÖ'nün ülkemizde temsilciliğini yaptığı 'Dinlerarası Diyalog' projesinin neresindedir?
2- Bu ülkede Cübbeli denen bir zevat ve zihniyeti ekranlardan, 'Şiilerin katli (öldürülmesi) vaciptir' diyor. Bu görüşün Kur'an'a göre hükmü nedir?
3- Aynı Cübbeli şahıs, hazırladığınız raporda münafıklığını tescil ettiğiniz şahsa (Gülen'e) bin bir methiyeler düzdü. Bir münafığı manevi olarak övmek, kişinin imanına zarar verir mi?
4- Aynı Cübbeli şahıs vaazlarında, "hangi günahı işlemiş olursan ol, Nakşilerin Halid-i kolundanım, dedin mi kurtulursun' diye adeta manen dolandırıcılık yapıyor. Böyle bir şey var mı? Bu İslam'a hakaret değil mi? Böyle bir sözü eden İslam dairesinde olabilir mi?
5- Bu şahıs (cübbeli) milletin cinsel sorunlarını yazdığı dua kitabıyla çözeceğini iddia etti. Kitaplarının reklamını TV kanallarında yaptırdı ve satış patlaması yaptı. Yanmaz kefen ile ticarete atıldı. Bilmem ne suyu pazarlamacılığına girişti. İnsanımızın manevi duygularını sömürerek para kazandı, kazanıyor.
Neden sustunuz ve susuyorsunuz? Yoksa bu kişinin yaptıkları İslam'a uygun mu? Uygunsa açıklayın da biz de ileri geri konuşmayalım! (Hâşâ) Halidi'yiz deyip her haltı yiyip, yanmaz kefene sarılıp, cennete gidelim. Öyle mi!
6- Değişik siyasi ve kamu görevlerinde olan veya sıradan vatandaşlar, Cumhurbaşkanına peygamberlik dahil birçok manevi sıfat atfettiler. Neden bu insanları ve toplumu uyarmadınız ve uyarmıyorsunuz?
Son soru; 14 Temmuz'da Gülen için böyle bir rapor hazırlayabilir miydiniz?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Erdoğan dünyanın derdi ile meşgul / 22.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025
- Hüseyin Baş’a 8 yıl istemişler / 15.05.2025
- Barışa değil bölünmeye gidiyoruz / 13.05.2025
- Suikasttan itibar çıkarmak / 12.05.2025
- Her şartta alkışlayanlar ve her şartta karşı olanlar / 11.05.2025
- ‘Türkiye yüz yılı’ dediler, yüz yılın kumpasına ortak oldular / 21.05.2025
- Sevr’i bitirdiğimiz 19 Mayıs ruhu ile BOP’u da bitirebiliriz / 19.05.2025
- Ahtapot / 18.05.2025
- Anadolu’da hayvan yetişmiyor mu? / 17.05.2025
- Birileri unutsa bile tarih unutmaz / 16.05.2025
- Hüseyin Baş’a 8 yıl istemişler / 15.05.2025
- Barışa değil bölünmeye gidiyoruz / 13.05.2025
- Suikasttan itibar çıkarmak / 12.05.2025
- Her şartta alkışlayanlar ve her şartta karşı olanlar / 11.05.2025