İnsanoğlu tanımadığı, bilmediği, anlam veremediği şeyden korkar. Çünkü onu keşfedememiştir, kavrayamamıştır, ona vakıf olamamıştır. Başka bir ifadeyle emin olamaz ondan. Nihayetinde de korkar. Yaygın olarak görülen matematik korkusu da bu çeşit bir kokudur.
Ülkemizdeki herhangi bir ilkokul, ortaokul, lise veya üniversiteye gidip, rastgele 10 adet öğrenci seçiniz ve matematik ile aralarının nasıl olduğunu sorunuz. Dersleri dışında matematikle ne kadar zaman geçirdiklerini, matematik ve onun detaylarıyla nasıl bir teşriki mesai içerisinde olduklarını araştırın. Değil matematik sevgisi, 10 kişiden en az 6'sının matematik korkusunun olduğunu göreceksiniz. Bu nedendir diye hep düşünegelmişimdir. Sonuçta, toplumda yaygın olarak kabul edilen "matematik zordur" algısının nedenlerini kendimce buldum.
Bence, bunların en başında çocukları matematikten uzaklaştıran, nefret ettiren öğretmenler gelmektedir.İkincisi, matematiğin sadece ezber ve sıkıcı kısmı öğretilmektedir eğitim kurumlarımızda. Bu iki problem kaynağı da kısa vadede çözülecek sıkıntılar değildir.
Üçüncüsü -ki bu madde matematiğin kendi var oluşundan kaynaklanan bir özelliğidir- matematik somut problemleri çözmek için ortaya çıkmış, ama hayat problemlerini çözerken onları soyutlaştırıp çözümü bulup, daha sonra tekrar somutlaştırdığı için epeyce zihinseldir. Bu kısmı zor olmamakla birlikte asla imkânsız değildir. Sadece biraz emek ve çaba gerektirmektedir. Haddizatında, matematik çalışıldıkça, emek verildikçe ve uğrunda enerji sarf edildikçe anlaşılabilir ve sevilebilir.
Şimdi, yıllar içinde yanlış eğitim sisteminin zihinlerimizde oluşturduğu matematik önyargılarını kırmak için matematiğin eğlenceli ve hoş yüzünden birkaç örnek vermek isterim:
(Not: Bir sayının küpünü almak, o sayıyı kendisiyle 2 defa daha çarpmaktır. Örneğin, 7 rakamının küpü 7 x 7 x 7, yani 343'dir.)
10000'den küçük sadece 4 adet 3 basamaklı sayı vardır ki bu sayıları oluşturan rakamların küplerinin toplamı sayının kendisine eşittir. Bunlara Armstrong Sayıları denir.
153 = 1³ + 5³ + 3³ = 1+125+27 =153
370 = 3³ + 7³ + 0³ = 27+343+0 =370
371 = 3³ + 7³ + 1³ = 27+343+1 =371
407 = 4³ + 0³ + 7³ = 64+0+343 =407
Burada rakamların neden küpünü aldık diye sorabilirsiniz. Cevabı, sayılarımızın hepsinin de üç basamaklı birer sayı oluşundandır. Yani eğer dört basamaklı bir sayı olsaydı her bir rakamın dördüncü; beş basamaklı bir sayı olsaydı beşinci kuvvetini alacaktık. (Yani rakamları yan yana basamak sayısı kadar yan yana yazıp birbiriyle çarpacaktık.) 1634, 8208, 9474, 54748 sayılarının da birer Armstrong Sayısı olup olmadığını ispatlamak da sizlere bırakılmıştır.
Son olarak siz de Armstrong sayısı bulmaya gayret gösteriniz. Bulamam diye telaşa kapılmayınız hemen. Lütfen, düşünün. En basitten başlayın. Günlük hayatta kullandığınız en ufak rakamlardan mesela.
Lütfen unutmayınız ki, matematik yapmak ille de sorunun cevabını bulmak değil; sorunun güçlüğünü kavramaktır.
- HİLMİ SALBAŞ: Neden Bağımsız Türkiye Partisi / 25.03.2024
- DİYETİSYEN FATMA ÖZDEMİR: Ramazanda tatlı krizlerine son / 20.03.2024
- FATMA ÖZDEMİR: Ramazanda beslenmeye dikkat! / 12.03.2024
- YASEMİN ÖZBEY: Muhalif basına açık mektup! Hâlâ mı? / 29.11.2023
- Fatıma Zehra Aydın: İnancımızı anlamadığımız için Atatürk’ü de anlamadık / 20.08.2023
- Rabia Sümeyye Aydın: Yolsuzluk konusunda da ‘NAS’ olduğunu biliyor muydunuz? / 13.08.2023
- JÜLİDE DOYURUM: ‘Allah dostları aynadır’ / 05.07.2023
- İlyas Güneştekin: Seçim analizi ve BTP lideri Hüseyin Baş / 03.06.2023
- R.Sümeyye Aydın: Sandıktan sonra da umut var / 26.05.2023