Çiller umduğunu bulamadı

Tansu Çiller, dün ANAP lideri ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ile yaptığı görüşmenin ardından TBMM'de bir basın toplantısı düzenledi. Yılmaz'a iki ayrı teklif götürdüklerini kaydeden DYP lideri, ilk tefliflerinin AB yasalarının bir bütün olarak TBMM'ye getirilmesi ve TBMM'nin yaz aylarında açık tutulması olduğunu söyledi. "Bu tekliflerden birincisi AB son derece önemli bir devlet hedefi ve bugün gelinen noktada herkes artık AB'ye giden yolda bütün kıstasların her şey olarak tümünün ele alınması gereğini ifade ediyoruz" diyen Çiller, "Bu doğrultuda ortaya çıkan görüş şudur ki, vakit kalmamıştır. Meclis toplanmalıdır ve bu meseleleri ele almalıdır. Kısa vadeli meselelerin kültürel meselelerin ele alınarak başlayan bir süreçte bütün kıstasların kucaklanabilmesi meselesidir. Burada öncelikli olarak Sayın Yılmaz sadece televziyon, RTÜK ve öğrenim önündeki engelleri eğer aşarsak bu yeterli olur görüşünü ifade etti. İdam bununla birlikte alınmalı tezini ortaya koydu. Ben memnun oldum bu görüşmeden" dedi. DYP'nin çok somut önerileri olduğunu ve bunları Yılmaz'a aktardıklarını ifade eden Çiller, "TRT-INT bizim bir önerimizdir. Sizin bir öneriniz var mı. Hükümetin bir önerisi var mı" diye sorduğunu, Yılmaz'ın ise 'Bu konuda hükümet farklı düşünüyor. Bizim ne düşündüğümüz önemli değil, ama hükümet farklı düşünüyor. Mesele de burada' dediğini kaydetti. Ciller, öğrenim dilinin Türkçe olduğunu ifade ettiği açıklamasında, "Dolayısıyla öğrenim önünde çok önemli dediği için biz öğrenim konusunda vazgeçilemez dil Türkçe'dir. Başka dilde öğrenim yapılamaz. Kurslar verilebilir. Bu kursları da devlet denetleyebilir. Bunu parayla gitmek isteyenler gitme imkanına kavuşturulabilir diyoruz. Siz ne diyorsunuz ANAP olarak hükümet olarak siz ne diyorsunuz?" diye Yılmaz'a sorduğunu, Yılmaz'ın ise "Hükümetin bir tezi yok, bölünmüşlüğü var. Ama biz anlaşırız, uzlaşırız" cevabını verdiğini kaydetti.

Gümrük Birliği suçlaması

Meclis'in tatile girmemesi gerektiğini de ifade eden Çiller, "Meclis'in mutlaka açık kalarak bu meseleleri kucaklaması gereği var" diye konuştu. Çiller, Yılmaz'a, Kıbrıs konusunun da son derece önemli bir mesele olduğunu ifade ettiğini, ancak üstü kapalı kendisini Türkiye'nin Gümrük Birliği'ne girmesinden dolayı suçladığını belirtti. Gümrük Birliği anlaşmasını Yılmaz'a okumaya çalıştığını, ancak Yılmaz'ın "Ben biliyorum" dediğini belirterek, "Kendisi şunu söylüyor: 'Gümrük Birliği'nde Türkiye zımnen de olsa Zürih ve Londra anlaşmalarının kendisine verdiği garantörlük haklarından vazgeçti. Bu anlaşmalar uygulanamaz hale geldi'. Hukukta böyle bir şey yok. Gümrük Birliğinde böyle bir atıf yok. Gümrük Birliği meselesine Kıbrıs çok konulmak istense de konulmamış. Gümrük Birliği ve Londra anlaşmaları orada duruyor" dedi. Kıbrıs'ın Helsinki Zirvesinde belgelere girdiğini söylediğini kaydeden Çiller, "Helsinki de Kıbrıs yazıldı. Eğer bir şey arıyorsanız. Sayın Başbakan tepkilerini ortaya koydu Sayın İsmail Cem ortaya koydu. Halka dönülerek bir söz de verildi. Çıkaracağız diye. 'Kıbrıs meselesi siyasi diyalogla çözüleceği' denilerek belgeye konuldu. Bunun cevabı yoktur. Çünkü cevabı olamaz" ifadelerini kullandı.