Süper Kupa krizinden sonra Beşiktaş Belediyesi, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nun bulunduğu Akasya Sokağı'nın adını Fahreddin Paşa Sokağı olarak değiştirme kararı almasının ardından sosyal medyada Fahrettin Paşa'nın kim olduğuyla ilgili çok fazla paylaşım yapıldı.
İngiliz ajanı Lawrence kendisine "Çöl Kaplanı" demiş ve Fahrettin Paşa'nın korkusuz Medine Kalesi müdafaası sebebiyle "Çöl Kaplanı" adı onunla özdeşleşmiştir. Fahrettin Paşa; vatanperver, dürüst, cesur ve Peygamber sevgisiyle dolu bir Türk paşasıdır. Medine'de kaldığı sürece Hz. Peygamberin (SAV) kabrini sık sık ziyaret eden Paşa, adeta bir türbedar gibi Peygamber Efendimize (SAV) hizmet etmiştir.
Medine'deki direnişi kırmak isteyen İngilizlerin I. Dünya Savaşı sonlarında Hicaz Demiryollarını bombalaması üzerine Medine'nin dış dünya ile bağlantısı tamamen kesilmiş ve sıkıntılar daha da artmıştır. Buna rağmen Hz. Peygamberin kabrini düşmana bırakmamakta kararlı olan Türk askeri un stokları azalınca, hurma çekirdeklerini öğüterek pişirdikleri ekmekleri yemiştir. Medine Kalesi açlıkla boğuşurken şehrin çekirgeler tarafından istila edilmesi üzerine Fahrettin Paşa, "Çekirgenin serçe kuşundan ne farkı var? Uçar, yeşilliklerle beslenir, temiz ve taze olan yiyecekleri yer" diyerek Peygamber Efendimizin kabrini düşmana teslim etmemek için Allah'ın kendilerine çekirgeleri bir lütuf olarak gönderdiğini ifade etmiştir. Fahrettin Paşa'nın bu açıklamalarıyla askerimiz çekirge yiyerek bir süre beslenmiş ve Medine Kalesi'nin savunmuştur. En önemlisi de yağmacılardan Hz. Peygamberin (SAV) mirasını koruyarak Anadolu'ya göndermiştir.
Hükümetin ve Harbiye Nezareti'nin "direnişe son vererek teslim olması ve Medine'nin anahtarlarını bir İngiliz yüzbaşısına teslim etmesi" yönündeki emirlerini dinlemeyen ve bu konuda üstün bir kararlılık örneği sergileyen Fahrettin Paşa, "Medine Kalesi'nden Türk bayrağını ben kendi elimle indirmem, eğer mutlaka tahliye edecekseniz buraya başka bir kumandan gönderin" demiştir. Fahreddin Paşa hem İngilizlere, hem de Araplara karşı Medine'yi 2 yıl 7 ay kahramanca savunmuştur. İngilizlere teslim olmayan Çöl Kaplanı Fahrettin Paşa, sonunda kendi subaylarına 10 Ocak 1919'da Medine'yi teslim etmiş ve Hz. Peygamberin kabrinden ancak cebren çıkarılabilmiştir. İngiliz destekli Şerif Hüseyin'in Medine'ye girmesi sonrasında, Fahreddin Paşa 27 Ocak'ta savaş esiri olarak Mısır'a gönderilmiş ve daha sonra Malta'ya sürgün edilmiştir. Sürgün sırasında, savaş suçlularını yargılamak üzere İngilizler tarafından İstanbul'da kurdurulan ve "Nemrut Mustafa Divan-ı Harbi" adı verilen mahkemece ölüme mahkûm edilmiştir.
Nemrut Mustafa, Vahdettin ile Damat Ferit'in de bir numaralı askeri hâkimidir. Nemrut Mustafa, Milli Şehidimiz Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey'in idamına sebep olmuş, tehcir davalarına bakmış, Dramalı Rıza Bey gibi kahramanları idam etmiş, Mustafa Kemal ve arkadaşlarını da gıyabında idam cezasına çarptırmıştır.
Ancak Fahreddin Paşa, Ankara hükümetinin gayretleriyle 8 Nisan 1921'de Malta'dan kurtulmuş, Berlin'de karşılaştığı Enver Paşa'nın daveti üzerine Moskova'ya geçmiştir, burada İslam İhtilal Cemiyetleri İttihadı Kongresi'ne iştirak etmiştir. Aynı yıl Ankara'ya gelerek Milli Mücadele'ye katılmıştır ve yaklaşık bir ay sonrada Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Kabil elçisi olarak tayin edilmiştir. 1926'da görevinin sona ermesi üzerine yurda dönen Fahreddin Paşa, 1936'da Türk Silahlı Kuvvetleri'nden tümgeneral rütbesiyle emekliye ayrılmış ve 22 Kasım 1948'de vefat etmiştir.
Mustafa Kemal'e yazdığı o unutulmaz mektupla yazımı bitirmek istiyorum.
Ruhu şad olsun!
"Yalnız mübarek vatanımızı ve geleceğimizi değil, onlarla birlikte İslâm âleminin de ümit ve geleceğini kurtaran büyük zaferinizi ellerinizi ve gözlerinizi öperek kutlularım.
Güzel İzmir'imizi kurtardınız, Osmancığın mukaddes harimini temizlediniz, Türk izzet-i nefsine vurulmak istenen yüzkarasını Akdeniz'le pakladınız!
Hiçbir tabirle anlatılamayacak kadar büyük olan zaferinizle Cenâb-ı Hakk'ı kulluğumuzdan razı ve Cenâb-ı Mustafa'nın ruhunu hoşnut kıldınız!
Hepimize kan kusturan mütarekenin o firavun devrini, kıymetli himmetlerinizle bugün bir rüya gibi hatırlıyoruz. O elîm kâbusu, el hak, Hazret-i Yusuf'tan daha muvaffakiyetle izah eylediniz!
Azîz olunuz!"
- Time dergisine başlık: 'Rüzgara düğüm atmak' / 24.08.2024
- Fitiller ateşlendi / 23.08.2024
- Gençliğe Hitabe’den fırlamışçasına / 24.03.2024
- İLKESİZ CHP / 23.03.2024
- ABD terör kuvvetleri / 12.01.2024
- Ölmemek için ölenler… / 08.01.2024
- Çöl Kaplanı Fahrettin Paşa / 07.01.2024
- Suudiler Müslüman Atatürk’ten rahatsız! / 04.01.2024
- Hırsız İsrail / arsız dünya - 2 / 03.01.2024