Türktelekom'un yabancılara satışını öngören yasa Meclisten geçti. Derviş, 15 yasa konusunda öyle sert tavır koydu ki, üçlü koalisyonu püskürtüp istediğini elde etti.
MHP'nin itirazları ucuz şov ve vakit kaybından öteye geçemedi. Ana muhalefet ise konunun Anayasa'ya aykırı olup olmadığı noktasında henüz kararını veremedi. FP lideri Kutan, Cengiz Çandar'ın fırçasını yiyene kadar Telekom'un satışını vatana ihanetle eşdeğer görüyordu. Ama son hali bilinmez. Son dakikada Washington'dan bir öpücük de FP'ye gelirse onlar da yelkenleri indiriverir.
Çiller ise, meydanlarda iktidarı Damat Ferit'leşmekle suçlarken ABD'de birden "mazideki günleri hatırlayıp", "Ben Derviş'ten önce satardım" diye yeminler veriyor.
Şimdi gözler Çankaya sakininde. Türk Telekom'un özelleştirilmesi ile ilgili hükümetin çıkardığı yasaya onay verip vermeyeceği merakla bekleniyor.
Cumhurbaşkanı Sezer, 1996'da Anayasa Mahkemesi üyesi iken Telekom'un yüzde 34'ünün yabancılara satışını öngören özelleştirme yasasına karşı çıkmıştı.
Bu defa ise Telekom'un yüzde 45'inin yabancılara olmak üzere yüzde 99'unun satışı öngörülüyor. Cumhurbaşkanı Sezer'in ilkeli ve tutarlı bir cumhurbaşkanı portresi çizmeye çalıştığını biliyoruz.
Her ne kadar başörtüsü yasağı konusunda bu imajı örselenmiş olsa bile, en azından ideolojik boyutu olmayan ve ulusal güvenliği doğrudan ilgilendiren bu konuda kendisi ile çelişmek istemeyeceğini düşünüyoruz.
Cumhurbaşkanı'nın işi kolay. Sadece yüzde 45'in yüzde 34'ten büyük olup olmadığına karar verecek, o kadar.
Bu orada danışmanlarının sakın altın hisse telkini ile aradan sıyrılmaya çalışmasın. Devletin elindeki hisse yüzde 1'dir. Ve Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ilk kez kamuoyunun dikkatini çektiği gibi, tahkim yasasını kabul eden Türkiye'nin elindeki bu altın hisse yabancıların tahkime götürmesi halinde bakıra dönüşebilir.
İtalya bu oyuna geldi.
Sezer, 1996'da, Batılı gelişmiş ülkelerde bile, yabancılara satış oranının yüzde 25'i geçmediğini vurguluyor.
Sezer yine, telekomünikasyon gibi stratejik bir alanda yabancıların egemen olması güvenlik, bağımsızlık ve ekonomik açıdan çok sakıncalı olabilir, diyor.
Sezer, hükümet ortaklarının Telekom'un stratejik öneminin kalmadığı iddialarının, Anayasa'nın Türk milletinin menfaatlerinin korunması ve Türk Milletinin bağımsızlığını koruyan maddelerine aykırı bulup iptalini istiyordu.
Bakalım şimdi devletin başındaki insan olarak Türk Milletinin menfaatlerini ve ulusun bağımsızlığını koruyan ilkeli bir hukuk ve devlet adamı portresine yakışan tavrı mı koyacak.
Telekom'un stratejik öneminin kalmadığını düşünenlere bir hatırlatma, sahi öyleyse geceyarısı ABD Başkanı Bush, niçin bir mektup döşeniverdi Ecevit'e Telekom'un satışı için.
MHP'nin itirazları ucuz şov ve vakit kaybından öteye geçemedi. Ana muhalefet ise konunun Anayasa'ya aykırı olup olmadığı noktasında henüz kararını veremedi. FP lideri Kutan, Cengiz Çandar'ın fırçasını yiyene kadar Telekom'un satışını vatana ihanetle eşdeğer görüyordu. Ama son hali bilinmez. Son dakikada Washington'dan bir öpücük de FP'ye gelirse onlar da yelkenleri indiriverir.
Çiller ise, meydanlarda iktidarı Damat Ferit'leşmekle suçlarken ABD'de birden "mazideki günleri hatırlayıp", "Ben Derviş'ten önce satardım" diye yeminler veriyor.
Şimdi gözler Çankaya sakininde. Türk Telekom'un özelleştirilmesi ile ilgili hükümetin çıkardığı yasaya onay verip vermeyeceği merakla bekleniyor.
Cumhurbaşkanı Sezer, 1996'da Anayasa Mahkemesi üyesi iken Telekom'un yüzde 34'ünün yabancılara satışını öngören özelleştirme yasasına karşı çıkmıştı.
Bu defa ise Telekom'un yüzde 45'inin yabancılara olmak üzere yüzde 99'unun satışı öngörülüyor. Cumhurbaşkanı Sezer'in ilkeli ve tutarlı bir cumhurbaşkanı portresi çizmeye çalıştığını biliyoruz.
Her ne kadar başörtüsü yasağı konusunda bu imajı örselenmiş olsa bile, en azından ideolojik boyutu olmayan ve ulusal güvenliği doğrudan ilgilendiren bu konuda kendisi ile çelişmek istemeyeceğini düşünüyoruz.
Cumhurbaşkanı'nın işi kolay. Sadece yüzde 45'in yüzde 34'ten büyük olup olmadığına karar verecek, o kadar.
Bu orada danışmanlarının sakın altın hisse telkini ile aradan sıyrılmaya çalışmasın. Devletin elindeki hisse yüzde 1'dir. Ve Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ilk kez kamuoyunun dikkatini çektiği gibi, tahkim yasasını kabul eden Türkiye'nin elindeki bu altın hisse yabancıların tahkime götürmesi halinde bakıra dönüşebilir.
İtalya bu oyuna geldi.
Sezer, 1996'da, Batılı gelişmiş ülkelerde bile, yabancılara satış oranının yüzde 25'i geçmediğini vurguluyor.
Sezer yine, telekomünikasyon gibi stratejik bir alanda yabancıların egemen olması güvenlik, bağımsızlık ve ekonomik açıdan çok sakıncalı olabilir, diyor.
Sezer, hükümet ortaklarının Telekom'un stratejik öneminin kalmadığı iddialarının, Anayasa'nın Türk milletinin menfaatlerinin korunması ve Türk Milletinin bağımsızlığını koruyan maddelerine aykırı bulup iptalini istiyordu.
Bakalım şimdi devletin başındaki insan olarak Türk Milletinin menfaatlerini ve ulusun bağımsızlığını koruyan ilkeli bir hukuk ve devlet adamı portresine yakışan tavrı mı koyacak.
Telekom'un stratejik öneminin kalmadığını düşünenlere bir hatırlatma, sahi öyleyse geceyarısı ABD Başkanı Bush, niçin bir mektup döşeniverdi Ecevit'e Telekom'un satışı için.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.