İslamiyet'in sembolü olarak minarelerin tepesine takılan "alem"in el emeğiyle üretimi, tarihe karışıyor. Bir zamanlar çok sayıda "alemci"nin bulunduğu Bursa'da, bugün bir firma üretimini sürdürürken, Türkiye genelinde ise el emeğiyle alem yapan firma sayısı, bir elin parmaklarını geçmiyor. Bakırı, el emeği göz nuruyla işleyerek üretim yapan "alemciler", talep yetersizliğinin yanı sıra döküm halinde seri üretim yapan firmaların piyasaya girmesi nedeniyle zor günler geçiriyor. Bursa'nın son "alemci"si olan Rıza Akbalış, kendisinin dışında Afyon-Sandıklı ve Trabzon-Akçaabat'ta 2 firmanın el emeğiyle "alem" yaptığını söyledi.
Dedesi tarafından bırakılan mesleği, kendisine de babasının öğrettiğini ifade eden Akbalış, şöyle konuştu:
"Dedem bir Ermeni ustasının yanında çalışıyormuş. Ondan, el emeğiyle alem yapmanın tüm inceliklerini öğrenmiş. 1885 yılından itibaren de Bursa'da kendi kurduğu atölyesinde üretime başlamış. Daha sonra babamı yanına çırak alarak, mesleği ona öğretmiş. Babam da aynı yolu izleyerek beni yanına aldı ve bildiklerini bana aktardı."
"Alemci" sayısındaki azalma nedeniyle, Konya ve Kayseri başta olmak üzere Anadolu'nun büyük bölümüne yönelik üretim yaptığını dile getiren Akbalış, buna rağmen sattığı "alem" sayısının, ayda 6-7 adete düştüğünü söyledi. El emeğiyle yapılan alemlerin hem dayanıklı hem de estetik olduğunu belirten Rıza Akbalış, "Bu mesleğin benden sonra yok olmaması için büyük çaba harcıyorum. Ancak artık kimse, el emeği isteyen bir iş öğrenmek istemiyor. Sağ olduğum sürece mesleğin devamı için mücadelemi sürdüreceğim" diye konuştu.
