15 Temmuz 2016 tarihinde meydana gelen FETÖ kalkışması milletimizin kanıyla, canıyla verdiği mücadele neticesinde amaçlarına ulaşamadı. Bu önemli gün "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" bayram olarak ilan edildi. Yapılan hain saldırının ve şehitlerin unutulmaması açısından bu bayramı çok önemsiyoruz.
FETÖ hain darbe kalkışmasından sonra devletin en yetkili ağızları ve sivil toplum örgütleri bu yapının tehlikelerini dile getirse de işin Dinlerarası Diyalog boyutuna giren de söyleyen de yok. Çünkü İktidar sahiplerinin de Dinlerarası Diyalog konusunda aymazlığı devam etmektedir.
Yıllar önce Fethullah Gülen'i devlet, millet, siyaset, cemaat, eller üstünde tuttuğu zamanda; henüz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kandırıldığı meydana çıkmadan önce Prof. Dr. Haydar Baş Hocama bir soru sormuştum. "Hocam neler dönüyor. Fetullah hoca denen adam, Papazlara 'papa cenapları (hazretleri)' diyor, ödül veriyor. Siyaset bunların yanında duruyor. Kim bunlar?" demiştim.
Haydar Hocam bana "Fethullah Gülen aciz bir adam o uluslararası güçlerin piyonudur. O sadece büyük bir ahtapotun en küçük koludur. Bunların ülkemize ve dinimize vereceği zararın boyutlarını tahmin dahi edemezsiniz" demişti.
O gündür bu gündür hayatımız neredeyse Dinlerarası Diyalog ve FETÖ ile mücadeleyle geçti. 2013 yılında Yeni Mesaj Gazetesinde yazdığım makalemde şunları yazmıştım:
"Şunu peşinen belirtmekte fayda görmekteyiz; "Bizim dün olduğu gibi bugün de Dinlerarası Diyalog sapkınlığı ile mücadelemiz hiçbir şahsı, hiçbir camiayı karşımıza alıp düşmanlık beslemek değildir. Diğer makalelerimde de söylediğim gibi İslam itikadına ters düştüğüne inandığımız bu tehlikeli yoldan giden samimi, ancak aldatılmak istenen kimselere Kur'an ve Sünnet çerçevesinde geçekleri göstermek ve haçlı batının önümüze koyduğu bu tuzaktan milletimizi kurtarmaktır…
Dinlerarası Diyalog faaliyetleri başladığı ilk zamanlarda Sayın Prof. Dr. Haydar Baş, engin ferasetiyle milletimizi ayıktırmak için çok çaba sarf etmesine rağmen maalesef sözde birçok din adamı ve sözde kanaat önderi dâhil olmak üzere bu mücadelede Onu ve kadrosunu yalnız bıraktılar.
Dün bu faaliyetin milli ve dini bütünlüğümüz üzerinde yaptığı tahribata ses çıkartmayan bazı kanaat önderleri, din adamları ve aydınlar; iktidar sahiplerinin menfaat ve çıkarlarına dokunulunca birbirinin yanlışını ve bazı gerçekleri ortaya koymaya başladılar.
Biz bu kirli çıkar kavgasını ibretle seyrederken, bir yandan da dün haykırdığımız Dinlerarası Diyaloğun dini ve milli bütünlüğümüze verdiği zararları haykırmaya devam edeceğiz. Umuyoruz ki dün çıkarları ve taassupları yüzünden sözümüze kulak tıkayanlar, gerçeği görür de tövbe ederler.
Bugün itibariyle Dinlerarası Diyalogun hemen her yönü artık toplumda tartışılmak zorundadır. Böylece Dinlerarası Diyalogun "şartlara uydurulmuş misyonerlik" olduğu milletimiz tarafından anlaşılmaya, yavaş yavaş gazete ve dergilerde, televizyon programlarında ortaya konulmaya başlanmalıdır. Böylece milli ve dini bütünlüğümüzün yeniden sağlanmasını temin edebiliriz." (Uğur Kepekçi/Dinlerarası Diyalog yanlışından dönülmelidir/ Yeni Mesaj / 4.12.2013)
Bu uyarımıza da kulak tıkandı. Hatta Dinlerarası Diyalogu, iktidar sahipleri üslendiler. Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrosundan başka kimse Dinlerarası Diyaloğun milli ve dini bütünlüğümüze getirebileceği zararları öngöremediler. Hala da görmüyorlar. Görünen manzara dolayısıyla biz yine uyarımızı yapalım: "sapla samanı karıştırmayalım"
FETÖ elebaşına söverek eleştirerek bir yere varamazsınız. Bu olsa olsa bataklıktaki bir sineğin ölümü ile zafer kazandığını zannedenlerin bataklık gerçeğini göz ardı etmesi gibidir. Önemli olan fikirlerinin yanlışlığını anlatmaktır. Dinlerarası Diyalog faaliyetlerinin asıl hedefinin milli ve dini bütünlüğümüzü parçalamak Türkiye Cumhuriyeti Devletini ortadan kaldırmak olduğunu vatandaşa izah etmektir.
Son söz: Dinlerarası Diyalog faaliyetlerine devam edenlerin bilerek ya da bilmeyerek FETÖ'nün ve Küresel düşmanların emellerine hizmet ettiklerinin farkında olma zamanı gelmiş geçmektedir. Bizden hatırlatması…
FETÖ hain darbe kalkışmasından sonra devletin en yetkili ağızları ve sivil toplum örgütleri bu yapının tehlikelerini dile getirse de işin Dinlerarası Diyalog boyutuna giren de söyleyen de yok. Çünkü İktidar sahiplerinin de Dinlerarası Diyalog konusunda aymazlığı devam etmektedir.
Yıllar önce Fethullah Gülen'i devlet, millet, siyaset, cemaat, eller üstünde tuttuğu zamanda; henüz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kandırıldığı meydana çıkmadan önce Prof. Dr. Haydar Baş Hocama bir soru sormuştum. "Hocam neler dönüyor. Fetullah hoca denen adam, Papazlara 'papa cenapları (hazretleri)' diyor, ödül veriyor. Siyaset bunların yanında duruyor. Kim bunlar?" demiştim.
Haydar Hocam bana "Fethullah Gülen aciz bir adam o uluslararası güçlerin piyonudur. O sadece büyük bir ahtapotun en küçük koludur. Bunların ülkemize ve dinimize vereceği zararın boyutlarını tahmin dahi edemezsiniz" demişti.
O gündür bu gündür hayatımız neredeyse Dinlerarası Diyalog ve FETÖ ile mücadeleyle geçti. 2013 yılında Yeni Mesaj Gazetesinde yazdığım makalemde şunları yazmıştım:
"Şunu peşinen belirtmekte fayda görmekteyiz; "Bizim dün olduğu gibi bugün de Dinlerarası Diyalog sapkınlığı ile mücadelemiz hiçbir şahsı, hiçbir camiayı karşımıza alıp düşmanlık beslemek değildir. Diğer makalelerimde de söylediğim gibi İslam itikadına ters düştüğüne inandığımız bu tehlikeli yoldan giden samimi, ancak aldatılmak istenen kimselere Kur'an ve Sünnet çerçevesinde geçekleri göstermek ve haçlı batının önümüze koyduğu bu tuzaktan milletimizi kurtarmaktır…
Dinlerarası Diyalog faaliyetleri başladığı ilk zamanlarda Sayın Prof. Dr. Haydar Baş, engin ferasetiyle milletimizi ayıktırmak için çok çaba sarf etmesine rağmen maalesef sözde birçok din adamı ve sözde kanaat önderi dâhil olmak üzere bu mücadelede Onu ve kadrosunu yalnız bıraktılar.
Dün bu faaliyetin milli ve dini bütünlüğümüz üzerinde yaptığı tahribata ses çıkartmayan bazı kanaat önderleri, din adamları ve aydınlar; iktidar sahiplerinin menfaat ve çıkarlarına dokunulunca birbirinin yanlışını ve bazı gerçekleri ortaya koymaya başladılar.
Biz bu kirli çıkar kavgasını ibretle seyrederken, bir yandan da dün haykırdığımız Dinlerarası Diyaloğun dini ve milli bütünlüğümüze verdiği zararları haykırmaya devam edeceğiz. Umuyoruz ki dün çıkarları ve taassupları yüzünden sözümüze kulak tıkayanlar, gerçeği görür de tövbe ederler.
Bugün itibariyle Dinlerarası Diyalogun hemen her yönü artık toplumda tartışılmak zorundadır. Böylece Dinlerarası Diyalogun "şartlara uydurulmuş misyonerlik" olduğu milletimiz tarafından anlaşılmaya, yavaş yavaş gazete ve dergilerde, televizyon programlarında ortaya konulmaya başlanmalıdır. Böylece milli ve dini bütünlüğümüzün yeniden sağlanmasını temin edebiliriz." (Uğur Kepekçi/Dinlerarası Diyalog yanlışından dönülmelidir/ Yeni Mesaj / 4.12.2013)
Bu uyarımıza da kulak tıkandı. Hatta Dinlerarası Diyalogu, iktidar sahipleri üslendiler. Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrosundan başka kimse Dinlerarası Diyaloğun milli ve dini bütünlüğümüze getirebileceği zararları öngöremediler. Hala da görmüyorlar. Görünen manzara dolayısıyla biz yine uyarımızı yapalım: "sapla samanı karıştırmayalım"
FETÖ elebaşına söverek eleştirerek bir yere varamazsınız. Bu olsa olsa bataklıktaki bir sineğin ölümü ile zafer kazandığını zannedenlerin bataklık gerçeğini göz ardı etmesi gibidir. Önemli olan fikirlerinin yanlışlığını anlatmaktır. Dinlerarası Diyalog faaliyetlerinin asıl hedefinin milli ve dini bütünlüğümüzü parçalamak Türkiye Cumhuriyeti Devletini ortadan kaldırmak olduğunu vatandaşa izah etmektir.
Son söz: Dinlerarası Diyalog faaliyetlerine devam edenlerin bilerek ya da bilmeyerek FETÖ'nün ve Küresel düşmanların emellerine hizmet ettiklerinin farkında olma zamanı gelmiş geçmektedir. Bizden hatırlatması…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- 15 Temmuz, FETÖ ve Dinlerarası Diyalog / 16.07.2025
- FETÖ belasıyla bir ömür mücadele eden kahraman Prof. Dr. Haydar Baş’tır / 15.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -15- / 14.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -14- / 13.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -13- / 12.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -12- / 11.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -11- / 10.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -10- / 09.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -9- / 08.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -8- / 07.07.2025
- FETÖ belasıyla bir ömür mücadele eden kahraman Prof. Dr. Haydar Baş’tır / 15.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -15- / 14.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -14- / 13.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -13- / 12.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -12- / 11.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -11- / 10.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -10- / 09.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -9- / 08.07.2025
- Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -8- / 07.07.2025