logo
25 NİSAN 2024

Dış ticarette büyük zarardayız

31.10.2020 00:00:00
'Dış ticarette büyük zarardayız' seslendirme dosyası:

Ticaret, kâr elde etmek amacıyla yapılır. 

Hangimiz zararına ticaret yapmak ve böyle bir ticareti devam ettirmek ister?

Kendimiz için asla uygun görmediğimiz zararına bir ticareti devletimiz için uygun görüyor ve hala bu yanlışta ısrar ediyorsak burada çok ciddi bir sorun var demektir.

Ne demek istediğimizi güncel ekonomik verilerle anlatmaya çalışalım.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Ticaret Bakanlığı geçici dış ticaret verilerini açıkladı. Buna göre; Eylül ayında ihracat, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,8 artarak 16 milyar 9 milyon dolara, ithalat ise yüzde 23 artarak 20 milyar 837 milyon dolara yükseldi.

Dış ticaret açığı ise yüzde 189,6 oranında artarak 1 milyar 667 milyon dolardan 4 milyar 828 milyon dolara yükseldi. İyi anlaşılması için şöyle ifade edelim: Türkiye olarak bizler Eylül ayında yaptığımız dış ticarette 5 milyar dolara yakın zarar etmişiz.

1 ayda 5 milyar dolar zarar.

İhracatın ithalatı karşılama oranı 2019 Eylül'ünde yüzde 90,2 iken, 2020 Eylül'ünde yüzde 76,8'e geriledi. Bu rakam, yaptığımız tüm ihracat, ithalatın sadece yüzde 76,8'ini karşılıyor demek.

Bu rakamlar Eylül ayının rakamları. Peki, Ocak-Eylül dönemi 9 aylık dış ticaret verileri nasıl? İhracat Ocak-Eylül döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10,9 azalarak 118 milyar 325 milyon dolara geriledi, ithalat ise yüzde 1,5 artarak 156 milyar 186 milyon dolar oldu.

Bu dönemde dış ticaret açığı yüzde 79,5 artarak 21 milyar 93 milyon dolardan 37 milyar 862 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı geçen yıl yüzde 86,3 iken, bu yıl yüzde 75,8'e geriledi.

 Üretim için hammadde ve enerjide ithalata olan bağımlılığımız, rahatlıkla üretebileceğimiz ürünleri dahi dışarıdan ithal etmemiz, doğal olarak dış ticarette zarar etmemize neden oluyor. 

Denilebilir ki, dış ticaretimiz arttıkça dış ticaret açığımız da artıyor. Hatta ihracatı arttıkça dış ticaret açığı artan bir ülkeyiz.

Bu tablo karşısında doğal olarak siyasilerimize şu soruyu sorma gereği duyuyoruz:

Bizler ihracat yaptıkça zararımız artıyorsa, açık veriyorsak o halde neden "ihracat odaklı" bir ekonomik programı benimsiyoruz? 

İhracat odaklı ekonomi anlayışı, bir sömürü sistemi olan kapitalizmin, ülkelerin emek ve üretimleri sömürmek için oluşturduğu büyük bir tuzaktır.

Adamlar; hem paralarını sana satıyor, sana da "para basma enflasyon olur" diye yutturuyor, hem de hammadde ve enerji satıyor, senin madenlerine el koyuyor, sonra da sana "ihracat odaklı" bir ekonomi potasına sokuyor.

Türkiye olarak bu dış ticaret kısırdöngüsünde debelenip duruyoruz.

Üretiyoruz, alın teri döküyoruz, büyük emekler harcanıyor ama bu kadar zahmetin neticesinde yaptığımız ticaret bize bir kazanç olarak değil, zarar olarak dönüyor. Hem çalışan biziz, hem de cebinden para çıkan biziz.

Bizi zararına dış ticarete mahkûm edenler, aradaki döviz açığını kapatalım diye turizmi tavsiye ediyorlar. Yani üretmek için emek sarfetmekle kalmıyoruz, yaptığımız zararına ticaretin açığını kapatmak için bir de adamların hizmetçisi oluyoruz. Bedava kölelik.

Bu sene turizm de çöktü. Turizm gelirimiz; Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarını kapsayan 3'üncü çeyrekte, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 71,2 azalarak 4 milyar 44 milyon 356 bin dolar olarak gerçekleşti.

Ülkemize gelen turistlerin dar gelirli turistler olduğunu söyleyebiliriz, yani turistlerin fakirleri bize düşüyor. Günlük yaptıkları harcamalar bunu ortaya koyuyor.

3'üncü çeyrekte geceleme yapan yabancıların ortalama gecelik harcaması 70 dolar, yurt dışında ikamet eden vatandaşların ortalama gecelik harcaması ise 46 dolar oldu.

Dış ticaret açığımızın katlanarak artması, özellikle TL'nin dolar kuruna karşı büyük kayıplar yaşadığı bu günlerde ekonomimize daha da büyük darbeler indiriyor.

Dolar 8,38 liranın, euro ise 9,79 liranın üstüne çıkıp rekor tazeledi. Zaten dış ticaret açığı veriyoruz, bir de TL'deki bu rekor değer kaybı, zararımızı daha da derinleştiriyor.

Biz, böyle bir ekonomi anlayışına mahkûm değiliz. Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli ile bütün bu olumsuz tabloları tersine çevirmek mümkündür.

Milli Ekonomi Modeli, "ihracat odaklı" bir ekonomi değil, "tüketim odaklı" bir ekonomidir.

Yani maksat elin insanının karnını doyurmak, sırtını giydirmek değil, kendi insanımızın tüm ihtiyaçlarını karşılamaktır.

Modelin Milli Para formülü ve sosyal devlet projeleri bunu sağlamakta, böyle dış ticaret açığı asla vermeyen, kendi insanını zengin yapan bir sistem hayata geçmektedir. Modeli uygulayan Rusya ve Çin'de bu sonuçlar net olarak görülmüştür. Darısı Türkiye'nin başına.

Modelin şifrelerini bilen Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş'la bu ve daha nice kutlu kaderler bizleri bekliyor.

 
Murat Çabas / diğer yazıları
Ekonomiyi soğutmaya devam
IMF'siz IMF programı uygulanacak
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
Ekonomiyi soğutmaya devam
IMF'siz IMF programı uygulanacak
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İYİ Parti'de istifalar devam ediyor
Kongre öncesi üst düzey istifa
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.