Kim ne derse desin, diyalog Vatikan patentli, Amerika tarafından yeniden düzenlenip tesir gücü artırılmış ve hep bizim coğrafyamıza döşenen bir mayındır. Bizim kapımızın önünde, bizim köyümüzde, kentimizde, caddemizde, sokağımızda patladığı, işbirlikçiler tarafından patlatıldığı için kolu, bacağı kopan da bizim insanımız oluyor. Temel ölçüleri, şaşmaması gereken ilkeleri, bir ömür koruması gereken hassasiyetleri paramparça edilen, yıpratılan, yitirilen, bitirilen sürekli bizim insanımız oluyor. Bu tuzağı farkedenlerin, farkeder etmez de hemen çevrelerini uyarmak için harekete geçenlerin sayıları günden güne arttıkça, mayın imalatçıları ve döşeyicileri çılgına dönüyorlar ve Mısır Müftüsünden "diyalog" fetvaları yayınlamaya başlıyorlar. Bugün iktibas edeceğimiz yazı Güneş Gazetesinden Rıza Zelyut'a ait. Bu yazının, hacılarımızın, hocalarımızın, özellikle de Yeni Şafak'ta, Vakit'te ve Milli Gazete'de kalem oynatan meslektaşlarımızın kulaklarının açılmasına vesile olmasını candan temenni ediyorum. "Amerikancı İslam'ın saldırısı İslam dünyası yeni dalga bir Haçlı saldırısı ile karşı karşıya...ABD'li stratejist, Samuel Huntington'ın çok önceden adını koyduğu bu saldırı, 'medeniyetler çatışması' kılıflı İslam'ı ezme saldırısıdır. Çünkü, küresel Amerikan sermayesi karşısındaki en önemli duvar, İslam medeniyeti çerçevesinde yer alan ülkelerdir. Amerikan saldırısı, bir yandan faşist SS birliklerini taklit ederek oluşturulan Amerikan deniz piyadeleri ile fiilen yapılıyor. Öte yandan da bu askeri saldırının ön hazırlığı, İslam dinini iğdiş ederek direniş ruhu yok edilerek kotarılıyor. Hiç kuşkunuz olmasın ki Türkiye bu saldırıda hedef ülkedir.Türkiye'nin direniş ruhunun çökertilmesi için basın-yayın ve kültür alanında tam bir ABD kuşatması yaratıldı. Gazeteler, televizyonlar Amerikan çıkarlarını Türkiye'nin çıkarı gibi gösterme yarışında. Sıradan halkın kültürel yapısını değiştirmek için de onun dinsel değer yargılarını değiştirme operasyonu başlatılmış bulunuyor.Bunun adına Ilımlı İslam deniliyor.ABD; Türkiye'de 'Dinlerarası Diyalog' sloganı altında işte bunu yapıyor. Bizim ılımlı İslamcılar; artık İslam dini demekten bile çekiniyorlar. 'İbrahimi Dinler' sözü, aslında Hazreti Muhammed'in yerine Hazreti İbrahim'i yerleştirerek İslam toplumuna asıl kaynağın Musevilik olduğu düşüncesini aşılamaktır. Bu işi de bir zamanlar Musevilere en fazla karşı olanları kullanarak yapıyorlar.Bugün Hıristiyan Dünyası, Musevilik'le barış imzalamış, hak din olarak sadece iki din olduğunu ilan etmiş; Müslümanlığı sapkınlık; Hazreti Muhammed'i ise sahtekar konumunda değerlendirmektedir.İşte bizim Ilımlı Müslümanlar; Dinlerarası Diyalog adı altında; İslam'ı sahtekarlık olarak gören bir zihniyetle işbirliği halindedir.Ilımlı İslamcı kanadın öncüsü konumundaki çevreye bir bakın; hızla tüccarlaştıklarını, bir ellerinin Amerika'da, bir ellerinin Avrupa'da olduğunu göreceksiniz. İslam'a hizmet adı altında İslam dininin 1400 yıllık direniş ruhunu iğdiş edenler; ne yazık ki ABD'nin yardımıyla Türkiye'nin yönetim direksiyonunu ele geçirmiştir.Pamuk ne dedİ?Ülkesini, halkını kötüleyerek Batılılardan övgü ve destek almaya çalışan zoraki kahraman Orhan Pamuk, bir İspanyol gazetesine verdiği demeçte, 'Müslümanlar elbette düşmandır!' demişti. Bu Pamuk, Müslümanları kötülüyor ama Ilımlı İslamcı Başbakan Erdoğan'ı da öve öve bitiremiyor. Öte yandan bu sözde aydın; tarihi Haçlılarla mücadele ile dolu Türk ordusunu da kötüledikçe kötülüyor. Türk toplumunun ulusal ve inançsal değerlerine her küfredişinde de bu Pamuk oğlana batılılar bir ödül ve yeterli miktarda para veriyorlar. Amerikan kökenli fonlardan beslenen sözde akademisyenler; batılı fonlardan para alan üniversiteler, Batı emperyalizmine yamanmış sivil toplum kuruluşları; elbirliği ile Türkiye'de Ilımlı İslamcıları yükseltmeye, meşru göstermeye uğraşıyorlar. (...)Müslümanlar açlıktan ölürken, Göztepe Parkı'na cami yapmak için adım atarak göz boyamaya çalışan Ilımlı İslamcılara bu milletin artık inanması mümkün değildir. Çünkü; Müslüman halkın dinine ve peygamberine hakaret edenleri dost edinenler; günü geldiğinde bu milleten hak ettikleri silleyi yiyeceklerdir. Onları o gün ne deste deste dolarları; ne Amerikan deniz piyadeleri ne de Avrupa Birliği kurtarabilir.Ilımlı İslamcılar bilsin ki Muhammed'in gücü, Amerika'nın gücünden üstündür.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Emekli ağlar yıkılır dağlar / 29.03.2024
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Dipsiz kuyunun kazıcıları hayret içinde / 28.03.2024
- Ne olursa ‘yeter artık’ diyeceksiniz? / 27.03.2024
- Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar / 26.03.2024
- Bende her yaradan var / 24.03.2024
- Ramazan’ın ortasında faizin tam ortasına… / 23.03.2024
- 'Yusuf’u kurt yedi' yalanı devam ediyor / 22.03.2024
- Kaç Yusuf kuyulara atılıyor? Kaç Yusuf pazarlarda satılıyor? / 21.03.2024
- Hayatı pürdikkat yaşamanın mevsimidir Ramazan / 20.03.2024
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024