Duyduk, gördük şahid olduk!

Büyük Kongreler her parti açısından son derece önemlidir. Çünkü ‘Büyük Kongreler’ ile siyaset ülkeye, dünyaya, seçmene ve insana yeniden bir bakış imkânı sağlar. Siyasi aktörler bir kez daha güncel sorunlara büyük fotoğraftan bakarak kendilerini tazelerler. Diyebiliriz ki siyasi partiler sahneye “Büyük Kongrede” çıkarlar. Hatta bu açıdan bakınca Büyük Kongrelere partilerin ‘er meydanı’ da diyebiliriz! Bağımsız Türkiye Partisi hafta sonu gerçekleştirdiği 5. Büyük Kongresi ile bu er meydanından hakikaten yüzünün akı ile dostu sevindirecek, düşmanı çatlatacak mesaj ve görüntüler ile çıktı. Kelimenin tem anlamı ile Kongreye Ehl-i Beyt açılımı damgasını vurdu! Kongrede Genel Başkan Prof. Dr. Haydar Baş, “Ehl-i Beyt açılımı” diyeceğimiz sürecin fikri, manevi ve somut adımlarını sahneye sürdü. Ehl-i Beyt açılımı ülke ve bölge açısından hayati bir öneme sahip! Çünkü bugün bölgemiz gözlerimizin önünde bir dünya savaşına koşuyor ve bu muhtemel savaşın ideolojik alt yapısını, eli kanlı patronlar Alevi - Sünni çatışması olarak belirlemiş durumdalar! Batı, “medeniyetler arası çatışma” yerine, “medeniyet (İslam) içi çatışma” tezini daha maliyetsiz, daha kolay ve daha sonuç alıcı bulmuş gözüküyor. Ve bizim hükümet ise en iyi ihtimal ile “stratejik körlük” olarak tarif edebileceğimiz bir tavır sergileyerek yangına odun taşıyor.  Dahası bu savaşı durdurmak ile vazifeli olması gereken sözüm ona İslami çevreler de hiçbir şey üret(e)meden hükümete angaje olmuş durumdalar. İşte böyle bir vasattayız ve fakat ne yazık ki, savaş ve ölüm tüm çıplaklığı ile sınırlarımızdan içeri dalarken bu süreci durduracak bir tez ve iddia ortada yok! Daha doğrusu ortada yoktu, bugün ise büyük harfler ile VAR! Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, BTP Büyük Kongresi’nde ortaya konulan Ehl-i Beyt açılımından sonra Allah’ın bir tek kulu çıkıp da bu savaşa taraf olamaz, Alevi kardeşine kem gözle bakamaz! Yaparsa “doğruyu bilmiyordum” diyemez ve hesabını da Allah’a veremez!  Baş’ın Ehl-i Beyt açılımı o kadar net, doğru, hayati ve etkileyici… Prof. Dr. Baş’ın en temel özelliği zaten toplumun önüne çıkan küçüğünden büyüğüne her sorunu, tarafları, hedefi kısaca tüm boyutları ile tespit etmek ve çözüm üretmektir diyebiliriz! Savaş çünkü önce masa başında kazanılır. Niyetiniz savaş baronlarının oyununu bozmak ve ülke lehine bir kazanç elde etmek ise o savaşı daha sahaya inmeden kafa ve gönlünüzde kazanacaksınız! BTP’nin 5. Büyük Kongresi’nde de bunu yaşadık! Batının büyük oyunu, Alevi - Sünni çatışması bu kongre itibarı ile sona ermiştir. Baş, Alevi - Sünni savaşına sebebiyet verecek tüm argümanları -samimiyet ile söylüyoruz- ayaklarının altına almıştır.  Ehl-i Beyt ortak paydasında tüm Müslümanları, ölçü ve tarihin perspektifinde cem etmiş, hakkıya hakkını teslim ederken, hadsize haddini bildirmiştir! Bu büyük açılımın somut neticesi olarak Hacı Bektâş-i Veli’yi tüm heybeti ile üzerinde taşıyan Arife Anne, Baş ile birlikte sahneye çıkmıştır!  Tekrarlayalım ki şu saatten sonra hiç kimse “duymadık, haberimiz yoktu, mesul değiliz” diyemez!