HAK-İŞ'e bağlı Öz Gıda İş Sendikası, Türkiye'nin kaçak et cenneti haline geldiği uyarısında bulundu. Maliye Bakanı Unakıtan'ın tarımımızı ve hayvancılığımızı yok eden politikalara imza attığını savunan Sendika, Et ve Balık Kurumu'nun da yeniden yapılandırılmasının da şart olduğunun altını çizdi
HAK-İŞ'e bağlı Öz Gıda İş Sendikası, gerek ülke hayvancılığının gerekse de tarıma dayalı alt sektörlerin yaşatılması açısından büyük önemi olan, ekonomik ve sosyal fayda sağlayan Et Balık Kurumu'nun (EBK) 1992'den bu yana ısrarla yok edilmeye çalışıldığını açıkladı.
Öz Gıda İş Sendikası'ndan Yeni Mesaj'a yapılan açıklamada, bugüne kadar özelleştirilen kombinaların hiçbirinin üretimde olmadığına işaret edilerek, kombinaların hepsinin arsa spekülatörleri ve tekellerin rant aracı haline geldiği vurgulandı.
Unakıtan oğluna rant mı sağlıyor?
Mevcut hükümetin 'milli tarım ve hayvancılık politikası'nın olmadığına işaret edilen açıklamada, Maliye Bakanlığı'nın tarım ve hayvancılığa dönük politikalarının da 'anlaşılmaz' olduğu vurgulandı.
Öz Gıda İş Sendikası'nın açıklamasında Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a şu sorular yöneltildi?
1) Tarım ve hayvancılıkla ilgili 16 sivil toplum örgütünün ve kuruluşunun oluşturduğu TARIM PLATFORMU'nun EBK konusunda hazırladığı bilimsel projeyi elinin tersiyle iten Maliye Bakanı, beyaz et lobisinin isteğini alelacele yerine getirerek, kime hizmet etmektedir?
2) Ağırlıklı olarak beyaz et ihtiyacını karşılayan Sincan ve Manisa kombinalarının satılmasının Maliye Bakanı'nın oğlunun mısır ve beyaz et ithalatı ile bir ilgisi var mıdır?
3) Reel değeri 165 milyon dolar olan Sincan Kombinası'nın sadece 3.7 milyon dolar gibi komik bir meblağ karşılığınnda satılması nasıl izah edilebilir?
Tarım ve hayvancılık yok ediliyor
Gelişmiş ülkelerde tarıma ve hayvancılığa büyük destek verildiği vurgulanan açıklamada, Türkiye'de tarım ve hayvancılığın yok edilmeye çalışılmasını anlamanın mümkün olmadığı dile getirildi.
Açıklamada, son olarak şu görüşlere yer verildi: "2010 yılında 80 milyona ulaşacak nüfusumuzun dengeli beslenebilmesi için yılda 17 milyon ton süte, 3 milyon ton ete ve 21 milyar adet yumurta üretimine ihtiyaç vardır. Bu da bugünkü üretimin sütte yüzde 50, ette yüzde 300 ve yumurtada ise yüzde 100 arttırılmasıyla mümkündür. EBK bu anlamda stratejik bir kuruluştur ve yaşatılmak zorundadır. Bu çerçevede EBK yeniden yapılandırılmalıdır. Hükümet de Maliye Bakanı'nın 'tarım ve hayvancılık' alanlarında yanlışlarına izin vermemelidir. Son olarak EBK'nin satış işlemi iptal edilmeli ve tarım ve hayvancılığımız lobilere değil, demokratik kitle örgütleri ile sivil toplum kuruluşlarına bırakılmalıdır".
HAK-İŞ'e bağlı Öz Gıda İş Sendikası, gerek ülke hayvancılığının gerekse de tarıma dayalı alt sektörlerin yaşatılması açısından büyük önemi olan, ekonomik ve sosyal fayda sağlayan Et Balık Kurumu'nun (EBK) 1992'den bu yana ısrarla yok edilmeye çalışıldığını açıkladı.
Öz Gıda İş Sendikası'ndan Yeni Mesaj'a yapılan açıklamada, bugüne kadar özelleştirilen kombinaların hiçbirinin üretimde olmadığına işaret edilerek, kombinaların hepsinin arsa spekülatörleri ve tekellerin rant aracı haline geldiği vurgulandı.
Unakıtan oğluna rant mı sağlıyor?
Mevcut hükümetin 'milli tarım ve hayvancılık politikası'nın olmadığına işaret edilen açıklamada, Maliye Bakanlığı'nın tarım ve hayvancılığa dönük politikalarının da 'anlaşılmaz' olduğu vurgulandı.
Öz Gıda İş Sendikası'nın açıklamasında Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a şu sorular yöneltildi?
1) Tarım ve hayvancılıkla ilgili 16 sivil toplum örgütünün ve kuruluşunun oluşturduğu TARIM PLATFORMU'nun EBK konusunda hazırladığı bilimsel projeyi elinin tersiyle iten Maliye Bakanı, beyaz et lobisinin isteğini alelacele yerine getirerek, kime hizmet etmektedir?
2) Ağırlıklı olarak beyaz et ihtiyacını karşılayan Sincan ve Manisa kombinalarının satılmasının Maliye Bakanı'nın oğlunun mısır ve beyaz et ithalatı ile bir ilgisi var mıdır?
3) Reel değeri 165 milyon dolar olan Sincan Kombinası'nın sadece 3.7 milyon dolar gibi komik bir meblağ karşılığınnda satılması nasıl izah edilebilir?
Tarım ve hayvancılık yok ediliyor
Gelişmiş ülkelerde tarıma ve hayvancılığa büyük destek verildiği vurgulanan açıklamada, Türkiye'de tarım ve hayvancılığın yok edilmeye çalışılmasını anlamanın mümkün olmadığı dile getirildi.
Açıklamada, son olarak şu görüşlere yer verildi: "2010 yılında 80 milyona ulaşacak nüfusumuzun dengeli beslenebilmesi için yılda 17 milyon ton süte, 3 milyon ton ete ve 21 milyar adet yumurta üretimine ihtiyaç vardır. Bu da bugünkü üretimin sütte yüzde 50, ette yüzde 300 ve yumurtada ise yüzde 100 arttırılmasıyla mümkündür. EBK bu anlamda stratejik bir kuruluştur ve yaşatılmak zorundadır. Bu çerçevede EBK yeniden yapılandırılmalıdır. Hükümet de Maliye Bakanı'nın 'tarım ve hayvancılık' alanlarında yanlışlarına izin vermemelidir. Son olarak EBK'nin satış işlemi iptal edilmeli ve tarım ve hayvancılığımız lobilere değil, demokratik kitle örgütleri ile sivil toplum kuruluşlarına bırakılmalıdır".