logo
20 NİSAN 2024

Filistin'de kurt taksimi

27.12.2001 00:00:00
Dün Ortadoğu'dan Türk inisiyatifinin çekilmesiyle bölgenin kaos coğrafyasına dönüştüğünü belirtmiştik. Bu koas cografyasında Filistin bölgesi 1940'lı yıllardan beri kanayan yara olarak bugünlere geldi. İsrail'in yanısıra barışçıl görünen global güçler tarafından da "konjonktüre göre kaşınan" bu yara kapanacak türden değil.

Önce çok önemli bir gerçeği görmekte fayda var... Özellikle Batı basınının enformasyonu neticesinde dillere pelesenk olan "Filistin sorunu" kavramı, maalesef "İsrail'in Filistin'i işgal sorunu" olarak algılanmaktan öteye taşındı. Kamuoyunun hafızası, işgal edilmiş toprakları için çarpışan Filistin'li insanları sanki Ortadoğu'nun barışını bozan "başıbozuk güruh" olarak algılamaya başladı. İsrail ve ABD'nin baskısı sonucu Yaser Arafat'ın talimatıyla Filistin polisinin son günlerde kendi insanlarına yönelik başlattığı operasyonlar bu imajı perçinledi bile.

Halbuki sorun Filistin veya Filistinli sorunu değil, "Filistin'in işgali" sorunudur.

Birleşmiş Milletler 1947'de Filistin topraklarının yüzde 55'ini İsrail'e verdi. İsrail sınırını yüzde 55'te bırakmadı. Genişleye genişleye, işgalini yüzde 80'lere çıkardı. Filistinliler ve Arap devletleri, ilk zamanlar "ya hep ya hiç" kararındaydılar. Savaşlar, saldırılar, misillemeler ve intifada... Derken 1991'e gelindiğinde Oslo süreciyle problem yeni bir alana kaydı, yeni bir format kazandı.

İki önemli mutabatak gerçekleşti. Filistin'in işgal edilmesi sorunundan çok "İsrail'in güvenliği"ni ilgilendiren 1991 Madrid Konferansı ve 1993 Eylül'ündeki Washington İlkeler Beyannamesi'ni kabul eden Arafat, ya hep ya hiç yerine "barış karşılığı toprak" formulünü kabul etti.

Bu arada ilginç bir başka gelişme daha yaşandı. 15 Mart 1993'te ABD-İsrail stratejik işbirliği görüşmeleri başladı. Koas coğrafyası ile ilgili "islam köktendinciliği" kavramı üretildi. Mart 1993'te ABD-İsrail, stratejik işbirliği mutabakatı çerçevesinde "islam köktendinciliği"ne karşı ortak mücadeleyi kararlaştırdı. İsrail perspektifinde bu kavram, işgal edilmiş toprakları için mücadele kararında olan Filistinlileri tanımlıyordu.

Bu arada FKÖ, Körfez Savaşı'da Irak'ı destekleyince global güçlerin hafızası allak-bullak oldu. Bu sürpriz karşısında ABD, Filistin'i Arap dünyasından tecrit etme yolarını bile aradı. Fazla verim alınamadı.

Oslo mutabakatı gereğince İsrail, en geç 28 Mart 1996'da Batı Şeria'daki el-Halil'i boşaltması gerekiyordu. Boşaltmadı. 22 Ekim 1996'da mutabakat tekrar parafe edildi, ama öyle kaldı.

Genel güvenliği elinde tutan İsrail, Gazze'nin güvenliğini FKÖ'ya bırakarak Arafat ile Filistin için maadele veren grupları karşı karşıya getirmeyi denedi. Hesap az-çok tuttu. Arafat, Ürdün ve Mısır'da eğitilmiş Filistin polisini İsrail'in güvenliğinin hizmetine sundu.

Tabii bu arada İsrail boşaltma sözü verdiği el-Halil'i boşaltmadığı gibi, Filistinlileri tahrik edici manevralar geliştirdi. Herşeye rağmen Filistinli gruplar, Arafat'ın İsral'den aldığı vaadlerin de etkisiyle barış sürecinin kesilmemesi için FKÖ ve Arafat'a uydular. İsrail, Arafat'a Hamas'ın cezaevindeki militanlarını bırakma sözü vermişti. Diğer sözler gibi bu da uygulanmadı.

Gerginlik başladı. İsrail, Hamas'in önde gelen liderlerinden Yahya Ayyaş'ı öldürdü. Gazze'de 5 Filistinli çocuk, okula giderken yola yerleştirilmiş bir bombanın patlamasıyla öldü. Bunun üzerine Filistinli gruplar intihar saldırılarına yeniden başladı.

ABD Başkanı Bush ile Filistin Lideri Yaser Arafat'ın görüşmesi gündemdeyken, Filistinli grupların saldırılarının da katkısıyla İsrail tekrar suyun akışını tersine çevirmeyi başardı. Bush, Arafat ile görüşmedi.

Global güçler ve ABD, İsrail'i kınar gibi yaparken, Filistinli "terörist" grupların belini kırması için Arafat'a sert talimatlar yağdırdı. İsrail adeta Arafat'a savaş açtı. Evinin etrafını füze sağanağına tuttu. İpler koptu.

Bu süreçte sadece Filistin-İsrail arasında ipler kopmadı. Gelişmelerin tortusu Filistinli gruplarla Filistin yönetimini karşı karşıya getirdi. Böylece Filistinliler işgal edilmiş topraklarında şimdi birbirleriyle didişmeye başladı.

Bu vahim serancam nereye mi varacak? İsrail, yahudi lobilerini devreye sokarak ABD ve BM düzeyinde Filistin'den daha avantajlı biçimde "global barış"tan pay almak niyetinde. Bu süreçte Filistinli grupların kendi içindeki didişmesi de İsrail'e son derece fayda sağlayacaktır.

Anlaşılan Filistin'i işgal sorunu, 15 Mart 1993'te yapılan ABD-İsrail stratejik işbirliği çerçevesinde halledilecek. Korkarım 1947'de "toprakları"nın yüzde 45'ine razı olmayan Filistinliler şimdi yüzde 20'sine razı edilecekler.

Filistin'de böyle bir kurt taksimi olur mu?

Böyle bir taksim, barış mı getirir, yeni bir kaos mu; onu zaman gösterecek.
 
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
'Şehrimizden ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım'
Mültecilerin kaçak işyerlerini mühürledi
Karar Resmi Gazete'de yayımlandı
Mirasçılara İstiklal Madalyası
Istakoza değil balinaya bakın
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
'Şehrimizden ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım'
Mültecilerin kaçak işyerlerini mühürledi
Karar Resmi Gazete'de yayımlandı
Mirasçılara İstiklal Madalyası
Istakoza değil balinaya bakın
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.