Gönlümüz Elazığda kaldı

Geçtiğimiz hafta sonunda, Elazığ’da metfun bulunan, büyük evliyalardan Ömer Hüdai Baba Hazretleri adına kurulan, bir dernek tarafından tertiplenen açılışa katıldık. Ömer Hüdai Baba Kültür ve Yaşatma Derneği tarafından, türbenin hemen karşısında güzel bir misafirhane yapılmış. Misafirhanede, misafirlerin bütün ihtiyaçlarını temin edebileceği her şey düşünülmüş.
Yıllar önce Ömer Hüdai Baba Hazretlerinin ve Muhammed Baba Hazretlerinin türbelerinin bulunduğu binanın temel atma törenine katılmıştık. Muhterem Prof. Dr. Ata Selçuk Beyefendinin başkanlığını yürüttüğü bir dernek kurulmuştu. Dernekte görev alan arkadaşlar; gerek türbenin, gerekse de misafirhanenin yapımında olağanüstü gayretler ortaya koymuşlar ve bu güzel eseri meydana getirmişler. Emeği geçenlere teşekkür ederiz.
Açılışa Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Hocamız, kadrosu ve Türkiye’nin hemen her yerinden gelen misafirler katıldılar. Türbenin açılışı gerçekten çok feyizli ve bereketli geçti.
Bizler Gaziantep’ten sabahın erken saatlerinde törene katılmak üzere bir araçla yola koyulduk. Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu, Ben ve Oğlu Ahmet’le yaptığımız seyahatten ayrıca keyif aldım. Ömer Hocamızla yol boyunca kesintisiz birkaç saat sohbet etmek, onun engin görüşlerinden istifade etmek şerefine nail oldum.
Gaziantep’ten yola çıktığımızda, sağanak halde yağan yağmur, kesintisiz olarak devam etti. Bir ara Ömer Hocamızın oğlu Ahmet: “Hava da çok yağışlı ama millet yağmurda bayağı ıslanacak. Ne yapacağız bakalım” dedi. Ben de ona: “Merak etme Ahmet, bir şey olmaz. İşin sahipleri misafirlerini sıkıntıya sokmazlar” dedim.
Ben bu sözü inanarak söyledim. Çünkü biliyordum ki Allah’ın, dostlarına özel yardımları vardır. Allah onları zor duruma sokmaz ve üzmez: “İyi bilin ki, Allah'ın dostlarına korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir.” (Yunus Suresi 62. Ayet)
Allah’ın dostları ister hayatta olsun, ister olmasın, onların tasarruflarının da devam ettiğine inanıyordum: “Allah yolunda öldürülenlere "Ölüler" demeyin, zira onlar diridirler, fakat siz farkında değilsiniz.” (Bakara Suresi / Ayet 154)
İnanıyordum. Çünkü hayatını Allah yolunda harcamış, Allah’a dost olmuş; sadece dost olmakla kalmayıp, kendisi gibi nice Allah dostları yetiştirmiş, mübarek zatların türbelerini ziyaret edeceğiz ve adlarına yapılan bir misafirhanenin açılışına katılacaktık.
Bu inancımızı koruyarak Elazığ’a yaklaştık. Yağmur’un yavaşladığını, Türbelerin bulunduğu mekâna geldiğimizde yağmurdan eser bile kalmadığını gördük. Sanki farklı bir mekâna, farklı bir iklime gelmiş gibi karşılandık. Gökten yağan yağmur durmuş; yerini, sağanak sağanak yağan feyiz ve muhabbete bırakmıştı. Bedenimiz değil, gönlümüz ıslanıyordu; rahmet yağmurlarından…
Bir kez daha inandık ve iman ettik ki Allah’ın dostlarıyla birlikte olmak, faklı bir âlem. İster dirisiyle, ister ölüsüyle birlikte ol. Yeter ki Onlara dost ol. O zaman farkı fark edersiniz.