Cazibe Irmak
Bir sevincin belirtisidir gülümsemek. Anne ve babanızın size aldığı armağını sevinçle kucaklarsınız. Onlara teşekkür ederken yüzünüzde tatlı bir gülümseme oluşur. Çoktandır görüşemediğimiz bir yakınınızı en içten gülümseyerek karşılaşırsınız. Kazandığınız başarının getirdiği sevincin gerçek anlatımıdır yüzünüzü aydınlatan gülümseyişiniz.
Gülümseme çocukların dünyasında gerçek yerini bulur. Hayatınıza sağlık ve coşku getirerek yararlı olurken; çevrenize uyum sağlamınızı kolaylaştırır. Ancak gülmeniz, eğlenmenin de bir ölçüsü kendine göre kuralları vardır.
"Çocuk bahçesindeki salıncakta sallanan küçük kızın salıncağını durdurur kendisinden büyük çocuklar. Salıncaktan inmesini söylerler. Küçük kız biraz daha sallanmak istediğini söyleyince, seni öğretmene söyleyelim de dövsün diyerek şaka yaparlar. Küçük kızın birden neşeşi kaçar ve ağlayarak annesinin yanına koşar. Annesine, okula gitmeyeceğini söyler. Oysa annesi onu anaokuluna yazdırmaya karar vermiştir. Çocuğa okuldan güzel şeyler öğreneceğini, öğretmenin çok iyi olduğunu anlatır. Ancak küçük kız bir türlü okula gitmek istemez".
Evet sevgili okurlarım öykümüzde olduğu gibi küçük çocuklar gerçekle şakayı birbirinden ayırt edemezler. Olay ve durumlarla ilgili yeterli bilgiye sahip olmadıkları için korkuya kapılırlar. Küçük kardeşinize ya da çevrenizdeki çocuklara, özellikle sağlık ve eğitim konusunda şaka yapmaktan kaçınınız.
Kendi yaşıtınız olan arkadaşınıza şaka yaparken de kalbini kırmamaya özen gösteriniz. Bir kimseyi çirkin sıfatlarla çağırmak, gururunu inciten ad takmak da inancımıza ve görgü kurallarına aykırı davranıştır. Çok ince düşünerek, karşınızdakine zarar vermeden yapılan şakalar çocukluk hayatının neşesi olabilir, belki. Yer ve zamanını iyi seçtiğiniz güzel sözlerle yaptığınız şakalar, sizi rahatlatarak yüzünüzde tatlı bir gülümseme oluşturuyorsa yararlı olabilir.
Bir sevincin belirtisidir gülümsemek. Anne ve babanızın size aldığı armağını sevinçle kucaklarsınız. Onlara teşekkür ederken yüzünüzde tatlı bir gülümseme oluşur. Çoktandır görüşemediğimiz bir yakınınızı en içten gülümseyerek karşılaşırsınız. Kazandığınız başarının getirdiği sevincin gerçek anlatımıdır yüzünüzü aydınlatan gülümseyişiniz.
Gülümseme çocukların dünyasında gerçek yerini bulur. Hayatınıza sağlık ve coşku getirerek yararlı olurken; çevrenize uyum sağlamınızı kolaylaştırır. Ancak gülmeniz, eğlenmenin de bir ölçüsü kendine göre kuralları vardır.
"Çocuk bahçesindeki salıncakta sallanan küçük kızın salıncağını durdurur kendisinden büyük çocuklar. Salıncaktan inmesini söylerler. Küçük kız biraz daha sallanmak istediğini söyleyince, seni öğretmene söyleyelim de dövsün diyerek şaka yaparlar. Küçük kızın birden neşeşi kaçar ve ağlayarak annesinin yanına koşar. Annesine, okula gitmeyeceğini söyler. Oysa annesi onu anaokuluna yazdırmaya karar vermiştir. Çocuğa okuldan güzel şeyler öğreneceğini, öğretmenin çok iyi olduğunu anlatır. Ancak küçük kız bir türlü okula gitmek istemez".
Evet sevgili okurlarım öykümüzde olduğu gibi küçük çocuklar gerçekle şakayı birbirinden ayırt edemezler. Olay ve durumlarla ilgili yeterli bilgiye sahip olmadıkları için korkuya kapılırlar. Küçük kardeşinize ya da çevrenizdeki çocuklara, özellikle sağlık ve eğitim konusunda şaka yapmaktan kaçınınız.
Kendi yaşıtınız olan arkadaşınıza şaka yaparken de kalbini kırmamaya özen gösteriniz. Bir kimseyi çirkin sıfatlarla çağırmak, gururunu inciten ad takmak da inancımıza ve görgü kurallarına aykırı davranıştır. Çok ince düşünerek, karşınızdakine zarar vermeden yapılan şakalar çocukluk hayatının neşesi olabilir, belki. Yer ve zamanını iyi seçtiğiniz güzel sözlerle yaptığınız şakalar, sizi rahatlatarak yüzünüzde tatlı bir gülümseme oluşturuyorsa yararlı olabilir.