Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin en değerli, en mucizevi liderlerindendir. Milletin donmuş kanını ısıtan, kararan sabahlara meydan okuyan umudun en koyu rengidir. Dün de, bugün de Türklerin can damarıdır, hiç şüphe yok ki, gelecekte de bu böyle olacaktır. Fakat amacını çoktan unutmuş bazı insan grupları Atatürkçülüğü, halkın özünden kolayca çekip atmaya Atatürk'ü de herkes gibi saymaya hevesleniyorlar.ADD yani Atatürkçü Düşünce Derneğinin 9. kurulunda yapılan konuşmalar da bu boş heveslere bir örnektir. Kurulda Kabe ile Anıtkabir'i karşılaştıran bazı üyeler, Anıtkabir'i Kabe'den üstün sayarak, hem Türk milletine, hem Müslümanlığa, hem de ebediyete göçmüş bir ruha büyük bir saygısızlık etmişlerdir.Atatürk'ü anlamak herkesin harcı değildir. Atatürk'ü anlamak her şeyden evvel vatan, bayrak sevgisi ve yüce bir inanç ister. Bu nedenle, Atatürkçüyüm diyen herkesi Atatürkçü diye nitelendirmemek ve birilerini Türk milletinin can damarlarından birisi üzerinden siyaset yapmaktan men etmek gerekmektedir.Atatürk, bayrak, din, vatan elbette ki çok önem arz eden konulardır. Yanlış olan insanların böyle keskin konulardan çıkar sağlamaya çalışmaları ve yüce isimleri kullanmalarıdır. Gidilen yol yanlış, elbette ki sonuçta hüsran olacaktır. Milletimiz, bu tür oyunlara, bu tür kurmaca dünyalara aldanmayacaktır.Atatürkçülük de, din de, vatan da milletin özündedir. Hiçbir kurum bu konuları kendine mal etmeye çalışmamalıdır, bu konular ki zaten Türk milletine mal olmuş konulardır. Aksi takdirde, millet kendisine yapılan yanlışın büyüklüğünde bir bedel ödetir, bu yanlış rüyalara.Kızaracak yüzler nerede?Filistin yine karanlık, ışık hiç uğramadı ki zaten o yalnız yüreklere. Yine bombalar yağıyor küçük bedenlere. Dünya susuyor, korkuyor belki de gerçeklerinden, dünya utanmıyor vazgeçiyor belki de sevgilerinden.Neyin bedelini ödüyor o zavallı insanlar, ne suç işledi ki o küçük eller zincire vuruluyor. Hayatın güzelliğini göremeyen, rüzgarın sesini bile bilmeyen yaralı bir serçe gibi Filistin halkı?Suçlu bugün mü, dün mü, yoksa rengi belli olmayan yarın mı suçlu, kim, suçlu kim?Ölüm yağdıran mermiler mi suçlu, mermiyi taşıyan atmosfer mi, yoksa, tetiği çeken el mi, yoksa suçlu tetiği çektiren beyin mi, suçlu kim, ölümlerin, zulümlerin sebebi ne, kim anlayabilir, kim anlatabilir bu feryadı.Her gün ölüyor o topraklar, fakat yeniden doğuyor yıldızlar. Ama değmiyor bahar yüzlere, yanıyor yüzler alev alev, kalpler gibi, gelecek gibi yanıyor ömür alev alev?Bir taşsa eğer dimdik olmasa da ayakta tutan vatanı vazgeçmez kardeşlerimiz o taştan, avuçlar kanasa da vazgeçmez dindaşlarımız bir karış toprağından.Suçlular hep vardı. Acı olan suçun bedelini masum yüreklerin ödemesi, acı olan onursuz insanların vatan yönetmeleri, yönetirken de birilerinin canına kastetmeleri ve yine acı olan yapılan eziyetlere birilerinin sessiz kalmaları.Filistin halkı yine yalnız, yine acı kaderiyle baş başa?Kim utansın ki bu kanlı tablodan, doğu mu, batı mı kim, kim utansın?
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012