Büyük özlemle beklediğimiz 2002-2003 futbol sezonu yarın start alıyor. Öncelikle bütün takımlarımıza yürekten başarılar diliyoruz. Yine her sezon öncesi klasikleşmiş fair-play ve centilmenlik temennilerinde bulunacağız, fakat bu sezonun tıpkı geçen sene gibi fair-play adına pek parlak geçeceğini sanmıyorum. Daha lig başlamadan felaket tellallığına soyunmak istemiyorum ancak, özellikle üç büyük kulübümüzün beklentilerinin çok büyük olduğu bir ortamda sezon içinde istenmeyen gerginliklerin olmaması mümkün görünmüyor. Bu söylediklerimizi adeta tasdikleyen bir karar da İstanbul valiliğinden geldi. Bundan sonra takımlar deplasman maçlarına taraftar götüremeyecekler. Bu kararın tüm takımlar için geçerli olduğu söyleniyor ama bana göre üç büyüklerin aralarında oynayacakları derbi maçlarındaki stad anarşisini önlemek amacıyla alınmış bir karar. Tabiki böyle bir karar dünya üçüncüsü olmuş bir ülkenin ligine hiç de yakışmadı. Özellikle dünya kupasında görmeye alıştığımız stad içi ve dışı güzel görüntüleri ligimize taşımak istediğimiz şu günlerde bu isteğimizi bir başka bahara ertelememiz gerektiğini birkez daha açıkça gördük. Daha lig başlamadan belki biraz karamsar bir tablo çizdik, umarım kavgasız, gürültüsüz bir sezon yaşarız.
Zorlu geçmesini beklediğimiz yarış öncesi biraz da üç büyüklere değinelim. Galatasaray iki senelik ayrılıktan sonra kavuştuğu Fatih Terim'le ligin en büyük şampiyonluk adayı olarak göze çarpsa da, takımın özellikle forvet hattındaki eksikliğin giderilmemesi ve çok şey beklediği yıldızları Hasan Şaş ve Baliç'in istenilen performansı bir türlü yakalayamamaları Terim'i düşündürüyor. Hasan Şaş'la transfer hakkında sezon sonuna kadar görüşmeyecek olan yönetim bana göre çok büyük bir hata yapmıştır. Hasan Şaş seneye serbest kalacağından daha sezon bitmeden bir çok teklif gelecek ve bu da Hasan'ın performansını hem ligde hemde Şampiyonlar Ligi'nde olumsuz yönde etkileyecektir. Fenerbahçe ise her sezon gelenek haline getirdiği bomba transferleri bu senede yapmayı ihmal etmedi. Dünyaca ünlü Ariel Ortega ve Washington'u kadrosuna katan sarı lacivertli takım, geçen seneki kadrosunu da hemen hemen tamamını korudu. Hazırlık maçlarından edindiğimiz izlenime göre F.Bahçe bu sezon sonuca giden oyuncuların çokluğuyla kolay gol bulacağa benziyor. Defansta problemlerini çözen bir Fenerbahçe ligde ve Avrupa'da büyük başarılar kazanabilir. Fener taraftarı takımından ve yeni transferlerden memnun olmasına rağmen teknik direktör Lorant'ın hala yeterli olup olmadığını tartışıyor.
Gelelim ligin en renkli takımı Beşiktaş'a. Galatasaray'ın kısıtlı kadrosunu şampiyon yapıp Avrupa'da başarılar kazandıran Lucescu'yu göreve getiren Beşiktaş'ta bu sezon 100. yıl stresi hakim. Camianın hasret kaldığı şampiyonluğu 100. yılda tattırmak için büyük çaba sarfeden Beşiktaş yönetimi sayısal olarak diğer takımlardan daha fazla transfer yaptı. Bir çok yıldızı bünyesinde barındıran takımda yıldızlardan çok takım oyununun öne çıkması gerekiyor. Beşiktaş, hazırlık maçlarında eksik kadroyla oynaması nedeniyle istediği sonuçları alamadı. Sakatların iyileştiği ve uyum sorununun aşıldığı dönemlerde futboluyla keyif veren bir Beşiktaş izleyebiliriz.
Zorlu geçmesini beklediğimiz yarış öncesi biraz da üç büyüklere değinelim. Galatasaray iki senelik ayrılıktan sonra kavuştuğu Fatih Terim'le ligin en büyük şampiyonluk adayı olarak göze çarpsa da, takımın özellikle forvet hattındaki eksikliğin giderilmemesi ve çok şey beklediği yıldızları Hasan Şaş ve Baliç'in istenilen performansı bir türlü yakalayamamaları Terim'i düşündürüyor. Hasan Şaş'la transfer hakkında sezon sonuna kadar görüşmeyecek olan yönetim bana göre çok büyük bir hata yapmıştır. Hasan Şaş seneye serbest kalacağından daha sezon bitmeden bir çok teklif gelecek ve bu da Hasan'ın performansını hem ligde hemde Şampiyonlar Ligi'nde olumsuz yönde etkileyecektir. Fenerbahçe ise her sezon gelenek haline getirdiği bomba transferleri bu senede yapmayı ihmal etmedi. Dünyaca ünlü Ariel Ortega ve Washington'u kadrosuna katan sarı lacivertli takım, geçen seneki kadrosunu da hemen hemen tamamını korudu. Hazırlık maçlarından edindiğimiz izlenime göre F.Bahçe bu sezon sonuca giden oyuncuların çokluğuyla kolay gol bulacağa benziyor. Defansta problemlerini çözen bir Fenerbahçe ligde ve Avrupa'da büyük başarılar kazanabilir. Fener taraftarı takımından ve yeni transferlerden memnun olmasına rağmen teknik direktör Lorant'ın hala yeterli olup olmadığını tartışıyor.
Gelelim ligin en renkli takımı Beşiktaş'a. Galatasaray'ın kısıtlı kadrosunu şampiyon yapıp Avrupa'da başarılar kazandıran Lucescu'yu göreve getiren Beşiktaş'ta bu sezon 100. yıl stresi hakim. Camianın hasret kaldığı şampiyonluğu 100. yılda tattırmak için büyük çaba sarfeden Beşiktaş yönetimi sayısal olarak diğer takımlardan daha fazla transfer yaptı. Bir çok yıldızı bünyesinde barındıran takımda yıldızlardan çok takım oyununun öne çıkması gerekiyor. Beşiktaş, hazırlık maçlarında eksik kadroyla oynaması nedeniyle istediği sonuçları alamadı. Sakatların iyileştiği ve uyum sorununun aşıldığı dönemlerde futboluyla keyif veren bir Beşiktaş izleyebiliriz.
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012