Fotosentez ile organik madde üretimi, yalnız bitkiler ve bazı bakteriler tarafından yapılabilmektedir. Diğer canlıların ise, fotosentez ile organik madde yapabilme kabiliyetleri yoktur. Otçul hayvanlar ve böceklerin yaşam faaliyetleri ve gelişimlerini sürdürebilmeleri için, besin kaynağı olarak, bitkileri kullanmak zorundadırlar. Etçil hayvanların yaşam faaliyetleri ve gelişimleri için ise, otçul hayvanlar ve böceklerin besin olarak tüketilmesi ile mümkün olmaktadır. Hayvanlar tarafından alınan besin maddeleri sindirildikten sonra, bir kısmı enerjiye dönüştürülerek yaşam faaliyetlerinde ve diğer kısmı ise vücutlarının büyüme ve gelişiminde kullanılır. Böylece alınan besin maddelerinin bir kısmı, hayvansal ürüne dönüştürülmüş ve hayvan üzerinde birikmiş olmaktadır. Netice itibariyle, bitkisel organik besin maddeleri hayvansal ürüne dönüşmüş olur. Hayvanların yarayışlı olanları da bazen insanlar tarafından av olarak kullanılmaktadır.
Yapılan araştırmalara göre ılıman iklim bölgelerinde bulunan ülkelerde, bir hektarlık orman ekosistemi alanına düşen güneş enerjisinin %99'u sıcaklık, yansıma ve iletim olaylarına harcanmaktadır. Geriye kalan %1'lik güneş enerjisi, bitkiler tarafından fotosentez ile organik besin maddelerine (bitkisel ürüne) dönüştürülmektedir. Bu bitkisel ürünün %50'si, bitkilerin yaşam faaliyetleri için harcanmaktadır. Geriye kalan %30'luk bitkisel ürün bitkilerin kendi bünyelerinde depo edilmekte ve %20'si de hayvanlara geçmektedir. Hayvanlara geçen %20'lik bitkisel ürünün %16,2'lik kısmı hayvanların yaşam faaliyetleri için harcanmakta ve %3,8'lik kısmı da hayvanların bünyelerinde hayvansal ürün olarak depo edilmektedir. Sonuç olarak, %1'lik güneş enerjisinin %66,2'si bitki ve hayvanların yaşam faaliyetlerine harcanmakta ve %33,8'si de bitki ve hayvanların bünyelerine büyüme ve gelişmeleri için depo edilmiş olmaktadır. Bu duruma göre hayvanlar, yedikleri besinin en fazla beşte birini hayvansal ürüne dönüştürebilmektedir. Sonuç olarak bitkilerin ürettiği organik besin maddeleri, yem olarak hayvandan hayvana geçerken önemli bir kısmı yaşam faaliyetleri (terleme ve solunum) için harcanır.
Bitkisel ürünün zincirleme halinde hayvandan hayvana geçmesi, yaşam faaliyetleri için harcanan miktarın artmasına neden olmaktadır. Orman ekosisteminde bitki ile beslenen hayvanlar bitkilere oldukça zarar verirler. Ancak, bu zararlıları yiyerek geçinen hayvanlar sayesinde, bitki zararlılarının sayısı belirli bir dengede tutulmaktadır.
Ölen bitki ve hayvanlar, mikro organizmalar (ayrıştırıcılar) tarafından parçalanarak, mikro organizmalar ile birlikte toprağa karışmakta ve tekrar inorganik maddelere dönüşmüş olmaktadır. Bu dönüşüm esnasında, organik maddeler inorganik maddeler halinde toprağa, suya ve havaya karışmakta, ayrıca ısı açığa çıkmaktadır. Mikroorganizmalar, orman ekosisteminde enerji ve mineral madde dolaşımına hizmet etmektedir. Bu hizmetleri sayesinde, topraktaki mineral eksikliği giderilmekte ve toprağın fiziksel özelliği bitkiler açısından daha yarayışlı hale gelmektedir.
Jeolojik devirlerde çok yaygın ve aşırı miktarda olan orman ve hayvanların, yeryüzünün litosfer (taş küre) tabakasındaki levhaların tektonik hareketleri sonucu, litosferin derin katmanları arasına gömüldüklerinden organik yapıları bozulmamış fakat, ısı ve basınç yardımıyla bugünün kömür ve petrol yataklarını oluşturmuştur. Orman ekosistemi tabanındaki litosferin üst kısımlarında bulunan çeşitli madenler ve anakaya ile bunların oluşturduğu kil, çakıl, kum, toprak ve humus maddeleri de orman ürünlerinden sayılmaktadır. İnsanlar, bu ürünleri çeşitli amaçları için kullanmaktadır. Cansız maddeler, genellikle tükenir özelliktedir. Cansız orman ürünlerinden faydalanılırken, orman ekosistemine çok kere büyük zararlar verilmektedir. Açık alan maden işletmeciliğinde ise, genellikle orman varlığı ortadan kaldırılmaktadır. Orman varlığının yok edilmesi sonucunda ise, kıraç arazilere, oksijensiz-sağlıksız bir yaşama, birçok canlının yaşayamadığı bir ortama ve daha katı bir karasal iklime mahkûm olmak zorunda kalırız. Bu nedenlerle, orman ekosistemlerini ranta dayalı siyasi düşüncelerle değil, tüm topluma yararlı olacak biçimde akıllı ve planlı bir işletmecilikle yönetmeliyiz.
- Ormancılıkta araştırma yöntemi / 28.03.2022
- Orman üretim araştırmaları / 21.03.2022
- Sosyo-ekonomik konumu iyileştirmek / 15.03.2022
- Ağaç soyunu iyileştirmek / 08.03.2022
- Ortamın verim gücünü arttırmak / 01.03.2022
- Meşcerede aralama kesimleri / 22.02.2022
- Ormanda üretim nasıl arttırılır? / 15.02.2022
- Meşcere kuruluşunu düzenlemek / 07.02.2022
- Meşcere kuruluşunu düzenlemek / 01.02.2022