Dünkü yazımızda sahabenin dokunulmaz olmadığını, bazılarının Resûlullah'ın (s.a.a.) ölümünden sonra yanlış yapacağını, bâtıla düşeceğini Sünni kaynaklı hadisler ile açıklamıştık.
Bugün ise Resulullah'ın ölümünden sonra, Hz. Fâtıma'ya yapılanları hatırlayacağız.
Bilindiği üzere Hz. Fâtıma (a.s.) çok genç yaşta hayata gözlerini yumdu.
Peki, Hz. Fâtıma neden erken yaşta vefat etti?
Onun vefat etmesine neden olan şey neydi?
Gerçekten Hz. Fâtıma'nın evi darp edildi mi?
Hz. Fâtıma dövüldü mü?
Gelin bu soruların cevabını birlikte, kaynakları ile verelim.
Resûlullah (s.a.a.), "Fâtıma, benim bir parçamdır, her kim onu öfkelendirirse beni öfkelendirmiştir" diye buyurarak kendisinden sonra Hz. Fâtıma'ya nasıl davranılması gerektiği konusunda çok önemli bir ipucu vermiştir bize.
Ve Kur'an'da Peygamberi üzen ve incitenler, dolayısı ile Hz. Fâtıma'yı üzüp incitenler için şöyle buyrulmuştur:
"Allah'ın Resulünü incitip, eziyet edenler için mutlaka elem verici bir azap vardır."
Ehl?i Sünnet'in meşhur muhaddislerinden İbn Ebu Şeybe (159?235), "el? Musannef" adlı kitabında sahih senetle şöyle rivayet etmiştir:
"Ebu Bekir, kendisine biat etmeyip Hz. Ali'nin evinde toplananları aramaya koyulmuş ve Ömer'i bu iş için onların peşi sıra göndermişti. Ömer, onlar Hz. Ali'nin evinde olduğu sırada oraya gelerek dışarı çıkmaları için bağırdı. Ancak onlar dışarı çıkmaktan kaçındı. Bunun üzerine Ömer odun getirmelerini isteyerek şöyle dedi: 'Ömer'in canı elinde olana and olsun ki dışarı çıkın yoksa içindekilerle birlikte ateşe vereceğim!' Birisi, 'Ey Ebu Hafs! (Ömer'in künyesi) Peygamberin kızı Fâtıma da buradadır' dedi. Ömer, 'O da olsa fark etmez' dedi."
Bakınız bu olayı kaydeden diğer sahih Ehl?i Sünnet kaynakları şunlardır:
Ahmed b. Yahya b. Cabir Belazuri'nin (ö. 270) Ensabu'l?Eşraf adlı kitabı,
Abdullah b. Müslim İbn Kuteybe Deyneveri'nin (212? 276) el?İmame ve's?Siyase kitabı,
Muhammed b. Cerir Taberi'nin (ö. 310) meşhur tarih kitabı,
Şahabuddin Ahmed'in (ö. 463) el?Akdü'l?Ferid kitabıdır.
Saldırı gerçekleşmiştir!
Bu konuyu İbn Atiyye'nin el?İmamet ve'l?Hilafet kitabında şöyle açıklamıştır:
"Ebu Bekir, kendisi için halktan tehdit, kılıç ve zorla biat aldıktan sonra Ömer, Kunfuz ve bir grubu Hz. Ali ve Hz. Fâtıma'nın evine gönderdi. Ömer odun toplayarak evin kapısını yaktı!"
Bu rivayetin devamında bazı tabirler kullanılmıştır, ancak kalem onları beyan etmekten acizdir!
Zehebi, Mizanu'l?İ'tidal kitabında ise şu açıklamalar yer almaktadır:
"Kuşkusuz, Ömer Hz. Fâtıma'ya bir tekme vurarak, Muhsin adındaki çocuğunu düşürdü!"
Bu saldırının gerçekleştiği ve Hz. Fâtıma'nın darp edildiği ile ilgili de mevcut birçok kaynak vardır. Fakat biz yeterli olduğu kanaatindeyiz.
Bu açık ve net belgelere rağmen bu acı hadise hâlâ "şehadet efsanesi" olarak mı adlandırılacak?
Ümidimiz, uykuda olan insanların uyanması ve tarihin köşe bucağında zikredilen hakikatlerin saklanmayarak inkâr edilmemesidir.
"Vema aleyna ille'l belağ/Bize düşen ancak bir tebliğdir." (Yasin/17)
Bugün ise Resulullah'ın ölümünden sonra, Hz. Fâtıma'ya yapılanları hatırlayacağız.
Bilindiği üzere Hz. Fâtıma (a.s.) çok genç yaşta hayata gözlerini yumdu.
Peki, Hz. Fâtıma neden erken yaşta vefat etti?
Onun vefat etmesine neden olan şey neydi?
Gerçekten Hz. Fâtıma'nın evi darp edildi mi?
Hz. Fâtıma dövüldü mü?
Gelin bu soruların cevabını birlikte, kaynakları ile verelim.
Resûlullah (s.a.a.), "Fâtıma, benim bir parçamdır, her kim onu öfkelendirirse beni öfkelendirmiştir" diye buyurarak kendisinden sonra Hz. Fâtıma'ya nasıl davranılması gerektiği konusunda çok önemli bir ipucu vermiştir bize.
Ve Kur'an'da Peygamberi üzen ve incitenler, dolayısı ile Hz. Fâtıma'yı üzüp incitenler için şöyle buyrulmuştur:
"Allah'ın Resulünü incitip, eziyet edenler için mutlaka elem verici bir azap vardır."
Ehl?i Sünnet'in meşhur muhaddislerinden İbn Ebu Şeybe (159?235), "el? Musannef" adlı kitabında sahih senetle şöyle rivayet etmiştir:
"Ebu Bekir, kendisine biat etmeyip Hz. Ali'nin evinde toplananları aramaya koyulmuş ve Ömer'i bu iş için onların peşi sıra göndermişti. Ömer, onlar Hz. Ali'nin evinde olduğu sırada oraya gelerek dışarı çıkmaları için bağırdı. Ancak onlar dışarı çıkmaktan kaçındı. Bunun üzerine Ömer odun getirmelerini isteyerek şöyle dedi: 'Ömer'in canı elinde olana and olsun ki dışarı çıkın yoksa içindekilerle birlikte ateşe vereceğim!' Birisi, 'Ey Ebu Hafs! (Ömer'in künyesi) Peygamberin kızı Fâtıma da buradadır' dedi. Ömer, 'O da olsa fark etmez' dedi."
Bakınız bu olayı kaydeden diğer sahih Ehl?i Sünnet kaynakları şunlardır:
Ahmed b. Yahya b. Cabir Belazuri'nin (ö. 270) Ensabu'l?Eşraf adlı kitabı,
Abdullah b. Müslim İbn Kuteybe Deyneveri'nin (212? 276) el?İmame ve's?Siyase kitabı,
Muhammed b. Cerir Taberi'nin (ö. 310) meşhur tarih kitabı,
Şahabuddin Ahmed'in (ö. 463) el?Akdü'l?Ferid kitabıdır.
Saldırı gerçekleşmiştir!
Bu konuyu İbn Atiyye'nin el?İmamet ve'l?Hilafet kitabında şöyle açıklamıştır:
"Ebu Bekir, kendisi için halktan tehdit, kılıç ve zorla biat aldıktan sonra Ömer, Kunfuz ve bir grubu Hz. Ali ve Hz. Fâtıma'nın evine gönderdi. Ömer odun toplayarak evin kapısını yaktı!"
Bu rivayetin devamında bazı tabirler kullanılmıştır, ancak kalem onları beyan etmekten acizdir!
Zehebi, Mizanu'l?İ'tidal kitabında ise şu açıklamalar yer almaktadır:
"Kuşkusuz, Ömer Hz. Fâtıma'ya bir tekme vurarak, Muhsin adındaki çocuğunu düşürdü!"
Bu saldırının gerçekleştiği ve Hz. Fâtıma'nın darp edildiği ile ilgili de mevcut birçok kaynak vardır. Fakat biz yeterli olduğu kanaatindeyiz.
Bu açık ve net belgelere rağmen bu acı hadise hâlâ "şehadet efsanesi" olarak mı adlandırılacak?
Ümidimiz, uykuda olan insanların uyanması ve tarihin köşe bucağında zikredilen hakikatlerin saklanmayarak inkâr edilmemesidir.
"Vema aleyna ille'l belağ/Bize düşen ancak bir tebliğdir." (Yasin/17)
M. Haydar AKYAVUZ / diğer yazıları
- ‘Biz korkuyu Kerbela'da bıraktık’ / 30.05.2020
- Anneler Günü’nde Ebe Anne / 12.05.2020
- O bir davetçiydi / 10.05.2020
- Kardeşlerim / 27.04.2020
- Amerika kaybedecek! / 10.01.2020
- Röportaj: CHP İl Gençlik Başkanı Ali Rıza Tufan / 21.12.2018
- Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) / 18.12.2018
- Şıkşıkiye Hutbesi / 27.10.2018
- Kahrolsun bazı şeyler / 04.05.2018
- Üniversiteme dokunma / 29.04.2018
- Anneler Günü’nde Ebe Anne / 12.05.2020
- O bir davetçiydi / 10.05.2020
- Kardeşlerim / 27.04.2020
- Amerika kaybedecek! / 10.01.2020
- Röportaj: CHP İl Gençlik Başkanı Ali Rıza Tufan / 21.12.2018
- Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) / 18.12.2018
- Şıkşıkiye Hutbesi / 27.10.2018
- Kahrolsun bazı şeyler / 04.05.2018
- Üniversiteme dokunma / 29.04.2018