İETT'den cevap

8 Mayıs 2003 tarihinde bu köşede "İETT Şoförleri: "Başbakan oldu bizi unuttu" başlıklı bir makale yer almıştı.

Yazının ardından İETT Genel Müdürlüğü yazılı bir açıklama gönderdi.

Cevap hakkına olan saygımdan dolayı bu yazıyı aynen yayınlıyorum.

Bir sonraki yazıda benim de cevap hakkım yer alacak.

"İETT Genel Müdürlüğü, kaliteli ve güvenli hizmet anlayışı içinde çalışma programını yürütüyor. Amaç İstanbullunun hızlı, güvenli, konforlu olarak seyahat etmesidir. İETT, bu amaca ulaşmak için, gelişen teknoloji ve yüksek hizmet standardını dikkate alan bir yönetim anlayışıyla hareket ediyor.

İETT bugün on bin çalışanıyla İstanbul'a ulaşım hizmetini veriyor. Bu saat, azami 8 saati bulan çalışma saatleriyle yıllar boyu kışın soğuğunda, yazın sıcağında şoförlük mesleğini yapan bu fedakar insanlar, İstanbul'un yoğun trafiğinde bu hizmeti yerine getiriyor.

İETT Genel Müdürlüğü, gerek personelin sosyal imkanlarının geliştirilerek ücretlerini iyileştirilmesi gerekse çalışma koşullarının teknolojinin getirdiği imkanlarla donatılması için çalışmalarını büyük bir hassasiyetle yürütüyor.

Ancak yetkilerin kullanılması sorunu şu an yargıdadır. İETT'nin bu konuda müdahaleci olması yasal olarak söz konusu değildir. Yargı kararına göre yetkisi kesinleşecek olan sendika ile Toplu İş Sözleşmesi yapılacaktır.

Şu an İETT Genel Müdürlüğüne bağlı iş yerlerinde Belediye-İş Sendikası ile imzalanmış olan 01.03.1996-28.02.1998 yürürlük süreli Toplu İş Sözleşmesi 01.03.1998 tarihinden itibaren hizmet akdi olarak uygulanıyor.

Bu uygulamanın 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve lokavt Kanunun 6. maddesi gereğince yeni bir sözleşme imzalanıncaya kadar devam etmesi hukuki bir zorunluluktur. Yeni dönem toplu iş sözleşmesi yapılabilmesi için sözleşmeye taraf olacak sendikanın yetkisinin kesinleşmesi gerekir.

Şu an işçilerin Toplu İş Sözleşmesi yapılamadığından dolayı sözleşmeden kaynaklanabilecek birikmiş yasal ücret alacakları mevcut değildir.

Şu an işçilerin Toplu İş Sözleşmesi yapılamadığından dolayı sözleşmeden kaynaklanabilecek birikmiş yasal ücret alacakları mevcut değildir.

Ancak, yetki ile ilgili uyuşmazlık sonuçlanmadığından işçilerin daha fazla mağdur olmaması için İETT İdare Encümenince her yıl İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığınca uygulanan Toplu İş Sözleşmesinin verdiği ücretler baz alınarak avans niteliğinde artışlar yapıldı ve yapılıyor.

Bu artışlar sendika yetki probleminin çözülmesi halinde işçilere, ülkenin ekonomik koşulları ve aynı iş kolunda hizmet veren başka kuruluşların verdiği ücretler göz önüne alınarak yapılacaktır.

Toplu İş sözleşmesinin bittiği tarihten itibaren yapılan iyileştirmeler.

01.03.1998-14.07.1997 arası % 70

15.07.1998-28.02.1999 arası % 105

01.03.1999-15.12.1999 arası % 62,45 oranlarında yapıldı ve net avans olarak ödendi.

2000 yılı ile 2001 yılı içindeki artışlar ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve bağlı kuruluşların 23.10.2000 tarihinde sonuçlanan toplu iş sözleşmesindeki % 73.7 ile 01.09.2001'den geçerli olmak üzere % 15 oranlarında İETT işçilerine aynen uygulandı.

15.04.2002 tarihinden geçerli olmak üzere % 15 oranında bir zam daha yapıldı. Ağustos ayında yapılan toplu sözleşme ile birinci yıl için 15.082002 tarihinden itibaren %35 ikinci yıl için ise Mart 2003 tarihinden itibaren % 25 oranında zam yapıldı.

Sonuç itibariyle 6 günlü yani mesaili bir şoförün maaşı net olarak 898 milyon liradır. Yıl içinde aldığı ikramiyelerin aylara paylaşımı ile bu miktar net olarak 1 milyar 93 milyona çıkmaktadır. Bu durumda bir şoförün İETT'ye maliyeti 1 milyar 821 milyon olmaktadır.

Yani İETT şoförlerine yaşadıkları sendikal yetki problemine karşın ücret bazında iyileştirmeler yapılıyor ve ödeniyor. 2002 yılında kamu işçisinin aldığı % 0'lık zamma karşılık İETT Genel Müdürlüğü'nün yaptığı % 50'lik zam, işçisiyle memuruyla bir aile olan kurumumuzun geçim şartlarına karşı çalışanının koruma çabasıdır. Kamuoyu ve İETT işçisi tarafından takdir edilen bu duruma, kimliklerini saklı tuttuğunuz hesabını bilmeyen kişilerce gölge düşürülmeye çalışılması, Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal sorunları iyi bilen İETT işçisinin iş huzurunu bozmaktadır.

Ayrıca ayda bir ücretlerin ödenmesinde şu an gecikmeler söz konusu değildir. Yılın ilk ayında meydana gelen gecikme 9 günü aşmamıştır. Bu bir defaya mahsus olarak meydana gelmiştir. Yazınızda ifade edilen intihar olaylarına ve Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde tedavi görmelerine dair beyanlar doğru değildir. İşçisinin sağlığı hakkında bütün bilgilere sahip olan İETT'nin kayıtlarında bu tür bilgi yoktur. Bu tür hassas konuların konuşulması ve kamuoyuna iddia gibi sunularak istismar edilmesi üzüntü ile karşılanmıştır.Yolcusunun canını, malını ve sevdiklerini emanet alan İETT şoförünü şüphe altında bırakan bu ifadeler gerçek dışıdır.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi İştiraklerinden KİPTAŞ A.Ş. personeli olup İETT'de "hizmet alımı ihalesi ile" çalışan 1829 işçinin Toplu İş Sözleşmeleri 17 ağustos 2002 tarihinde imzalandı. Aldıkları maaşlar diğer işçi personelimizle aynı değerlerdedir. Bu işçiler de çalıştıkları kurumun kadrolu personelidir.

Bütün bunlar değerlendirildiğinde yazınızda beyan ile iddia olunan hususların gerçek dışı veya abartılmış oldukları ortaya çıkmaktadır."

İETT'nin cevabı böyle.

Buna ilişkin şoförlerin ve benim diyeceklerim bir sonraki Ayrıntılar'da yer alacak.