Okudunuz mu?
Kontrolden çıkan misyonerlik faaliyetlerine karşı Diyanet kontrfaaliyete/karşı atağa geçmiş.
Duy da inanma değil, duy ve inan.
Başkanlık, il müftülüklerine gönderdiği talimatla "irşat ekipleri" oluşturulmuş ve çalışmalara da başlamışlar.
Geç alınmış olsa da, son derece yerinde bir karar.
Velakin,
Dur biraz sakin.
Başında, geçen hafta, Kanal 7'de İskele Sancak, bu kadar olur ancak programına konuk olup, kurban, hac, sünnet, hadis ve benzeri dini konularda yaptığı o tuhaf açıklamalıyla gündemi meşgul eden bir kişinin bulunduğu Diyanet mi bu milleti irşat edecek?
İyi de Diyanet'i kim irşat edecek?
Herkes bilir ki, misyonerin ana gayesi, hedef seçtiği kişiye dini hakkında vesvese vermek, gönlünde şüpheler uyandırmaktır.
Söz konusu programa katılan Başkan bu "vesveseleri" hiçbir misyonerin başaramayacağı oranda vermedi mi izleyenlere?
Aleyhte yaptığımız programlara gelen izleyici mesajlarını görmeliydiniz.
Meltem TV ailesi, Yeni Mesaj Gazetesi bu konuşmaya tepkisi gösterince başkan bir daha açıklama yapmak zorunda kalmış.
Ama öyle bir açıklama ki, "özrü kabahatinden büyük."
Hani o padişah fıkrasında vardı ya.
Müslüman kesimin himmetleriyle kurulan şol TV de tashih kabilinden programı bir daha vermek zorunda kaldı.
Tabi eğer olduysa.
"Ne camiden, ne kilise olma" yayın ilkesini benimsemiş bazı muhafaza-kâr gazeteler de sayfalarının kıyısında köşesinde Başkan'a tepki gösterdiler tabi. İnkar etmemek lazım.
Misyoner için en mümbit zemin dini hakkında yeterli bilgi ve o bilgiyi pratiğe dökerek hayatına geçiremeyen tiplerdir.
Bu tipler bir de din kurumunun en başındaki insanın ağzından, inançlarını sarsacak açıklamaları da duyunca, işte o zaman yandı gülüm keten helva.
Dini her meseleye yorum getirirken, mesela ibadet konusunda konuşurken; "bu konu Yahudilikte de, Hıristiyanlıkta da, hatta Budizm'de de böyledir" gibi bir tuhaf yaklaşımda bulunan bir Diyanet Başkanının misyonerlik aleyhinde yapacağı irşat, ne kadar etkili olur ki?
Önceki Başkan, Diyanet tarihinde kilise kurdelesi kesip "ibadete" açan ilk başkandı.
(03.10.2001-www.hurriyetim.com.tr)
Ben bu "tarihinde ilk" icraat aleyhinde birkaç yazı yazmıştım.
Cevap olarak gelen fax'lar bendedir.
O zamanlar neredeydi ki bu "irşat ekibi?"
Bir son not;
Türkiye'de misyonerlik faaliyetlerinin bu denli pervasızcalaşması o meşhur "Dinlerarası Diyalog" sürecinin ürünü değil mi?
Ve o sürecin baş mimarı olan zat bugün Diyanetimizden sorumlu olan zattan başka biri mi?
Her ne olursa olsun, bu "irşat" çalışmalarına katılan arkadaşlara başarılar dilerim.
Bizden bir talepleri olursa, hiçbir mazerete sığınmadan yapmaya hazırız.
Yeter ki altından bir "Çapanoğlu çıkmasın."
Kontrolden çıkan misyonerlik faaliyetlerine karşı Diyanet kontrfaaliyete/karşı atağa geçmiş.
Duy da inanma değil, duy ve inan.
Başkanlık, il müftülüklerine gönderdiği talimatla "irşat ekipleri" oluşturulmuş ve çalışmalara da başlamışlar.
Geç alınmış olsa da, son derece yerinde bir karar.
Velakin,
Dur biraz sakin.
Başında, geçen hafta, Kanal 7'de İskele Sancak, bu kadar olur ancak programına konuk olup, kurban, hac, sünnet, hadis ve benzeri dini konularda yaptığı o tuhaf açıklamalıyla gündemi meşgul eden bir kişinin bulunduğu Diyanet mi bu milleti irşat edecek?
İyi de Diyanet'i kim irşat edecek?
Herkes bilir ki, misyonerin ana gayesi, hedef seçtiği kişiye dini hakkında vesvese vermek, gönlünde şüpheler uyandırmaktır.
Söz konusu programa katılan Başkan bu "vesveseleri" hiçbir misyonerin başaramayacağı oranda vermedi mi izleyenlere?
Aleyhte yaptığımız programlara gelen izleyici mesajlarını görmeliydiniz.
Meltem TV ailesi, Yeni Mesaj Gazetesi bu konuşmaya tepkisi gösterince başkan bir daha açıklama yapmak zorunda kalmış.
Ama öyle bir açıklama ki, "özrü kabahatinden büyük."
Hani o padişah fıkrasında vardı ya.
Müslüman kesimin himmetleriyle kurulan şol TV de tashih kabilinden programı bir daha vermek zorunda kaldı.
Tabi eğer olduysa.
"Ne camiden, ne kilise olma" yayın ilkesini benimsemiş bazı muhafaza-kâr gazeteler de sayfalarının kıyısında köşesinde Başkan'a tepki gösterdiler tabi. İnkar etmemek lazım.
Misyoner için en mümbit zemin dini hakkında yeterli bilgi ve o bilgiyi pratiğe dökerek hayatına geçiremeyen tiplerdir.
Bu tipler bir de din kurumunun en başındaki insanın ağzından, inançlarını sarsacak açıklamaları da duyunca, işte o zaman yandı gülüm keten helva.
Dini her meseleye yorum getirirken, mesela ibadet konusunda konuşurken; "bu konu Yahudilikte de, Hıristiyanlıkta da, hatta Budizm'de de böyledir" gibi bir tuhaf yaklaşımda bulunan bir Diyanet Başkanının misyonerlik aleyhinde yapacağı irşat, ne kadar etkili olur ki?
Önceki Başkan, Diyanet tarihinde kilise kurdelesi kesip "ibadete" açan ilk başkandı.
(03.10.2001-www.hurriyetim.com.tr)
Ben bu "tarihinde ilk" icraat aleyhinde birkaç yazı yazmıştım.
Cevap olarak gelen fax'lar bendedir.
O zamanlar neredeydi ki bu "irşat ekibi?"
Bir son not;
Türkiye'de misyonerlik faaliyetlerinin bu denli pervasızcalaşması o meşhur "Dinlerarası Diyalog" sürecinin ürünü değil mi?
Ve o sürecin baş mimarı olan zat bugün Diyanetimizden sorumlu olan zattan başka biri mi?
Her ne olursa olsun, bu "irşat" çalışmalarına katılan arkadaşlara başarılar dilerim.
Bizden bir talepleri olursa, hiçbir mazerete sığınmadan yapmaya hazırız.
Yeter ki altından bir "Çapanoğlu çıkmasın."
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024