Kabahat hukukta değil siyasilerde

Bazı etnik gruplara özel imtiyazlar vermenin ülkeyi bölünmeye götüreceğini söyleyen Prof. Dr. Haydar Baş, "Uygulamada yanlışlıklar varsa bu hukukun kabahati değil, uygulayan siyasilerin kabahatidir" dedi.

 

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Almanya'nın başkenti Berlin'de katıldığı Ekoanaliz programında Anayasa değişikliği çalışmaları üzerine kendisine sorulan sorulara, "Asker iki yıl milletin önüne koydu. Bunlar partilere bazı kurum ve kuruluşlara üç günde istediğini ilave edin, istediğinizi çıkartın teklifiyle gönderdi. Ve ardından Meclis'e getirdi. Bu derme çatma, yargıyı kendi tasarrufuna alabilme hareketidir" şeklinde cevap verdi. Prof. Dr. Haydar Baş son yazdığı İmam Ali ve Hz. Fatıma adlı eserlerini niçin yazdığını açıkladı. "Bu eserlerde bana ait bir tek satır yoktur. Hepsi kaynaktır" diyen BTP Genel Başkanı, "Meselenin içine girdim. Bir İmam Ali tanıdım ki, aman Allahım, Allah'ın Peygamberden sonra en çok sevdiği, Cenabı Peygamberin sahabenin içerisinde adeta tek örnek gördüğü insan" diye konuştu.

Uygulamadaki yanlışlar siyasetin kabahatidirProf. Dr. Haydar Baş'a Berlin'de AKP hükümetinin açılım politikası da soru olarak yöneltildi. "Açılım adı altında etnik gruplara imtiyazlar vermek ülkeyi bölünmeye götürür" diyen BTP Genel Başkanı çok önemli açıklamalar yaptı. Prof. Dr. Baş şöyle konuştu: "Türkiye'de bize diyorlar; 'Siz etnik gruplara bir takım haklar tanıyacaksınız. Yani imtiyaz yasaları çıkaracaksınız. Kürtler için, Lazlar için ayrıcalık, Çerkezler için ayrıcalık? Böyle bir hukuk anlayışı Türkiye'yi bölünmeye götürür. Bölünen bir ülkede de hiçbir zaman bereket olmaz, her gün kavga olur. Çünkü o zaman herkes ben-ben iddiasıyla -Allah korusun- birbirini yer. Hâlbuki şu anda vatandaşlık haklarına bakarsanız, Laz için, Kürt için, Türk için aynı olduğunu görürsünüz. Uygulamada yanlışlıklar varsa bu hukukun kabahati değil, uygulayan siyasilerin kabahatidir. Eğer biz bunların tamamına hak vereceksek ayrıcalık yapmadan tamamına hak vermemiz lazım. Verdiğimiz haklar herkesi kuşatması lazım."

Aleviler'e haklarını biz vereceğizBağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş bir soru üzerine Kürt açılımından sonra Alevi açılımıyla ilgili olarak görüşlerini de aktardı. Prof. Dr. Baş şunları söyledi: "Bunların samimi oldukları kanaatinde değilim. 2002 yılından bu tarafa iktidarda olan bu insanlar Alevilere bu güne kadar ne hak verdiler? Ben verdikleri bir hak bilmiyorum. Hiçbir hak vermediler. Bu güne kadar hak vermeyen adamlar bundan sonra hangi hakkı verebilir? Bütün Alevi kardeşlerime haklarını ben vereceğim. Bunda kuşkunuz olmasın."

Peygamberden sonra Allahın en çok sevdiği kulGurbetçi vatandaşlarımız Prof. Dr. Haydar Baş'a son yayınlanan İmam Ali ve Hz. Fatıma eserlerini de sordu. "Bu eserleri neden yazmayı düşündünüz?" şeklindeki soruya BTP Genel Başkanı şu cevabı verdi: "Hatay ilinde bir camiye uğradık, namazı kıldık. Bana, 'Burasını kim yaptı biliyor musunuz?' diye sordular. Bilmiyorum, dedim. Burasını Hasan Hüseyin dede yaptırdı, dediler. Benimle namaz kıldı, cami yaptırdı bu Hasan Hüseyin dede. Kafamızdaki şartlanmalar o anda yıkıldı, atıldı. Vay, dedim, bu milleti böyle senelerce birbirine düşman ettiler. O zaman kendi kendime söz verdim. Eğer Alevilik Hz. Ali'yi sevmekse ben de elhamdülillah İmam Ali'ye hayranım ve O'nu çok severim. Meselenin içine girdim. Bir İmam Ali tanıdım ki, aman Allahım, Allah'ın Peygamberden sonra en çok sevdiği, Cenabı Peygamberin sahabenin içerisinde adeta tek örnek gördüğü insan. Bu eserlerde bana ait bir tek satır yoktur. Hepsi kaynaktır. Yani filan âlim şunu dedi, filan ravi şunu dedi. Filan müçtehidin görüşü şudur, İmam Gazali şöyle söylemiştir, İmam-ı Azam şunu demiştir? Yani kendim yazdığım için söylemiyorum bu kitap müthiş bir eserdir."