Bazı kalın kafalar iflah olmaz…
Ne derseniz deyin, ne yaparsanız yapın böyle kafalara tesir edemezsiniz.
İşte böyle kalın kafalar için değil ama Türkiye’nin gerçek durumunu görmek isteyenler için çok önemli bir rapor yayınladı OECD.
Kısa adı OECD olan Ekonomik İşbirliği Ve Kalkınma Örgütü’nün açıkladığı “Eğitimde Eşitlik ve Kalite: Dezavantajlı-Mağdur Okul ve Öğrencilerin Desteklenmesi” başlıklı rapor Türkiye’yle ilgili çok çarpıcı tespitler içeriyor.
Rapora göre Türkiye bazı konularda ısrarla OECD ülkeleri arasında sonuncu olmaktan vazgeçmiyor.
Türkiye’yle ilgili çarpıcı verilerden bazıları şöyle:
-25–34 yaşındakilerden lise eğitimini terk ortalaması yüzde 58’le Türkiye, 34 OECD ülkesi arasında son sırada. En iyi durumdaki Kore’de bu oran sadece yüzde 3. Yaş grubu 64’e uzatıldığında Türkiye’de liseyi bitirmeyenlerin oranı yüzde 70’e çıkıyor.
-Yine 25-64 yaş grubundaki “üniversite mezunlarının” istihdamı sıralamasında ise Türkiye OECD sonuncusu oldu. Türkiye’de üniversite mezunlarının yüzde 71’inin istihdam edildiği ortaya çıktı.
Türkiye’deki bazı bağımsız araştırma kuruluşlarının ortaya koyduğu verileri bir türlü kabullenmek istemeyen kalın kafalar, acaba OECD’nin bu araştırmasından paylarına düşeni alabilecekler mi? Umarım Türkiye’nin gerçeklerini fark etmelerinde bu rapor onlara faydalı olur.
OECD raporunda ifade edilen Türkiye’de üniversiteyi bitiren her 100 mezundan 71’inin iş bulabildiği tespiti bence iyimser bir oran. Mühendis diplomalı madenciler, öğretmen diplomalı çöpçüler, iktisat diplomalı tezgâhtarların olduğu Türkiye’de bu oran bence gerçeği yansıtmaktan çok uzak.
Türkiye’de üniversiteden mezun olan kişilerin kaç tanesinin kendi mesleğiyle ilgili bir işte çalıştığı araştırılırsa ifade etmeye çalıştığım gerçek daha iyi anlaşılacaktır.
Üreteni, istihdam sağlayanları yüksek vergilere mahkûm eden Türkiye’de işsizlik asla azaltılamaz.
Türkiye önce ekonomiye bakış açısını değiştirmeli.
Üretime, tüketime, paraya ve kaynaklara kapitalizm gözlüğüyle bakıldığı sürece Türkiye’ye ekonomik sorunlarından kurtuluş ufukta asla gözükmeyecektir.
Bu bağlamda Türkiye’nin ekonomiye bakış açısının nasıl olması gerektiğini, tüketicinin, üreticinin nasıl desteklenmesi gerektiği, paranın nasıl ekonominin lokomotifi yapılacağını, sürekli büyümenin nasıl sağlanabileceğini, işsizliğin nasıl ortadan kaldırılacağını Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli’nde ifade etmiştir.
Önümüze konulacak ekonomik verilerin artık olumlu olmasını istiyorsak Türkiye’nin ekonomideki bakış açısı Milli Ekonomi Modeli olmalıdır.
Ne derseniz deyin, ne yaparsanız yapın böyle kafalara tesir edemezsiniz.
İşte böyle kalın kafalar için değil ama Türkiye’nin gerçek durumunu görmek isteyenler için çok önemli bir rapor yayınladı OECD.
Kısa adı OECD olan Ekonomik İşbirliği Ve Kalkınma Örgütü’nün açıkladığı “Eğitimde Eşitlik ve Kalite: Dezavantajlı-Mağdur Okul ve Öğrencilerin Desteklenmesi” başlıklı rapor Türkiye’yle ilgili çok çarpıcı tespitler içeriyor.
Rapora göre Türkiye bazı konularda ısrarla OECD ülkeleri arasında sonuncu olmaktan vazgeçmiyor.
Türkiye’yle ilgili çarpıcı verilerden bazıları şöyle:
-25–34 yaşındakilerden lise eğitimini terk ortalaması yüzde 58’le Türkiye, 34 OECD ülkesi arasında son sırada. En iyi durumdaki Kore’de bu oran sadece yüzde 3. Yaş grubu 64’e uzatıldığında Türkiye’de liseyi bitirmeyenlerin oranı yüzde 70’e çıkıyor.
-Yine 25-64 yaş grubundaki “üniversite mezunlarının” istihdamı sıralamasında ise Türkiye OECD sonuncusu oldu. Türkiye’de üniversite mezunlarının yüzde 71’inin istihdam edildiği ortaya çıktı.
Türkiye’deki bazı bağımsız araştırma kuruluşlarının ortaya koyduğu verileri bir türlü kabullenmek istemeyen kalın kafalar, acaba OECD’nin bu araştırmasından paylarına düşeni alabilecekler mi? Umarım Türkiye’nin gerçeklerini fark etmelerinde bu rapor onlara faydalı olur.
OECD raporunda ifade edilen Türkiye’de üniversiteyi bitiren her 100 mezundan 71’inin iş bulabildiği tespiti bence iyimser bir oran. Mühendis diplomalı madenciler, öğretmen diplomalı çöpçüler, iktisat diplomalı tezgâhtarların olduğu Türkiye’de bu oran bence gerçeği yansıtmaktan çok uzak.
Türkiye’de üniversiteden mezun olan kişilerin kaç tanesinin kendi mesleğiyle ilgili bir işte çalıştığı araştırılırsa ifade etmeye çalıştığım gerçek daha iyi anlaşılacaktır.
Üreteni, istihdam sağlayanları yüksek vergilere mahkûm eden Türkiye’de işsizlik asla azaltılamaz.
Türkiye önce ekonomiye bakış açısını değiştirmeli.
Üretime, tüketime, paraya ve kaynaklara kapitalizm gözlüğüyle bakıldığı sürece Türkiye’ye ekonomik sorunlarından kurtuluş ufukta asla gözükmeyecektir.
Bu bağlamda Türkiye’nin ekonomiye bakış açısının nasıl olması gerektiğini, tüketicinin, üreticinin nasıl desteklenmesi gerektiği, paranın nasıl ekonominin lokomotifi yapılacağını, sürekli büyümenin nasıl sağlanabileceğini, işsizliğin nasıl ortadan kaldırılacağını Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli’nde ifade etmiştir.
Önümüze konulacak ekonomik verilerin artık olumlu olmasını istiyorsak Türkiye’nin ekonomideki bakış açısı Milli Ekonomi Modeli olmalıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024