MASAK Başkanı Yaraşlı, klasik suçları izlemekte başarı gösterilmesine karşılık ekonomik suçların önlenemediğini söylerken, "Mantalite değişimine ihtiyaç var" dedi Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurumu (MASAK) Başkanı Gençosman Yaraşlı, klasik suçları izleyip çözmede başarılı olan Türkiye'nin, aynı başarıyı ekonomik suçlarda gösteremediğini belirtti. MASAK ile İtalya Maliye ve Ekonomi Bakanlığı'nın ortaklaşa düzenlediği "Karapara Aklamayı Önleyici Faaliyetlerin Önemi ve FarklıUlusal Birimler Arasında Birlikte Hareketin Rolü" konulu seminerin ardından, Türk ve İtalyan Mali İstihbarat sorumluları, karapara aklamave terörizmin finansmanıyla mücadele konusunda değerlendirmeler yaptı.
Karaparaya yeni önlem şart
MASAK Başkanı Yaraşlı, adına 'ister suç geliri, isterse kayıt dışı' densin suç ekonomisi ile etkin şekilde mücadele edilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'de bu konuda ciddi bir bilinçlenme bulunduğunu kaydeden Yaraşlı, iş dünyasının da 2005'in "kayıt dışınınönlenmesi yılı olması" önerisinde bulunduğunu hatırlattı. Kayıt dışı ekonomi ile suç geliri arasında yakın bir ilişki olduğunu belirten Yaraşlı, "Kayıt dışının önemlice kısmı, aslında bir suçla ilintilidir. Kayıt dışı ekonomi ile bizim uğraştığımız alanın yakın ilgisi vardır. Ülkemizde de artık bu alanlarda topyekün mücadele yönünde bir bilinç gelişti. Herkes, kayıt dışının genişlemesi halinde neler olabileceğinigördü. Artık (Ne var yani, biraz da kayıt dışılık olsun) denilmiyor. Çünkü bunlar, hep suç ekonomisiyle ilintili şeyler. Suç ekonomisi bir şekilde kamu maliyesinin altını oyarsa, ne rekabet eşitliği kalır,ne de dünya çapında rekabet eden bir ekonomi. Aktörler, rekabet için kirli fonları kullanıyorsa, onların amacı ne kaliteli mal üretmektir, ne de dünya çapında rekabet etmektir. Türkiye'de 20 yıldır faaliyet gösteren terör örgütünün nereden ve nasıl finanse edildiğini düşünürseniz, ne demek istediğim daha iyi anlaşılır."
Karaparaya yeni önlem şart
MASAK Başkanı Yaraşlı, adına 'ister suç geliri, isterse kayıt dışı' densin suç ekonomisi ile etkin şekilde mücadele edilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'de bu konuda ciddi bir bilinçlenme bulunduğunu kaydeden Yaraşlı, iş dünyasının da 2005'in "kayıt dışınınönlenmesi yılı olması" önerisinde bulunduğunu hatırlattı. Kayıt dışı ekonomi ile suç geliri arasında yakın bir ilişki olduğunu belirten Yaraşlı, "Kayıt dışının önemlice kısmı, aslında bir suçla ilintilidir. Kayıt dışı ekonomi ile bizim uğraştığımız alanın yakın ilgisi vardır. Ülkemizde de artık bu alanlarda topyekün mücadele yönünde bir bilinç gelişti. Herkes, kayıt dışının genişlemesi halinde neler olabileceğinigördü. Artık (Ne var yani, biraz da kayıt dışılık olsun) denilmiyor. Çünkü bunlar, hep suç ekonomisiyle ilintili şeyler. Suç ekonomisi bir şekilde kamu maliyesinin altını oyarsa, ne rekabet eşitliği kalır,ne de dünya çapında rekabet eden bir ekonomi. Aktörler, rekabet için kirli fonları kullanıyorsa, onların amacı ne kaliteli mal üretmektir, ne de dünya çapında rekabet etmektir. Türkiye'de 20 yıldır faaliyet gösteren terör örgütünün nereden ve nasıl finanse edildiğini düşünürseniz, ne demek istediğim daha iyi anlaşılır."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.