logo
23 NİSAN 2024

Kerbela ağlayarak anlamaktır

29.08.2020 00:00:00

Kerbela, ismiyle müsemma belayı ve üzüntüyü anlatıyor. Aşura, onuncu  demektir. Hepimiz Muharrem ayının onuncu günü olarak anlarız. Kerbela'da yaşananları bir tarihçi veya bir hikayeci gibi anlatmak mümkündür. Anlatırken ve düşünürken ağlamak, üzülmek gözyaşı dökmek çok büyük bir fazilettir. Ehl-i Beyt İmamlarının tamamı bu konuda önemli hatırlatmalar yaparak en güzel örnekleri yaşadılar ve yaşattılar.  

Tarihte en çok ağlayan bazı isimler meşhur olmuştur. Hz Yakup (a.s) Yusuf'una ağlamaktan âmâ oldu. İmam Zeyn el Abidin (a.s) da babası Hüseyin'e çok ağlaması ile meşhurdu. Fakat bu gerçeği çoğumuz bilmeyiz bile. 

Resûlullah, Veda hutbesinde açıkça "Size iki emanet bırakıyorum. Birisi Kur'an-ı Kerim diğeri soyumdan gelen Ehl-i Beyt'im. Onlara uyduğunuz sürece sapıklığa düşmezsiniz" dedi. Bu sözün mefhumu muhalifi şudur: "Eğer Kur'an'a ve Ehl-i Beyt'ime uymazsanız sapıtırsınız." Sonuç ortadadır. Veda Hutbesinde gerekli mesaj güçlü bir şekilde verilmişti. Fakat Zilhicce ayının 18. günü yani Veda Hutbesi'nden bir hafta sonra bu sefer Gadir Hum'da ayeti kerimelerin ikazı sonucu İmam Ali (a.s)'ın hilafeti açıkça ve hiçbir tereddüde mahal vermeyecek şekilde ilan edildi. 

İslam tarihinde hiçbir mesaj bu kadar net ve akıllarda kalacak şekilde ilan edilmemiştir. Resûlullah bir sabah namazı sonrası sahabeye dönerek 'benden sonra halife Ali'dir' deseydi yine bu hüküm geçerli olacaktı. Fakat on binlerin gözü önünde 6 sayfalık bir hutbeden sonra imamet, hilafet, hidayet önderliği ve emiril mü'minin sıfatları sadece İmam Ali ve ondan sonra gelecek olan Ehl-i Beyt İmamlarına verilmiştir. 

Resûlullah'ın rıhletinden sonra Sakife olayı cereyan etti. Bu Ehl-i Beyt'in dışlandığı ve Emevilere saltanat yolunun açıldığı çok kritik bir sapmaydı. Bu sapma 50 sene sonra Kerbela'da vuku bulacak olayları başlattı. 

Emevi saltanatı bir zulüm makinesi gibi çalışıyordu. Emevilerin asıl amacı Ehl-i Beyt anlayışını yok etmekti. Çünkü Emeviler, hilafeti gasp ettiklerinin farkındaydı. Tahtın gerçek sahipleri hayatta oldukları müddetçe onlara bir an bile rahat yoktu. Diğer taraftan Emevilerin atalarını çoğunlukla bizzat Hz. Ali, Bedir'de, Uhut'ta ve Hendek Savaşlarında gebertmişti. Diğer taraftan da cahiliye döneminden beri süregelen Emevi - Haşimi rekabetinde Resûllah'ın gelmesi ile çok gerilere düştüler. Nitekim Yezit, İmam Hüseyin'in mübarek kesik başı Şam'daki sarayına getirilince "Şimdi Bedir Savaşı'nın intikamını aldım. Atalarım beni görseydi muhakkak sevinçten kaplarına sığmazlardı" demiştir. 

İmam Hüseyin (a.s) İslam'ın zahirini dahi korumayan İslam'a ve mü'minlere açıkça düşmanlık eden bir kâfire karşı ayaklanmıştır. Sözüm ona bazı kişilerin tezviratları bu gerçeği değiştirmez. Yok efendim neymiş, Yezit ile Hüseyin arasındaki çekişme sadece bir taht kavgasıymış da, Hüseyin siyasetten anlamıyormuş da vs. vs. Hz. Musa'nın Firavunla mücadelesi neyse, Hz. İbrahim'in Nemrutla mücadelesi ve Resûlullah'ın Ebu Cehil, Ebu Lehep ve diğer müşriklerle mücadelesi neyse İmam Hüseyin'in Yezit'le ve Emevilerle mücadelesi odur. Yani hak-bâtıl mücadelesidir. Hatta İmam Hüseyin'den sonraki bütün Ehl-i Beyt İmamları aynı mücadeleyi hem Emevi hem de Abbasi halifelerine karşı verdiler. 

Yezit, Kerbela'da İmam Hüseyin'in aile efradını ve yarenlerini alçakça katlettikten sonra cinayetlerine son sürat devam etti. Medine'de Hare vakası oldu. Yezit'in katilleri Medine'yi kuşattı. İçinde meşhur sahabilerin de olduğu binlerce kişiyi katletti. Müslüman kadınlara, evet Müslüman kadınlara tecavüz edildi. Hare vakasından sonra 1000'e yakın Hare çocuğunun doğduğu biliniyor. Mekke'ye saldıran Yezit'in köpekleri Kâbe-i Muazzama'yı yaktılar. Evet ne yaptılar? Kâbe'yi yaktılar. Bir insanın dinsiz ve cehennemlik olması için daha neler yapması lazım? Yetmez mi? 

İmam Hüseyin'in kıyamı uyuyan Müslümanları uyandırmak, ceddi Resûlullah'ın dinini ihya etmek, hakkı bâtıla karşı savunmak ve kıyamete kadar bu hafızalarımızdan ve gönüllerimizden silinmeyecek bir olayı bize göstermek içindir. İmam Hüseyin, kendisini iyi niyetlerle Yezit'e karşı uyaran dost ve akrabalarına "Eğer ben haksızlık karşısında bugün kıyam etmez isem kıyamete kadar hiç kimse bâtıla karşı çıkmaz." Gerçekten de İmam Hüseyin sadece hakkın ve hakikatin temsilcisi değil hakikatin  kendisidir. Onunla beraber olmak Resûlullah ile beraber olmak demektir. Onun karşısında olmak da Resûlullah'ın karşısında olmakla eşdeğerdir. 

Bu duygu ve düşüncelerle ağlayalım ama anlayarak ve anlatarak ağlayalım. Bizlere bu gerçekleri bir ömür boyu anlatan, bu uğurda büyük  çileler çeken, yüksek bedeller ödeyen, canıyla, malıyla, ailesiyle, evladıyla, etrafıyla ve  etbaıyla her alanda Ehl-i Beyt için mücadele eden ve rihletinden sonra da mücadele edecek bir kadro ve nesil bırakan çok muhterem genel başkanımız Prof. Haydar Baş hocamızı minnetle ve hasretle yad ediyorum. Bu makale de onun eşsiz Ehl-i Beyt Külliyatı'ndan istifade edilerek kaleme alınmıştır. 

 
Cihat Tekin / diğer yazıları
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
Barzani'den Erdoğan'a teşekkür
'Zor zamanlarımızda yardım etti'
Milli irade 104 yıl önce hakim oldu
23 Nisan kutlu olsun
8 gün önce intihar etmişti
Mezarını açıp cesedi ateşe verdi!
Yatırım değil dizi tavsiyesi verdi
'İzlemeyen kalmasın'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.