Köy yavaş yavaş kayıyor

Kahta merkeze yaklaşık olarak 20 kilometre uzaklıkta bulunan mezranın 1974 yılında aşırı yağışlar nedeniyle kaydığı öğrenildi. Kayma sonrası oluşan yarıklar bugün bile bakıldığında belli olurken köyde yeni yarıkların da oluştuğu görüldü. 38 yıl önce köye gelen yetkililer köyün acilen boşaltılması kararı aldı fakat tüm çabalara rağmen köy bir türlü boşaltılamadı. İmkanları olan köylüler başka yerlere göç etti. Herhangi bir imkanı olmayan köylüler ise çatlak evlerinde yaşamaya devam etti. O dönemde meydana gelen kayma sonrası yıllarca belli aralıklarla sarsıntılar meydana gelmeye başladı. Uzun yıllar herhangi bir sarsıntı olmayan köyde yaklaşık 4 ay önce yeniden sarsıntılar başladı. Meydana gelen sarsıntılar sonucu bir çok evin duvarında çatlaklar meydana geldi. Bazı evlerin de duvarları yıkıldı. Köyün etrafında kayma sonucu çatlamalar oluştu. Atatürk Barajı kıyısına 200 metre uzaklıkta bulunan köyün her geçen gün baraja doğru kaydığı iddia edildi. Her gün meydana gelen sarsıntılar nedeniyle evlerinden korku içinde çıkan köylüler Adıyaman İl Afet Acil Durum Müdürlüğü'ne başvurdu. Adıyaman İl Afet Acil Durum Müdürlüğü'ne dilekçelerle başvuran köylüler acilen köyün boşaltılması gerektiğini, aksi takdirde ciddi felaketlerle karşılaşabileceklerini ifade etti.
Canlarının tehlikede olduğunu ve devletten acil çözüm beklediklerini söyleyen köylülerden Suphi Doğan, “1974 yılında köyde büyük bir deprem oldu. Köy kaydı. O dönemden beri gecede iki, üç defa sallantı oluyor. Yukardan köyün üstüne büyük kayalar düşüyor. Bütün evler çatlamış. Biz devletten bizi buradan çıkartmasını istiyoruz. Biz buradan kurtulmak istiyoruz” dedi.

Sürekli sarsıntı oluyor
Köyde yaşayan Hamza Duran da odada yattıkları zaman sarsıntılar olduğunu ifade ederek, “Yağmurların yağmasıyla yollarımız kapanıyor. Evlerimizin hepsi çatlıyor. Yattığımız zaman sürekli sarsıntı oluyor. Her yer çatlamış. Sürekli korkuyoruz. Kendimizi dışarıya atıyoruz. Bizim köyümüz baraja gidiyor. Sallantıdan dolayı sürekli aşağı kayıyor” şeklinde konuştu.
İki yıl önce sel felaketi de yaşadıklarını söyleyen Mehmet Doğan, “Yağmur yağdı, sel oldu. Okulumuzun bahçe duvarını yıktı. Biz kendi imkanımızla kum ve çimento getirip duvarımızı yaptık. Her sene çok sıkıntı çekiyoruz. Yağmur yağınca çok korkuyoruz. Üzerimize sel geliyor. Büyük kayalar geliyor. Evimizin duvarları yıkılmış, hep çatlamış. Korkuyoruz” dedi.
1974 yılındaki kaymayı gören ve o günden itibaren meydana gelen sarsıntıları yaşayan Mehmet Dündar, “ Köyümüz her gece sallanıyor. Evlerimiz hep çatlamış. Biz gece uyuyamıyoruz. Korkudan dışarıya çıkıyoruz. Devletimizden bize bir çare bulması konusunda ricada bulunuyoruz. Köyümüz derenin içinde. Her zaman yağmur sel oluyor, kayıyor. Devletten bir çare bekliyoruz” şeklinde konuştu.
18 hanesi bulunan köyde yaklaşık olarak 110 kişi yaşıyor. Daha önce köyü terk eden bazı köylülere ait evlerin ise meydana gelen sarsıntılar nedeniyle zamanla yıkıldığı görüldü. (İHA)