Prof. Dr. Haydar Baş'a ait Milli Ekonomi Modeli'ni (MEM) 2013 yılından itibaren tümüyle uygulayan Çin ve Rusya her gün güçlerine güç katarken, Batılı ülkeler de zaman zaman MEM'in bazı projelerini hayata geçirmeye çalışıyor. En güncel örnek Macaristan'da yaşandı. Macaristan'da nüfus günden güne yaşlanıyor.
Mevcut kapitalist anlayışla bırakın bir çözüm bulmayı, sorunları daha da büyüyor.
Doğum oranları, ölüm oranlarının yıllık bazda 40 bin kişi gerisinde kaldı. Var olan genç nüfusları da, Macaristan'ı terk ediyor, daha fazla para kazanmak uğruna Batı ülkelerine, Almanya, İngiltere, Avusturya, İsviçre, İtalya, Hollanda, Belçika, Fransa ve İrlanda'ya göç ediyor. Bu sebeple toplam nüfusu 10 milyonun altına düştü.
Macaristan yönetimi çareyi Kapitalizmde değil, Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nde buldu.
Modelin "Doğum Parası" projesini kendilerine uyarladılar ve azalan nüfusu artırmanın çözümü olarak 3 çocuk yapan Macar ailelere 10 milyon forint (yaklaşık 31 bin euro) destek verme kararı aldılar. TL bazında karşılığı 191 bin lira yapıyor.
Bu destek, "geri ödemesiz kredi" şeklinde… Yani sosyal devlet projesi…
Çıkarılan kanun planlarının arasında, ev satın alımlarını desteklemeye yönelik kredi programı, geniş ailelere yönelik araçlara sübvansiyonlar ve en az dört çocuğu olan kadınlar için ömür boyu kişisel vergi indirimi de yer alıyor.
Proje, Milli Ekonomi Modeli kitabının 211'inci sayfasında "Sosyal Devlet Politikası" başlığı altında 4'üncü maddede ifade edilmektedir. "Doğum yapan her anneye doğum yardımı yapılacaktır" denilmektedir.
Bu Doğum Parası Prof. Dr. Baş'ın Genel Başkan olduğu Bağımsız Türkiye Partisi'nin programında 15 bin TL olarak ifade edilmiştir. Bu rakam elbette günün ihtiyaçlarına göre değişkendir.
Çocuklar için sadece doğduğu zaman değil, 18 yaşına gelinceye kadar her çocuk için vasat bir memur maaşının 5'te 1'i kadar çocuk parası verilecektir.
18 yaşından sonra da zaten Vatandaşlık Maaşı bağlanacaktır.
Doğum Parası projesi gördüğünüz gibi Milli Ekonomi Modeli'ne aittir. Daha önce böyle bir projeyi hiçbir ekonomik model hayata geçirmediği gibi tez olarak bile sunmamıştır.
Hatta diğer sistemler nüfus artışını bir tehdit olarak görmüşler, nüfus planlamasıyla tam tersi uygulamaları hayata geçirmişlerdir. Böyle bir proje "kaynaklar sınırlı, ihtiyaçlar sınırsız" saplantısında olan kapitalist modelde zaten olamazdı. Ancak "kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar sınırlı" bakış açısına sahip bir model, Milli Ekonomi Modeli böyle bir projeyi üretebilir.
Diyeceksiniz ki, Macaristan Milli Ekonomi Modeli'ni nereden biliyor?
Siz Sayın Baş'a gözlerinizi kapadınız, kulaklarınızı tıkadınız diye herkesi öyle mi zannediyorsunuz?
2005 yılından bu yana 10 kez gerçekleştirilen Uluslararası Milli Ekonomi Modeli kongrelerine birçok ülkeden katılım olduğu gibi Macaristan'dan da bilim adamları katıldılar ve Model hakkında tebliğler sundular.
Kongrelere katılan Macar bilim insanlarından birisi de Prof. Dr. Peter Fako idi. Prof. Dr. Fako kongredeki tebliğinde şunları söylemişti:
"Prof. Dr. Baş kapitalizmin tezgâhını darmadağın ediyor. Kapitalist ekonomi, hepimizin bildiği gibi, diyor ki, ihtiyaçlar sınırsız, imkânlar sınırlıdır. Bu, aslına bakarsanız, insanlar arasındaki mevcut farklılıkları vurgulamak ve bunları bir sisteme oturmak adı altında zengin tarafından fakirin bir yerde sömürülmesidir. Prof. Dr. Baş'ın Modeli'nden öğrendim ki gerçekte kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar ise sınırlıdır ve bu yaklaşım kesinlikle doğrudur.
Kapitalist yaklaşımın faiz sebebiyle genel olarak ekonomik yapıya verdiği zararlar, Milli Ekonomi Modeli içerisinde ayrıntılı olarak ifade edilmiş bulunuyor. Böylece Prof. Dr. Baş, kapitalizmin önemli temellerinden birini sarsıyor. Prof. Dr. Baş'ın yaklaşımı çok ama çok farklı ve matematiği oluşturulacak kadar bilimsel bir yöntem."
Diğer Macar bilim insanı ise Macaristan Miskalic Üniversitesi'nden katılan Prof. Dr. Hortenzia Hosszu idi. O da şu önemli noktaların altını çizmişti:
"Bugünkü konumuz küreselleşme ve sosyal güvenlik olacak. Bir siyaset bilimci olan Prof. Dr. Haydar Baş Bey, sisteminde özellikle güçlü bir milli refah devletinin oluşacağını ortaya koymakta. Macaristan'ın çok büyük mali harcamaları var. Bunlar büyük açığa neden oluyor. Bunun neticesinde çok büyük vergiler koyuluyor. Hükümet bu çerçevede masrafları kısmak gibi bir uygulamayı hayata geçirdi. Ve bununla beraber bazı büyük sıkıntılar da meydana geldi. Uluslararası Para Fonu (IMF), Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler Macaristan'a değişik önerilerde bulundular. Bu tür reformlar hiçbir şekilde etkinlik sağlamıyor, yine bundan dolayı küreselleşmenin şart koştuğu düzenlemeler özel durum oluşturmaktadır.
İktidardaki hükümet, serbest pazar kurallarını tam olarak uyguladı, ne hükümet ne de Macar halkı böyle bir değişime hazır değildi. Uluslararası kuruluşların empoze ettiği politikalara baktığımızda sosyal politikaların çok dar bir çerçevede kaldığını görüyoruz.
Şunu söylemek istiyorum, yeni bir modele ihtiyaç var. Bunu değiştirmek gerekiyor. Yeni konsensusa baktığımız zaman, Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli devletin rolünü yeniden değerlendirmekte ve yaşadığımız sıkıntılara reel çözümler getirmektedir."
Doğusu tümüyle, Batısı kısmen Prof. Dr. Baş'ın Modelini hayata geçirerek sıkıntılarından kurtuldu ve de kurtulmaya devam ediyor.
Darısı Türkiye'nin başına… Bakalım ne zaman içindeki Hazine'nin kıymetini bilecek?
- Şara’nın Fransa ziyareti SDG’yi güçlendirdi / 09.05.2025
- Hindistan-Pakistan çatışmalarını nasıl okumalıyız? / 08.05.2025
- Trump'ın memnuniyeti, Türkiye'nin mağduriyeti demektir / 07.05.2025
- ‘Bu saldırı, demokrasiye yapılmış bir saldırıdır’ / 06.05.2025
- Hedeflediğiniz, hayal ettiğiniz Suriye bu muydu? / 03.05.2025
- Depreme rağmen kentsel dönüşüm neden ilerlemiyor? / 01.05.2025
- 1 Mayıs: İşçi de mağdur, işsiz de… / 30.04.2025
- Silah bırakması beklenen PKK, 'özerklik kongresi' yaptı / 29.04.2025
- BTP'nin Karaman Kongresi engellendi: Demokrasiye darbe / 28.04.2025