logo
18 NİSAN 2024

Melik'ül Biad'ül Arabiye

09.11.2009 00:00:00
Birinci genel savaş başladıktan sonra Osmanlı'nın, Almanya yanında savaşa katılması İngiltere ve Fransa'yı aşırı bir şekilde telaşlandırır. Çünkü Osmanlı Padişahı ayni zamanda Halifedir ve bu sıfatı ile Tüm İslam Dünyasının siyasi ve uhrevi lideridir. Bu durumda İngiltere ve Fransa'nın halkı Müslüman olan sömürgelerinde isyanlar görülebilirdi. Bu nedenle İslam Dünyasında, Hilafet makamının etkisini azaltmak için başlatmış oldukları çalışmaları daha etkinleştirmeye başlamışlardır. 1915 Martında başlayan Çanakkale vuruşmalarının da en büyük nedeni budur. Boğazların açılması ve İstanbul'un işgali ile Halife Padişah'ın, İslam dünyasının Pay-ı Tahtı olan İstanbul'u terk etmesi uhrevi ve dünyevi nüfusunun etkilerinin azalacağına olan inanları idi. İngiliz ve Fransızlar Çanakkale'yi geçemeyince 1915 Temmuz'undan itibaren Hilafet makamının nüfuzunu kırmak için başka önlemler almaya başlarlar. İngilizler bunun için savaştan önce Basra körfezi ve Arbistan toprakları üzerindeki petrol bölgelerinde yaptıkları yatırımlar sırasında Arap önderi olan Şeyh, Emir ve İmamlar ile yakın ilişkiler kurmuş, keselerini altın para ile doldurarak Arap İslam dünyasında kuvvetli bir nüfuz sağlamışlardı. Bu önderlerin içerisinde Mekke Şerifi Hüseyin'de vardır. Bilhassa Şerif Hüseyin, Hazreti Muhammed'in torunu Hazreti Hasan'ın soyundan geldiği için onu Arap dünyasının lideri yapmak için anlaşır.Şerif Hüseyin ve oğulları 1916 Haziranına kadar gerekli hazırlıkları yaparlar. İlk isyanı 4-5 Haziranda Medine'de başlatırlar. Fakat bu isyan başarıya ulaşamaz. 10 Haziran'da Mekke'de 11 Haziran 1916 da, da Taif'te isyanı başlatırlar. Şam'da bu bölgenin güvenliği ile sorumlu olan IV. Cü Ordu da bu isyanın bastırılması için hemen bir önlem alınmasına gidilmez. Bunun iki nedeni vardır. Birinci nedeni Osmanlı kuvvetlerinin Sina cephesinden çekilerek Hicaz bölgesine gönderilememesidir. Çünkü alman asıllı von Kress. Osmanlı Ordusunun alman isteklerine göre vuruşmasında ağır basmasıdır. İkincisi ise General Fahrettin Paşa kumandasında kurulması düşünülen Hicaz Kuvve-i Seferiye ordusunun ancak Temmuz ayı ortalarında teşkilatlanması. Elinde yeterli araç ve gereç olmadığından bu kurulan Hicaz Kuvve-i Seferiye birliğinde bir ay içerisinde ancak 100 klm. İleride Medine ile Mekke arasında ki Bir Abbas'a ancak gelebilir. 19 Ağustos 1916 günü Fahrettin Paşa IV. cü Orduya gönderdiği raporda isyanların bastırılması için Sina cephesinde kullanılan motorlu taşıt araçlarının gönderilmesini ister.Kuvve-i Seferiye Birliği Bir Abbas mevkiinde ulaşım araçlarını beklerken şu olay gelişir: Osmanlı Hükümeti, 2 Temmuz 1916 da Şerif Hüseyin'in isyan hazırlıkları içerisinde olduğu öğrenilince, Onu Hicaz Emirliğinden azlederek yerine yine Şerif Ailesinden Ayan meclisi üyesi olan Şerif Ali Haydar Bey atanır. Bu atama ile ona vezirlik rütbesi ve Paşalık unvanı verilir. Yeni Hicaz Emiri Şerif Ali Haydar ancak 26 Temmuz'da Medine'ye ulaşabilir. Orada bir beyanname yayınlar. İçeriğinin önemli kısımları şöyledir: "?İslam'la düşmanları arasında harp eksik olmamış gibidir. Hicaz bundan masum kalmıştır. Bu da Allahın Lutfu ve Peygamberimizin mucizesidir. Ecdadımın, Osmanlının yanında gösterdikleri gayretinde tesiri vardır?Hal böyle iken?Hüseyin İbn Avn nam Şerif Alem-i İslam'a adavatile meşhur Osmanlı ile hali harpte bulunan bie devlet ile ittifak ederek Hicaz Mubarekesini ve Beytullah-ı Haram ile Merkad-ı Enveri Muhammediyi o düşmanın zir-i himayesine atmaya teşebbüs etmiştir?." Kısmen yayınladığım bu beyannamenin içerisinde Şerif Ali Haydar Paşa, Şerif Hüseyin'in bir İngiliz aleti olduğunu ve isyanı ile başarılı olursa, Hicaz'ın Hıristiyanların dahi girmesinin yasak olduğu bu bölgenin, bir İngiliz sömürgesi olacağını açıklamaktadır. Bu durumun İslam dünyası için bir yıkım olacağını ifade etmiştir.Gerçekten de Mustafa Kemal Paşa'nın önderliğinde yapılan bağımsızlık savaşı, zaferle neticelenmeyip, Sevr antlaşması uygulanmış olsaydı Şerif Ali Haydar Beyin bu beyanları gerçek olacaktı Yani Rusya İmparatorluğunda olduğu gibi nasıl İç Asya Müslümanları esir bir hayat yaşamışlarsa Diğer İslam ülkeleri de Hıristiyanların kölesi ve sömürgesi olarak yaşantılarını sürdüreceklerdi. İşte Anadolu Türkü Büyük Önderin kumandasında zafere ulaşınca Sevr'i yırtmış, Lozan'ı imzalayarak Müslüman bir Türk Devleti olarak yaşantısını bu güne kadar Laik Düşünce sistemi içerisinde devam ettirmiştir. Mustafa Kemal getirdiği Cumhuriyet ilkeleri ile komşu Müslüman ülkelerde örnek olup İran ve Afganistan'da, daha sonra Cinnah'ın Önderliğinde Hindistan'da başlayan devrim hareketi ile kardeş Pakistan Bağımsız ve özgür bir İslam devleti olmuştur.Osmanlı Devleti, isyanı bastırmak için hazırlıklar yapmaya çalışırken Şerif Hüseyin 16 Ekim 1916'da Mekke'de önce kendisini Melik-ül Devle (Arapların kralı) olarak sonra da Melik-ül Bilad-ül Arabî'ye (Bütün Arap ülkelerinin kıralı) unvanı alarak hükümdarlığını ilan ederek resmileştirmek ister. Kısa bir süre sonra Bütün İslam Dünyasını müttefikleri ile beraber bir sömürge haline getirmek istedikleri İslam Dünyasının başına bir dini lider geçmesine karşın olurlar. Bu işin halli için Lavrens'i görevlendirirler. 16-17 Ekim tarihlerinde Cidde'de Lavrens-Şerif Abdullah arasında yapılan görüşmeler sonucunda yukarıdaki unvanların Şerif Hüseyin'e tanınması önlenir. Karşılığında da Suriye-Filistin ve Ürdün'ün yönetimi Şerif Haydar'a verilir. Arap İslam dünyası bu şekilde bölünmekle İngiliz ve Fransızlar da rahat bir nefes alılar.
 
Ahmet Oğuz Bahadır / diğer yazıları
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
3 kişinin cansız bedenine ulaşıldı
Define ararken mağarayı çökerttiler
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı
CHP parlamenter sistem hedefinden vaz mı geçti?
Yeni anayasada kritik düğüm
3 kişi gözaltına alındı
İşletme belgesi iptal edildi
'Sanki ülkeyi yöneteceklerini zanneden zavallılar'
CHP'ye seçim mesajı
TFF Başkanlığı için ilk aday çıktı
"Söz veriyoruz sizi mahcup etmeyeceğiz"
Otomobil piyasasında canlanma başladı
İşte en kolay satılan otomobiller
TÜİK konut satış rakamlarını açıkladı
Martta konut satışı düştü
Şimşek'in temasları ve ABD'den gelen ziyaretçinin şifreleri
'Erdoğan teslim oldu'
3 kişinin cansız bedenine ulaşıldı
Define ararken mağarayı çökerttiler
' Enflasyonun düşürülmesi öncelikli hedefimiz'
ABD'de Türkiye ekonomisini anlattı
3 ilçede okullar tatil edildi
Tokat depremle sarsıldı
Katil İsrail'de siyasi kriz
'Savaş Kabinesi feshedilsin'
Öyle büyük bir bela ki
Kansere yakalanma oranını katlıyor
Hayır çeşmesi yaparken toprak kaydı
2 kişi hayatını kaybetti
Çinlilerden 5G çıkarması
Teknoloji avcıları İstanbul'da buluşacak
'Almanya bizi kıskanıyor mu' dediniz?
Türkiye enflasyonda Nijerya'yı ikiye katladı
CHP parlamenter sistem hedefinden vaz mı geçti?
Yeni anayasada kritik düğüm
3 kişi gözaltına alındı
İşletme belgesi iptal edildi
'Sanki ülkeyi yöneteceklerini zanneden zavallılar'
CHP'ye seçim mesajı
TFF Başkanlığı için ilk aday çıktı
"Söz veriyoruz sizi mahcup etmeyeceğiz"
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.